Kinky traducir francés
45 traducción paralela
İşte Kinky Ayısı geliyor yine.
Revoilà Kinky Bear.
Tıpkı kahrolası bir müşterin var ve senden Kinky gibi bir şey yapmanı istiyor?
C'est comme quand tu as un client bien chiant... qui te demande une pipe!
"Kinky" nin ne anlama geldiğini biliyor musun?
Tu sais ce que veut dire "une pipe"?
Orada Kinky adında sefil bir kokainmana aşıkolmuş.
Là-bas, elle s'est amourachée d'un pauvre camé nommé Kinky.
- Kinky hala burada mı?
– Kinky est toujours là-dedans, non?
Kinky.
Kinky.
Pekala. Charlie, Kinky ile birlikte burada mıydı?
Bon, alors, Charlie était-elle ici avec Kinky?
Kinky 5 bin papelle çıkageldi.
Kinky a débarqué avec 5 000 livres.
- Kinky'ye 5 bini kim vermiş?
– Qui a donné 5 000 livres à Kinky?
Kinky'ye onunla gitmesi için yalvarıp durdu.
Elle suppliait Kinky d'y aller avec elle.
Ertesi sabah kız gitmişti, Kinky de ölmüştü.
Le lendemain matin, elle était partie et Kinky était mort.
Birinin Kinky'yi öldürdüğünü mü söylüyorsun?
Tu veux dire que quelqu'un a buté Kinky?
Kinky aşırı doz aldı.
Kinky a fait une overdose.
- Tamam. Ve Kinky'yi bulduğum için 10.
– Et 10 000 pour avoir trouvé Kinky.
O pislik Kinky'ye katılırdın. Beş binliğimi alıp beni kandıracağını sanan pisliğe
T'aurais rejoint cette merde de Kinky qui a cru pouvoir m'entuber de cinq plaques.
Bu gece size Müstehcen Ayakkabı Fabrikası'nı gururla sunarım!
N'ont pas encore décidé! Ce soir, je vous présente... la Kinky Boot Factory!
- Ooh, çok garip.
- Ooh, kinky.
Böyle bir insancıllık ve saygının bir diğer örneğini ise "Hideous Kinky" de görebiliriz. Film Kate Winslet'ın oynadığı bir kadın ve 2 kızının Fas'taki hikâyesini anlatır.
"Marrakech Express" est aussi un film humain et respectueux qui raconte le séjour au Maroc d'une Anglaise, Kate Winslet, et de ses deux filles.
Gün ve Majika, Kinky'nin penis testi boyunca ona nasıl davranacağı konusunda umutsuz. O Jakelia ile birlikte oluyor, Bubbins ve Tibo da her şeyin sona erdiğini konuşuyor.
Elle se réunit avec Jakelia, Bubbins et Tibo pour en parler.
Kinky, nasıl gidiyor?
Bonjour Alistar. Comment vas-tu?
Ayak işlerini nasıl yaptırdığımı ya da gece yarısı "Kinky Boots" filmini nasıl çaldığı sanıyorsun?
Tu sais que je fais mes courses, ou que je trempe ma nouille?
Kinky ileri görüşlü olduğumu düşünüyor.
"Kinky In Kualalumpa" me prend pour un visionnaire.
- Kinky.
- Bizarre.
- "Kinky Boots."
- "Kinky Boots".
"Kinky boots"!
"Kinky boots"!
"Kinky Boots" a ben gidebilirim. Sen de Amy'nin eşi olursun.
Je peux aller à " Kinky boots et tu seras le rencard d'Amy.
Ne kadar harika bir adam. Büyük "Kinky Boots" fanı.
Il est cool, un grand fan de "Kinky Boots".
Reuben ve ben "Kinky Boots" bileti aldık.
Reuben et moi avons des places pour une comédie musicale.
Ayrıca Müstehcen Çizmeler'miş.
Et elle a joué Kinky Boots.
- Müstehcen Çizmeler'de mi oynamış?
- Dans Kinky Boots, plutôt? - Elle tenait le rôle principal.
- Hayır, başrolmüş. Müstehcen Çizmeler'miş.
Elle était Kinky Boots.
O kadar mı? - Kız Müstehcen Çizmeler'miş.
Cette fille était Kinky Boots.
- Müstehcen Çizmeler'deymiş, öyle biri yok!
Dans Kinky Boots! Le rôle n'existe pas.
- Müstehcen Çizmeler'miş o!
- Elle était Kinky Boots!
- Müstehcen Çizmeler'miş o.
- Elle était Kinky Boots.
- Müstehcen Çizmeler'miş!
Elle était Kinky Boots!
- Hem de Müstehcen Çizmeler'miş.
- Et elle était Kinky Boots!
Ayrıca Broadway'de değil, turnede oynamış o. Ve Müstehcen Çizmeler değil, fabrika işçisi Trish'miş.
Elle a fait la tournée, pas Broadway, et elle n'était pas Kinky Boots, mais Trish, l'employée d'usine.
Müstehcen Çizmeler değildim, tamam mı?
Je n'étais pas Kinky Boots, mais Trish.
- Kinky benim göbek adım güzelim!
On m'appelle Superkick, salope!
Morty, Kinky aşırı doz almış. Hepsi bu.
Kinky a fait une OD, c'est tout.
ÇALlŞAN KADINLAR VE ERKEKLERE İTHAF EDİLMİŞTİR
AUX HOMMES ET AUX FEMMES DE LA KINKY BOOT FACTORY
97.
Majika n'a pas apprécié le comportement de Kinky pendant le test de pénis. Jour 97 :