Jetin traducir francés
68 traducción paralela
Londra'nın merkezine bir jumbo jetin düştüğüne dair haberler geliyor.
On nous informe qu'un jumbojet s'est écrasé dans le centre de Londres.
Şu tepenin altından havalandı ve ilk uçuş modern bir jetin kanat açıklığından kısaydı.
La longueur du 1er vol... n'excédait pas l'envergure d'un jet moderne.
Eskimiş bir jetin üstünü çiziverelim.
Et un vieux jet de plus à la casse.
Nevada'da iki jetin çarpışmasını sağlayan da oydu.
Les producteurs... Tout le monde soulevait. Les producteurs ont tout fait.
Bu senin jetin değil mi?
C'est ton avion.
Jetin yere inmesinden birkaç saniye sonra... kimliği bilinmeyen pilot federal ajanlar tarafından götürüldü.
Puis le mystérieux pilote... a quitté les lieux sous escorte du FBI.
Ozel jetin bizi bekliyor.. Heathrow Havaalanında
Nous avons conservé votre jet à l'aéroport d'Heathrow.
Jetin enkazından çıkarıldı. Pollux Troy'un çantasında bulundu.
dans la mallette de Pollux Troy.
Bir jumbo jetin denize çakılıp... içinden bir yolcunun canlı kurtulmasının?
Quelles chances existent-ils que quelqu'un... survive à un jumbo jet s'écrasant en mer?
Jumbo jetin enkazı büyük bir alana yayılmış gibi gözüküyor...
Les débris de l'appareil sont éparpillés sur une large zone...
Eğer bir jetin gücü kişisel bir taşıtın seviyesine indirgenirse.
Bordel! En réduisant la puissance d'un réacteur pour l'adapter à mon véhicule...
Altıncı soru. En büyük ticari jetin ismi?
Question six : quelle est la plus grosse compagnie aérienne?
Askeri harcamaları protesto etmek için, hava trafik kontrolüne sızıp... Nevada'da iki jetin çarpışmasını sağlayan da oydu.
C'est lui qui pénétra le programme de controle du trafic aérien... et qui fit se crasher 2 avions de chasse au Nevada pour protester contre le gaspillage militaire.
Babası düşen jetin pilotuydu.
Son père est le pilote du jet accidenté.
Eğer bir helipodda esneklik ve yüksek performanslı bir jetin özelliklerini arıyorsanız Patentli "01" üretimi Versatron modelimiz sürdürülebilir ve güvenli bir uçuş sağlıyor
Notre bobine à poussée vectorielle donne au Versatran... la capacité de maintenir un vol normal en cas de panne des moteurs.
Sadece bir soru : Bir jetin üzerine logo boyamak ne kadar sürer?
Juste une question : combien de temps ça prend pour peindre un logo sur un avion?
Ava, özel jetin sahibi değilseniz özel jet yolculuğuyla tavlanabilecek bir kadın değildi.
Mais Ava n'allait pas se laisser séduire par un simple vol en avion privé, à moins d'en être le propriétaire.
Ama önce mavi soğuk fizyon jetin sahibi aracının ışıklarını açık bırakmış.
D'abord, une annonce rapide. Le propriétaire du propulseur à fusion thermique bleu, a laissé ses lumières.
1 no'lu jetin yakıt girişini kapatıyorum. Böylece yangını engelliyoruz.
- Je coupe l'arrivée de carburant sur le réacteur n 1, on évite l'incendie.
Tek çıkış yolu paraşütle atlayıp jetin birisinin üstüne düşmemesini umut etmek olur.
La seule alternative serait de s'éjecter et espérer que le jet ne s'écrase sur personne.
Orada jetin var değil mi? - Ne jeti?
En plus t'es fauché?
Ve oraya baktım, ben, bilirsiniz işte, penceremden dışarı baktım, o uçağı gördüm, yani Amerikan Havayolları'na ait jetin gelişini.
"Et j'ai levé les yeux, j'étais, vous savez j'ai regardé à travers la fenêtre et j'ai vu cet avion, cet avion d'American Airlines arriver."
Bavulların bir saat içinde toplanacak... jetin deposunu doldurtacak...
Vous faites vos valises dans l'heure... et il fera le plein du jet...
Böyle bir jetin indiğini kaç kişi duymuştur, biliyor musun?
Tu sais combien de gens ont pu nous entendre atterrir?
! Bölgede Yıldırımlı fırtına var ve jumbo jetin kontrolü hiçbir uçuş deneyimi olmayan iki kişinin elinde.
On a un orage électrique et deux individus aux commandes, sans expérience de pilotage!
Tabak seklindeki bir jetin motoru mu?
Tu veux dire un réacteur en forme de soucoupe?
Bu bir jetin planı falan mı?
Tope là. - Tu l'as peloté ou picoré?
Ve bugün, iki kişinin öldüğü özel bir jetin, garip kazasından sonra Arizona Eyalet Hapishanesinden kaçan ünlü seri katil Sonny Troyer için takip bu gece de devam ediyor.
Et la chasse continue ce soir pour Sonny Troyer, le célèbre serial Killer qui s'est enfuit aujourd'hui, de la prison d'état de l'Arizona après qu'un jet privé se soit écrase, faisant 2 victimes.
Yani... tonlarca paran var, bir jetin ve dünyanın en büyük rock grubun, taş gibi bir karın ve..
Je veux dire... Vous avez plein de thunes, un jet, le plus gros groupe de rock, une belle épouse, vous avez été fait chevalier.
Dur tahmin edeyim, şirket jetin de gitti?
Laisse-moi deviner, t'as plus le jet de la compagnie?
NOS sistemi, tepkili jetin modifiye edilmiş bir benzeri.
Son système NOS reproduit un statoréacteur.
Jetin uçuş izni.
C'est le rapport de vol du jet.
Pekâlâ beyler, jetin yakıtı tamam.
Les gars, l'avion a fait le plein :
Dokunabileceği tek yer jetin tuvaleti. Ve Walter'ın yaptığını hâlihazırda birileri yapmış.
Les toilettes sont le seul endroit qu'il a touché et Walter s'en est déjà occupé.
Özel jetin sahibiyle konuştum ve bana bir fikir verdi.
J'ai discuté avec un gars qui a un jet privé. Ça m'a donné une idée.
Tanıklar o anda orada bir jetin uçtuğunu görmüştü.
Les témoins ont vu un avion voler à basse altitude.
Yani uçan jetin titreşimleri patlamayı tetikleyince Velid istemeden kendini havaya uçurdu.
Walid s'est fait accidentellement exploser quand les vibrations de l'avion ont provoqué la détonation.
Bu arada, işte Drake Tech'e ait özel jetin, havacılık dairesi raporu.
En attendant, voici le manifeste de la FAA pour l'avion à réaction de Drake Tech.
Crick şu benzetmeyi yapıyor : tam kapasiteli bir jumbo jetin tüm parçaları, bir hurdalığa dalan kasırgadan oluşabiliyorsa 500 veya 600 milyon yıllık bir çeşit ilkel bir çorba içeriside şans eseri bir DNA molekülü oluşabilmiştir.
Crick proposait cette analogie : vous auriez plus de chance d'assembler un jumbo jet en état de vol par le passage d'un ouragan sur une décharge que d'assembler la molécule d'ADN par hasard dans une quelconque soupe primitive
Senin de özel jetin var. Bence adil.
Et vous avez un jet privé.
- Özel jetin mi var? - Evet.
- Vous avez un avion privé?
Jetin mi var? Evet, ayrıca tuttuğunu koparan ve üniversite diploması olan bir pilotum da var.
J'ai déjà un pilote arriviste avec un diplôme.
Kuyruk numarası Lima, Tango, Alfa, Kilo olan jetin...
Qu'ils se déploient pour intercepter un avion, immatriculation Lima, Tango, Alpha, Kilo...
Eğer o jetlerin arkasına çok yaklaşırsan, jetin türbülansı o kara kıçını gökyüzüne saçar.
S'il t'arrive de passer trop près derrière ces trucs, la turbulence suffira à effacer ton cul noir du ciel.
Kulağa ne kadar güzel gelse de seninle bir jetin içinde dünyayı gezemeyiz.
Aussi bon que cela puisse paraître, Nous ne pouvons voyager à travers le monde en jet avec toi.
Ryan ile birlikte buradan havalanıp Albany'e giden her bir özel jetin uçuş planına bakıyoruz ve yalnızca birkaç tanesi Fransa'ya uçmuş.
Ryan et moi avons vérifié tous les vols de tous les jets privés qui sont partis, d'ici à Albany et seulement deux d'entre eux ont déposé des plans de vol pour la France.
Üç jetin de vurulmasından sonra... " Bir de soğan turşusu mu?
Et des petits oignons?
Uçuş kontrolörü jetin dokuzuncu pistten kalkıp güneydoğuya yöneldiğini söyledi.
Voilà la droite juste là.
Bana özel jetin bulunduğu yerin yol tarifini verin.
Dis-moi comment me rendre à l'enceinte.
Senin jetin yok.
Vous n'avez pas d'avion.
Bak şu sinir bozucu Jetin yaptığına. Aman Tanrım.
Ces fichus jets!