Kahramanım traducir francés
2,944 traducción paralela
Kahramanım benim.
Mon héros.
Doğum günün kutlu olsun, benim kahramanım.
Joyeux anniversaire, mon héros.
- Dan Humprey, kahramanım.
- Dan Humphrey, mon héros.
Ben bir kahramanım.
Je suis un héros.
Sanırım bu durumda benim kahramanım oluyorsun.
Je crois bien que cela fait de vous mon héros.
Leroy, sanırım sen gerçekten de benim kahramanımsın.
Ouah! Leroy, vous êtes vraiment mon héros.
Bu kahramanımızın ölmeden önce seks yapıp yapmadığını kontrol için DNA testi yaptım.
J'ai fait un test ADN pour vérifier que Superman avait eu des rapports...
Kahramanımla ilgili bir hikaye anlatacağım. Benjamin Siegel adında bir beyefendi.
Je vais vous raconter l'histoire de l'un de mes héros, un certain Benjamin Siegel.
Kahramanım. Oh.
Mon héros personnel.
Benim siyah beyaz film kahramanım yanında para var mı yok mu?
Mon héros de film en noir et blanc tu as de l'argent ou non?
Viren, kahramanım benim!
mon héros.
Gwen, kahramanım.
Gwen, mon héros.
- Çünkü ben kahramanım.
Parce que je suis un héros.
Ama yumruklara dayanacaksınız, aynı Rocky IV'deki kahramanım Ivan Drago gibi.
Mais il faut encaisser les coups Tout comme mon héros, Ivan Drago, de Rocky IV.
- Acısını sahte kabadayılıkla gizliyor. - İşte kahramanımız.
Il se cache derrière une fausse bravade.
Ferris Bueller, kahramanım benim.
Ferris Bueller, tu es mon héros.
'Ofisimden bir erkeğin...'... benim kahramanım olacağı kimin aklına gelirdi? '
Qui aurait crû qu'un type de mon bureau que je n'avais même jamais remarqué serait mon preux chevalier?
Kahramanım...
Mon héroïne.
Kadın kahramanım anlamında, ilaç anlamında değil...
Comme une super-héro, pas la drogue.
Ülkemize özgürlüğü getirmek için babamdan, dostunuzdan, kahramanımızdan Walter Lutulu'dan daha çok çalışan kimse yoktur!
Et personne ne s'est autant battu pour libérer notre terre bien-aimée que mon père, votre ami ainsi que notre héros,
Yarım yamalak bir şey yaptın ve şimdi de kahramanım mı oldun?
Donc tu fais un truc semi-convenable et maintenant tu es mon héros?
O çocuklar için bir kahramanım.
Je suis leur héroïne.
Kahraman mı? Bana pek söylenen bir isim değil bu.
Je n'ai pas été souvent appelé ainsi.
Gerçekten, sayenizde daha iyi bir kahramanım.
Sincèrement, je suis un meilleur héro grâce a cela.
Şimdi bir kahraman olarak görülüyorsunuz, Bay Vega.
On a fait de vous un héros, M. Vega.
Bir zamanlar bana... Eğer bir kahraman olmadığını.
Tu m'as dis un jour... que tu n'étais pas un héros.
Kahraman deme, adamım!
Ne dites pas "héros"!
Bu gece kahraman olmaya çalışanlar olmayacaktır Bay Southwell.
Il n'y aura pas de héros, ce soir, M. Southwell.
Anlatacak bir şey yok. Tom Dawkins, Savaş Kahramanı mı yoksa Savaş Suçlusu mu?
Il n'y a pas d'histoire.
Ama Stefan'ın yardımını istemeseydim sen kahraman olmaya çalışırdın ve de her şeyi mahvederdin.
Sans Stefan, t'aurais joué les héros et tout mis par terre.
- Bana beş tane asker bul "kahraman" kelimesini kullandıklarına emin ol. Tercihen üniformalarında çubuklar olsun Sully'nin kahramanlığını ve kibarlığını kanıtlamaya can atan kişiler olsun. Ve savunma avukatımızı buraya getir.
Trouvez cinq hauts gradés pouvant témoigner de l'héroïsme et de la gentillesse de Sully.
Bugün ömrüm boyunca yetecek kadar süper kahraman belasıyla uğraştım.
J'ai eu assez de problèmes avec les super-héros pour le restant de mes jours.
İşte kahraman kızım!
[Sirènes au loin] Mon fille, ce héros!
Ne var ne yok? Amiral Ripsnarl şarj olduğunda başarı için Kahraman Deadmines içinde, biraz tarımsal alan kapacağım ve büyücülerim Vapors hakkında çalışabilecekler.
- Salut, Bri. Salut. Quand on affrontera l'amiral Grondéventre dans Mortmines en mode héroïque, je prendrai l'aggro et le Mage pourra rassembler les Vapeurs.
Evet. Bana babamın kendini öldürmediğini ve bir kahraman olduğunu söyledi.
Il m'a dit que mon père ne s'était pas tué, que c'était un héros.
Kahramanın o sanırım.
Elle est ton héroïne, je parie.
Bugün bir kahraman olacak mısın?
Tu vas être un héro aujourd'hui?
Umarım kahraman olmaya çalışmaz.
J'espère juste qu'il n'essayera pas d'être un héros.
O suçlu bulunduktan sonra, Kathryn'i bulup kahraman olacaktım. Böylece bu kasabada yaşanmış en büyük olayın içyüzünü öğrenmiş olacaktım.
Je l'aurais retrouvée, on m'aurait traité en héros et j'aurais eu toutes les informations pour écrire l'article du siècle.
- Kahramanım benim.
Mon héros.
Söylediklerimi yapın, ben de sizi kahraman yapayım.
Patel, écoute bien.
Baban benim kahramanım sayılırdı.
Tu sais, ton père est mon héros.
Ann, mitingde beni desteklemesi için yerel kahraman Pistol Pete Disellio'yu getiriyor.
Ann m'a obtenu le soutien de Pistol Pete Disellio.
Saygımı İran'ın Kahramanı'na göstereceğim.
Au Héros d'Iran.
Senin olayın ne anlamıyorum? Her durumda kahraman olmak mı?
C'est quoi ton truc, de toutes façons à toujours vouloir être le héros?
Sana bir arkadaş getirdim Kevin. Süper kahraman ayı ile tanış bakalım.
Je t'ai amené un ami, Kevin Rencontre l'ours Super héros
Ya da ne bileyim daha kahraman mı?
Oh, je ne sais pas, plus héroïque?
Kathryn, Marcia'nın beni kahraman olarak görmesinin tek nedeni senin yazdıkların.
Kathryn, Marcia Grace m'a trouvé héroïque uniquement à cause de ce que tu as écrit.
Annem babamın bir kahraman olarak öldüğünü söyledi.
Ma mère m'a dit que mon père était mort en héros.
Herkes bir kahramanı sever, öyle değil mi Bay Stern?
Tout le monde aime le héros, n'est-ce pas, M. Stern?
Ben halk kahramanıyım.
Je suis un citoyen-héros.