Ledger traducir francés
83 traducción paralela
Joe Williams, Morning World'den. Conway da Ledger'dan.
Je vous présente des collègues journalistes.
Playboy mu? The Jersey City Post Ledger mı?
Une petite formalité.
Sıradaki adayımız, Paul Ledger.
Notre prochain candidat, Paul Ledger.
"Modacı Vajinaları". Bu sağlık kitabı mı? "New York Ledger."
"Vagins sur mesure, une affaire de santé?" Le New York Ledger.
NEW YORK LEDGER BATI 44. CADDE NO : 705 21 EYLÜL PERŞEMBE
LE NEW YORK LEDGER MARDI 21 SEPTEMBRE
" Susan Sidarsky olarak doğmuş olan ve New York Ledger'a yazılar yazan Gretchen Quinn, Pazartesi gecesi intihar etti.
"Gretchen Quinn... " née Susan Sidarsky... " souvent publiée dans le New York Ledger,
Star-Ledger'ım var.
Je vais ramasser mon journal.
Star-Ledger'da.
Le Star Ledger.
Hayran mektubu yok. Sadece Smallville Ledger'dan eski kupürler. ÖIüm ilanları, makaleler.
Aucune lettre de fan, que des vieilles coupures de journaux... rubriques nécrologiques, articles.
Ledger mahkeme, cinayet soruşturma, hepsini yazmış.
Des articles sur le procès... le meurtre, l'enquête... Au choix.
Kupon denedim, fiyatları indirdim, Ledger'a reklam bile verdim hiç biri işe yaramadı.
J'ai fait des réductions, j'ai mis de la pub... mais ça n'a rien changé.
Yarın Ledger'ın üçüncü sayfasına bak.
Achète le Ledger demain. Ce sera en page trois.
Meteorlar düşerken erkek arkadaşıylaymış. Ledger'daki makalede yazmıyor, ama ne yaptıkları konusunda bir fikrin vardır.
Quand il y a eu les météorites... elle était avec son copain à faire...
- Bilmiyorum ama Smallville Ledger'da şu haberi buldum.
J'ai trouvé cet article du Smallville Ledger.
- Şey, Ledger'a göre Wade sakatlanmış ve Scott uyuşturucuya başlamış.
- Eh bien, selon la légende... Wade s'est blessé et Scott s'est mis à la drogue.
Hem bilgisayarım kurtuldu hem Smallville Ledger'a ilk haberimi yaptım.
Il a récupéré mon portable... et j'ai mon nom imprimé dans le Smallville Ledger.
Ledger'da polisle ilgili olan makalemi okumuşlar ve yazım onları etkilemiş.
Mon article dans le Ledger sur le flic kidnappeur a dû les séduire.
Star-Ledger'daki röportajın Eye On New Jersey'dekiyle... -... çatışıyor.
Ton interview au Star-Ledger contredit celle donnée à Eye on New Jersey.
-... dizgiciydi. - Ciddi misin? 6.
Mon père travaillait au Star-Ledger.
- Eskiden The Miami Ledger'daydın.
- Avant au Miami Ledger.
Bugünkü sponsorlara teşekkür ederiz : Smallville Ledger, LuthorCorp B. V. Davenport Oto Tamir ve Old Spice Red Zone.
le journal de Smallville, la société LuthorCorp, la carrosserie Davenport et Old Spice Red Zone.
"Star-Ledger" gelecek sene o çinli çocuk sayesinde - Delbarton'ın daha iyi olacağını yazmış.
Star Legends dit que Daubham sera encore plus forte cette année avec ce chinois.
Biraz soğuk olabilir ve böcekler olacaktır. Ayrıca sana sarılıp yatmak için Heath Ledger'da gelmeyecek.
Tu vas subir le froid, les insectes, et Heath Ledger ne sera pas là pour te câliner.
Olando Bloom ve Heath Ledger hakkında tartıştığı e-postaları.
Et les emails sur les qualités comparées d'Orlando Bloom et d'Heath Ledger.
Smallville muhasebe defteri araştırmacı gazeteciliğin değerini pek bilmiyordu, bu yüzden en doğru yayımcının Planet olacağını düşündüm.
Et bien, le Smallville Ledger n'est pas assez ouvert pour apprécier un reportage d'investigation, donc j'ai pensé que le Planet serait le parfait éditeur.
Manifestomun bu akşam Seattle gazetesinde basılmasını istiyorum.
Et je veux en plus que le manifeste soit édité - dans le Seattle Ledger dès ce soir.
Seattle gazetesinde yayımlanmasını istiyor.
Il veut qu'il le soit dans le Seattle Ledger.
Şuradaki de Heath Ledger.
Et celui-là.
Vay canına.
Heath Ledger. Oh.
Her şey aynı, sadece Heath ile çalışıyorum. - Ledger...
Pas grand chose, je bosse avec Heath.
Eminim duymuşsundur.
- Ledger... T'es au courant, non?
Takımla birlikte Ledger toplantısındaydım, Bir kaç öneri getirdim...
J'étais en réunion avec son équipe, j'ai fait quelques suggestions...
Dediğin gibi olsaydı, The Ledger'ın Davenport hikayesinde seni atlatmasına izin vermezdin.
- Si c'était vrai, vous n'auriez pas laisser le Ledger avoir le scoop de Davenport.
İçimden bir ses, The Ledger tarafından tekrar atlatılmak istemediğini söylüyor.
J'imagine que vous ne voulez pas vous faire doubler par le Ledger.
Öğrenci konseyinin muhasebe defteri. Çok sürükleyici bir kitap, değil mi?
Ledger le trésorier, quel talent!
Brassard Üniversitesi'nin gazetesinde bir haber var. The Brassard Ledger Genç Bir Hayatın Trajik Sonu
Ça vient du journal de l'université de Brassard.
Dostlarımız Heath Ledger ve Conway Wicklife anısına
À la mémoire de nos amis Heath Ledger Conway Wickliffe
"Times", "The Tribune" ve "The star-Ledger" ile.
J'ai le Times, The Tribune, The Star-Ledger.
Öyleyse Mike'a The Ledger'ın, sitesini 20 dakikada bir güncellediğini ve o makalede öfkeli ve anlayışlı sözlerimden alıntıların yer almasını istediğimi ilet.
- Mike travaille dessus. Dis-lui que le Ledger met son site à jour dans 20 minutes, je veux qu'on y lise ma consternation.
Gerçekten hâline acımak istiyorsan The Ledger'daki eleştiriyi okumalısın.
Si t'as envie de t'apitoyer sur ton sort, tu devrais lire les critiques du Ledger.
"The Ledger" dan Denise, bu hafta 1 numaraya çıkacağını söylüyor.
Denis, du Ledger, dit que tu seras no 1 cette semaine.
Sonra bu bilgileri, Dunbrook'un gazetesi "The New York Ledger" da çıkan haberlerle karşılaştırdım.
Et j'ai comparé avec les infos publiées par le journal de Dunbrook, le New York Ledger.
Mac, Mac, 1922'den kalma bir hesap defteri özeti buldum.
Mac, j'ai trouvé un article du Ledger de 1922.
Miami Maliyesi'nin dağıtım masasında çalışıyor.
Il travaille à la distribution du Miami Ledger.
Komiser? Rob Bates, New York Ledger'den.
Rob Bates, du New York Ledger.
The Ledger'ın bana haber atlatmasına nasıl izin verebildin?
Le Ledgerm'a devancé.
Nedense Heath Ledger da oradaydı.
Et tout le monde à l'école était de mon côté.
Ve sanırım beni öpmek üzereydi.
Et pour une raison que j'ignore, Heath Ledger * était là.
- Heath Ledger.
- Heath Ledger.
Lloyd, Heath Ledger ile ilgili bilgiye ihtiyacım var.
Lloyd, j'ai besoin d'infos sur Heath Ledger.
Arayaydım da gazetelere manşet olaydım değil mi?
Et faire la Une du Ledger?