Keller traducir francés
1,495 traducción paralela
- Evet, ne demek istiyorsun? - Keller hep ayrımcılığa uğruyor.
Les chauves sont victimes de beaucoup de discrimination.
Margot Keller...
Margot Keller...
Ben John Keller.
Je m'appelle John Keller.
Yanlış ülke ile savaşa girmeden Savunma Bakanı Keller ile görüşmeme izin vermeniz gerekiyor.
Je dois parler au secrétaire à la Défense avant que vous n'attaquiez le mauvais pays!
" Ben Savunma Bakanı Keller.
" Ici Keller, le secrétaire à la Défense.
Komutanım, Savunma Bakanından hava saldırısı onayı geldi.
Ordre de frappe aérienne du secrétaire Keller.
Hellen Keller hem kör hem sağırdı ama nasıl...
Helen Keller était sourde et aveugle.
- Keller, neler oldu?
Keller, que s'est-il passé?
İsmim Jacob Keller.
Mon nom est Jacob Keller.
Bir adam Jacob Keller adlı.
Un type dénommé Jacob Keller.
- Keller?
- Keller?
- Keller!
- Keller!
Keller!
Keller!
- Nerede Keller?
- Où est Keller?
- Kim Keller?
- Qui est Keller?
Evet, Jacob Keller sensin.
Oui, vous êtes Jacob Keller.
Keller?
Keller?
Tamam, Keller gidiyor Benim için yine buraya bakarak geliyor ve seni istiyorum Ben dönene kadar onu burada tutun.
Ok, Keller va encore venir pour me parler, et je veux que tu le retiennes ici jusqu'à ce que je revienne.
Keller kim?
Qui est Keller?
Ben Jacob Keller tarafından işe alındı.
J'ai été engagé par Jacob Keller.
- Ama Bay Keller, lütfen!
Keller, s'il vous plaît!
- Merhaba, Keller.
- Bonjour, Keller.
Jacob Keller adında bir adam buraya gelip gidiyor beni arıyor.
Un homme, Jacob keller, va venir ici pour me voir.
Ben Henry almak gerekir istasyonuna Keller aşağı danışmanlık verilmesinin.
J'ai besoin qu'Henry emmène Keller au commissariat.
Fournier nerede ve Keller?
Où sont Fournier et Keller?
- Beyler, hoş geldiniz.
Messieurs, bienvenue Monsieur Keller
- Bay Keller.
Comment allez-vous?
Her ne kadar Almanlar'a karşı kaybetmiş olsalar bile, Keller bana takımınızın performansının mükemmel olduğunu söyledi...
Keller m'a dit que votre team avait fait de gros efforts, malgré vos défaites face à l'Allemagne. Il est au courant?
İyi geceler, Mösyö Keller.
Bonne nuit, monsieur Keller.
- Olanlar için gerçekten özür dilerim, Keller.
Je suis vraiment désolé pour ça Keller. Les jeux sont faits.
Haklısın. Bunu Keller'e geri vermekte senin görevin.
Ton boulot c'est de refiler ça à Keller.
- Kahrolasıca Keller nereden biliyordu?
Comment Keller a-t-il su? Ne me regarde pas!
Keller'le konuşmanın vakti gelmedi mi?
Il est temps d'en parler à Keller?
Haydi ama, Keller.
Aller Keller.
Doktor Keller?
Dre Keller?
Keller'ın ekibi her şeyi yaptı.
Keller a tout essayé.
- Sorun ne, Keller?
- Qu'y a-t-il, Keller?
Doktor Keller!
- Dr Keller!
Dr. Keller, acil tıbbi bir durum var.
Dre Keller, il y a une urgence.
Dr. Keller, lütfen derhal revire rapor verin.
Dre Keller, rendez-vous à l'infirmerie.
- Dr.Keller'ı yollarım
- J'envoie le Dr Keller.
Albay Carter, ben Doktor Keller.
Colonel Carter, ici le docteur Keller.
Dr.Keller seni burada bulabileceğimi söyledi.
Le Dr Keller m'a dit que vous étiez ici.
Dr.Keller kararlı ve yetenekli bir doktor,.. ... ama onun ne düşünüp söylemediğini, bilmek için büyük bir kâhin gerekmiyor.
Le Dr Keller est dévouée et compétente, mais pas besoin d'être devin pour savoir ce qu'elle pense et ne dit pas.
New York'un, dünyanın keller merkezi olduğunu kim bilebilirdi?
Qui aurait cru que New York était la capitale des chauves?
- Paul Kenneth Keller.
Paul Kenneth Keller.
Chris Keller'ın turne otobüsündeki herhangi bir gece işte.
Ça ressemble à toutes les autres nuits dans le bus de Chris Keller.
- Chris Keller'ı seviyorum.
J'adore Chris Keller.
- Keller!
- Keller.
Doktor Keller!
Docteur Keller.
Keller'in oyunun kurallarını çiğneyeceğini sanmıyorum.
Keller n'aurait jamais violé les règles du jeu.