Latimer traducir francés
197 traducción paralela
Cornelius Latimer Leyden burada mı?
L'auteur hollandais Cornelius Leyden.
Bay Latimer, ileri hareketi durdur,.
Arrêtez de prendre de la vitesse.
Bay Latimer, Bay Gaetano, silahlanın ve çevreyi inceleyin, gemiyle de görsel bağlantıyı kesmeyin.
Messieurs, prenez des armes et partez en reconnaissance. Surtout, ne quittez pas la navette des yeux.
- Zavallı Latimer.
- Pauvre Latimer.
Latimer ne olacak?
Et Latimer, alors?
Latimer'i taşımaya yardım et, olmaz mı?
Aidez-moi à porter Latimer.
- Latimer'in töreni için.
- Pour les funérailles de Latimer.
Latimer'e ne yaptıklarını gördün.
Vous avez vu ce qu'ils ont fait à Latimer.
- İsmin Latimer mi?
- Vous vous appelez Latimer?
Bugün nerelerde olduğunuzu açıklayabilir misiniz Bay Latimer?
Oû étiez-vous aujourd'hui?
Latimer Bahçeleri, Numara 27 B Katı.
Appartement B, 27 Latimer Gardens.
... Paul Cretites.
Je suis Paul Kratides. Je suis Latimer.
Adım Latimer.
Je suis venu vous chercher.
Adım Latimer.
Je m'appelle Latimer.
bu oldukça olağan dışı bir davranış Bay Latimer.
Votre conduite est très anormale, monsieur Latimer.
Şu Yunanlı kızın Harold Latimer adlı genç ingiliz tarafından kaçırılmış olduğu gayet açık. Nereden kaçırılmış?
Il me paraît évident que la fille grecque a été enlevée par le jeune anglais, Harold Latimer.
Hayır... hayır... hayır Harold Latimer tek bir kelime Yunanca bilmiyordu.
D'Athènes, peut-être? Cet homme, Latimer, ne parle pas un mot de grec.
Latimer denen bu adamın kadın üzerinde hala etkisi var.
Le dénommé Latimer, il doit avoir de l'influence sur elle.
Harold Latimer'in kardeşine yaptıkları karşısında onun nasıl vicdan azabı çekmediği?
À se demander... Si elle avait vraiment des remords d'avoir abandonné son frère.
Teşekkürler Bayan Cretites.
Veuillez rester tranquille, monsieur Latimer. Entrez, Watson.
Polis olsalar bile senden bir şey talep edemezler.
Pourquoi de la police, monsieur Latimer? Vous attendez-vous à la croiser?
Hayır, olamaz. Harold, bana ne olduğunu söyle! Bay Latimer,
Quant à vous, monsieur Latimer, monsieur Melas est en vie et il pourra témoigner.
Latimer.
Latimer?
Rick Latimer. - Willoughby'den gelen öğretmen. - Doğru.
Le prof de Willoughby...
Selam. Rick Latimer. Ben yeni müdürüm.
Rick Latimer, le nouveau proviseur.
Rick Latimer. Ben yeni müdürüm.
Je suis le nouveau proviseur.
Afedersiniz Bay Latimer.
M. Latimer?
Bir dakika etrafına zarar vermene yetiyor Latimer.
Une minute, ça te suffit pour tout casser.
Latimer, buna gerek yok.
Latimer, ce n'est pas la peine.
Lanet olsun Latimer!
Bon sang, Latimer!
Sen bana Bay Latimer diyeceksin Darcy.
Monsieur Latimer pour vous.
Latimer, bu benim sınıfım... ve bunlar da benim çocuklarım.
Latimer, c'est ma classe et ce sont mes éléves.
Bay Latimer.
M. Latimer?
Bak ne diyeceğim. Sana bugün izin veriyorum.
Latimer, je vous donne un jour de congé.
İyi geceler Bay Latimer.
Bonsoir, monsieur Latimer.
Günaydın Bay Latimer.
Bonjour, M. Latimer.
- Dedektif Dan Lattimer.
- L'inspecteur Dan Latimer.
Eğer örneği izlersek, Bay Latimer aileyi takip etmiyordu.
Si nous nous en tenons aux précédents, M. Latimer ne les harcelait pas.
- Latimer'deki Alarico Trujillo mu?
Alarico Trujillo sur Lattimer Avenue?
Latimer.
Ah, Latimer. Te voilà.
Latimer kasten gelişigüzel davranıyor.
- Latimer se montre délibérément mauvais.
Hay Allah! Latimer hepimize ne kadar yanlış yolda olduğumuzu göstermek istiyor.
Latimer se met en charge de nous montrer à quel point nous avons tort.
Umarım bir gün kendini kanıtlamak için gerçek bir savaşa katılabilirsin, Latimer.
J'espère que vous aurez un jour une juste et vraie guerre pour faire vos preuves.
Latimer'i cezalandırmak için izin istiyorum, efendim.
Puis-je battre Latimer, monsieur?
Latimer, okula git ve Müdür Bey'e de ki...
Latimer, retourne à l'école, dit au Proviseur...
Hepimizle birlikte üzerine düşeni yap, Latimer.
Tu vas faire ton devoir, Latimer. Avec nous tous!
Bu, Cambridge Üniversitesi'ndeki öğretim üyesi Hugh Latimer tarafından verilen vaazın bir kopyası.
Ceci est un rapport sur un sermon récemment fait à Cambridge par un certain Hugh Latimer, un doyen de l'Université.
Bay Latimer demiş ki, rahip olsun olmasın, bütün Hıristiyanlar İncil'i İngilizce olarak okumaları gerekiyormuş.
Latimer dit que " les Saintes Écritures devraient être lues dans la langue anglaise par tous les Chrétiens, qu'ils soient prêtres ou laïcs!
Harika!
Cornelius Latimer Leyden ici?
Neden polis Bay Latimer?
Écoutez, j'ignore qui vous êtes.
- Latimer!
Latimer!