Lawton traducir francés
175 traducción paralela
Bu benim sorunum değil. Bunu Lawton düşünsün.
Ça regarde Lawton.
Lawton nerede, evde mi?
Où est Lawton?
Babam Lawton'ı bulmamı istedi ve ben de hala burada olabileceğini düşündüm.
Père veut que je parle à Lawton et je m'étais dit que vous seriez peut-être encore là.
Gazetelerin ne yazdığı, kasabalıların ne söylediği ya da onlara her soruşumuzda Lawton'ın karısının hasta olması umurumda değil.
Peu m'importent les gens qui jasent... et la femme de Lawton qui se dit malade pour ne pas me voir.
Lawton sorumluluğun ondan kaynaklandığını kanıtlamaları gerektiğini söyledi.
Lawton cherchera à faire partager les responsabilités.
- Lawton'ı görmeliyim.
Je dois parler à Lawton.
İki Ay Lawton'ın bazı evraklar getirdiğini söyledi.
Lawton a apporté les papiers?
Bunları Lawton yazdı.
Rédigés par Lawton.
Sevgili bayan Lawton...
Ma chère Mlle Lawton...
Janet Lawton dün öğleden sonra buraya uğradı mı?
Janet Lawton est-elle passée hier?
Bayan Lawton arşivde ne arıyordu?
- A rien. Que cherchait Janet Lawton?
Tina Lawton'la tanışmanı istiyorum.
J'aimerais te présenter Tina Lawton.
Kutup Kraliçesinden McBride'a, ben Kaptan Lawton.
Reine Polaire à McBride. Ici, le capitaine Lawton.
Lawton. Dallas.
Laughton.
Ve bu sevgili yıldız adayımız Dolores Fuller Janet Lawton'u oynayacak. Memnun oldum hanım efendi.
La ravissante starlette, Dolores Fuller, sera Janet Lawton.
Janet Lawton.
Celui-là a l'air bien :
Kesinlikle onu oynamak isterim. - Janet Lawton. - Evet.
J'aimerais le jouer.
Janet Lawton tam oynanması gereken.
Janet Lawton, voilà le rôle qu'il faut jouer.
Ve nefis, nefis, nefis masum genç kız gazeteci Janet Lawton rolünde Loretta King. - Bilmiyorum.
Et la délicieuse, l'adorable ingénue Loretta King, sera la journaliste, Janet Lawton.
Tamam, Janet Lawton, Dr Vornoff'un eski malikaneyi satın aldığını öğrenir ve tüm canavar hikayelerinin gerçek olduğunu ispatlamaya çalışır.
Parlons de la scène. Janet a découvert que Vornoff a acheté la maison des Willow. Elle veut prouver l'existence du monstre.
CIA arşivlerden Lawton aradı.
Donc Laughton m'a rappelé des archives de la CIA.
- "Lawton topun ağzında".
- ( Malcolm ) "Lawton tenu par un fil"?
- "Lawton topun ağzında".
- "Lawton tenu par un fil".
Lawton Kardeşlerin 3 milyar dolarlık satış emriyle fiyat 112,05'e düştü.
Les cours se sont effondrés à 112,5 quand Lawton Bros a vendu pour 3 Md d'obligations.
"Lawton Kardeşler İncelemeye Alındı."
"Lawton Bros sous le coup d'une enquête."
"Sermaye Piyasası Kurulu Lawton Kardeşler'in ticari faaliyetleri hakkında soruşturma açtı."
L'autorité boursière lance une enquête sur les récentes transactions de Lawton Bros.
Lawton iki NTAC ajanını yanlarında istemez.
Lawton n'acceptera pas que 2 agents du NTAC les accompagnent.
Öyle tahmin ediyorum, yani bu Rachel Lawton'un dediklerine göre.
Je pense oui, mais, avec Rachel Lawton on ne sait jamais.
Ön bulgum, Rachel Lawton'un reçeteli ilacın kazara olmayan bir doz aşımıyla öldüğü yönünde.
Mon diagnostic préliminaire, est que Rachel Lawton est morte d'une surdose provoquée par les médicaments.
Rachel Lawton'a ikinci bir otopsi yapılsa?
Pourquoi ne pas faire une deuxième autopsie de Rachel Lawton?
Hey, Rachel Lawton'un makaleleri olan birkaç dergi daha buldum.
Voilà. J'ai trouvé des articles de revues spécialisées signés par Rachel Lawton.
Rachel Lawton'un öldüğü otel odasını yokladık Charlie'ye bahsettiği belgelerden bulamadık.
On a cherché dans la chambre d'hôtel que Rachel Lawton occupait, mais on n'a pas trouvé les documents dont elle avait parlé à Charlie.
Rachel Lawton'un.
Celle de Rachel Lawton.
Rachel Lawton ve diğer ölen kişi arasındaki tek bağlantı ikisinin de istatistiksel analizde çalışmış olması.
On a un lien entre Rachel et les autres personnes abattues, ils donnaient tous dans l'analyse statistique.
Rachel Lawton'un adli otopsisini bitirdim.
J'ai fini l'autopsie de Rachel Lawton.
İmkan dahilinde ölümcül dozda alkol ve ağrı kesici almış olmasına rağmen Rachel Lawton boğularak ölmüş.
Bien qu'elle ait ingéré des doses létales d'alcool et de tranquillisants, Rachel Lawton est en fait, morte d'asphyxie.
- Bay Tuttle, Rachel Lawton'u tanır mısınız?
M. Tuttle, ça vous dit quelque chose, Rachel Lawton?
Rachel Lawton, Brasher'ın kampanyasında çalışmış.
Rachel Lawton a travaillé sur la campagne de Brasher.
Rachel Lawton'un telefon kayıtları öldürülmeden önceki gün ikisini de aradığını gösteriyor.
Le journal des appels de Rachel Lawton montre qu'elle les a appelés tous les deux, la veille de sa mort.
Rachel Lawton'un sana telefon ettiğini biliyoruz.
On sait que Rachel Lawton vous a appelé.
Rachel Lawton'dan bir telefon geldi söylediği beni korkuttu.
J'ai reçu un appel de Rachel Lawton. Ce qu'elle m'a apprit, m'a vraiment effrayée.
Doğru, ama belki bazılarınız bilir. Baharda hindi avlamayı severim. Eski Florida Valisi Lawton Chiles gibi.
C'est vrai, mais comme certains d'entre vous le savent, j'adore abattre les dindons au printemps, comme Lawton Chiles, l'ancien gouverneur de l'État de Floride, même si j'affirme que j'étais bien meilleur tireur que lui.
Chiles ve Bush ailesi arasında 94'te Jebbie'ye karşı yürüttüğü kirli kampanyadan beri bir husumet var ama Lawton'ı hep sevmişimdir ve o ölmeden önce her yıl baharda hindi avlayarak iyi vakit geçirirdik.
Chiles et la famille Bush ne peuvent pas se sentir depuis cette sale campagne qu'il a menée contre Jebbie en 94, mais j'ai toujours aimé Lawton, et tous les ans, avant sa mort, on passait un moment très agréable à tuer des dindons au printemps.
Artık bu eyaleti Lawton Chiles yönetmiyor, Ron.
Lawton Chiles ne dirige plus cet État, Ron.
İsimlerinin açıklanmasını istemeyen bazı polis yetkililerinin verdiği bilgiye göre Deadshot olarak bilenen kiralık katil Floyd Lawton'ın dün gece yakalanmasında Batman'in de katkısı olabilir.
Des sources anonymes au sein de la police ont fait savoir qu'hier soir, Batman a pris part à la capture de Floyd Lawton, alias Deadshot.
Donanımlarımız biraz safsatalı, Bay Lawton.
Notre équipement est ultra sophistiqué, M. Lawton.
En sevdiğim hastalarımdan Bay Lawton gelmişti.
M. Lawton, un de mes patients préférés, était de retour.
Eminim ki Bay Lawton durumu seni sinirlendirdiği için... -... berbat hissediyordur.
M. Lawton doit être navré de t'ennuyer avec son état.
J.D., karın ağrısı yüzünden Bay Lawton'a endoskopi yaptırmayı düşünüyorum.
- Hé, J.D. Vu la gêne abdominale, je pensais demander une endoscopie pour M. Lawton. D'accord?
En yakın şehir Lauden.
Près de Lawton.
Bay Lawton nerede?
- Où est M. Lawton?