English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ L ] / Leto

Leto traducir francés

68 traducción paralela
Apollo ölümlü, Artemis'in ikiz kardeşi, tanrı Zeus ve Leto'nun da oğlu.
Apollon, frère jumeau d'Artémis, fils de Zeus et de Léto, une mortelle.
5.000 yıl önce bile, tanrılar ölümlüleri aşk için, sevdiği için aldı, tıpkı Zeus'un Leto'yu alması gibi, benim annemi.
Déjà, il y a 5000 ans, les dieux choisirent d'aimer et de chérir des humains, comme le fit Zeus avec Léto, ma mère.
Aslında Dük Leto Atreides'i, yani babasını kastettiniz.
Vous voulez dire le Duc Leto Atréides, son père.
Caladan'da, Jessica, kardeşliğin bir üyesi aynı zamanda Dük Leto Atreides'in kayıtlı odalığı sadece kız doğurması için görevlendirilmişti.
Sur Caladan, Jessica... membre de l'Ordre, et concubine du Duc Leto Atréides... a eu ordre de ne concevoir que des filles.
Baron ; Leto'nun cevabı konusunda sabırsızlanmaya başladı.
Le Baron attend avec impatience la réponse de Leto.
Ayrıca Dük Leto'nun cevabını getirdim.
J'ai là la réponse du Duc Leto.
Ve Piter'in söylemediği bir şey daha var. Dük Leto'ya çok yakın birini kontrol ediyoruz.
Ce que Piter ne vous a pas dit... c'est que nous sommes maîtres de quelqu'un de très proche... oui, très proche du Duc Leto.
Dük Leto geldi.
Le Duc Leto est arrivé.
- Dük Leto Atreides.
Du Duc Leto Atréides.
Çok yaşayın Dük Leto!
Vive le Duc Leto!
Leto, neredesin?
Leto... où es-tu?
Dük Leto Atreides.
Duc... Leto Atréides.
Leto!
Leto!
Alia. Dük Leto ve Krallık Leydisi... Jessica'nın kızı.
Alia... fille du Duc Leto le Juste... et de la Royale Dame Jessica.
Çekmecesinde Jared Leto'nun resmini bulmuştum.
Non, j'ai trouvé une photo de Jared Leto dans son tiroir.
Dük Leto Atreides.
Le duc Leto Atreides.
Dük Leto'nun Arrakis'i kontrolü altına aldığını sanması... uzun sürmez.
Il faudra peu de temps au duc Leto pour penser qu'il contrôle fermement Arrakis.
Sevilen biri kıskançlık uyandırır. Dük Leto çok sevilen biri.
Voyez-vous, mes neveux, un homme populaire suscite la jalousie et le duc Leto est très populaire.
Evrenin bir köşesinde tek başına ve savunmasız kalacak olan... cesur Dük Leto sonunda korkuyla yüzleşecek.
Seul et vulnérable au bord de l'univers, le valeureux duc Leto connaîtra enfin la peur.
Dük Leto'ya sevgimizi gösterecek bir şey göndermeliyiz.
Il nous faut envoyer au duc Leto une marque de notre amour.
Harkonnen'ler asi bir klandır Leto.
Les Harkonnen sont des crapules.
Hasatçı ekibi, bu Dük Leto Atreides.
Equipage de la moissonneuse, ici le duc Leto.
Leto her geçen hafta kendini daha da sevdiriyor.
La popularité de Leto grandit de semaine en semaine.
Leto'nun başarısının devam etmesi diğer büyük aileleri huzursuz ediyor Rabban.
Le succès continu de Leto énerve les autres grands clans, Rabban.
Anlamadığın şey şu... ben Leto'nun sevilmesini istiyorum.
Ce que tu ne comprends pas, c'est que je désire que Leto soit populaire.
Çölde Leto Atreides hakkında çok şey duyduk.
Nous avons beaucoup entendu parler de Leto Atreides dans le désert.
Halkın şunu bilsin ki Stilgar, Dük Leto Atreides... savaşçının bizim adımıza gösterdiği fedakarlığı takdir ediyor.
Dites à votre peuple, Stilgar, que le duc Leto Atreides honore le sacrifice que votre guerrier a fait pour nous.
Leto'nun kendisine yaptığımız şeyin güzelliğini... takdir etmesini istiyorum.
Je veux que Leto apprécie la beautè de ce que je lui ai fait.
Dük Leto ve ailesinin öldürüldüğü gece neler olduğunu bilmek istiyorum.
Je veux savoir ce qui s'est passè la nuit où le duc Leto et sa famille ont ètè tués.
Leto.
Leto.
Demek istediğim buydu, Leto.
Vous savez ce que je veux dire, Leto.
Belki de hafif bir yükseklik pek tavsiye edilir olmayabilir, Leto.
Peut-être une altitude légèrement plus élevée serait recommandée, Leto.
Ya sen nesin, Leto... bu kez kendinle ilgili bir şeyler keşfetmen gerekiyor?
Et qu'avez vous besoin, Leto... de savoir sur vous-même?
Leto ve ben de buraya ilk geldiğimizde Jacarutu Siyeçiyle ilgili dedikodular duymuştuk.
Leto et moi avons entendu des rumeurs sur Jacarutu à notre première arrivée.
Leto da biliyor.
Leto le sait.
Fakat, sen Leto'dan emin değilsin.
Mais vous n'êtes pas sûr pour Leto.
Leto?
Leto?
Leto birlikteyken bundan bahsederdi.
Leto a employé ces mots quand nous étions ensemble.
Leto, gel.
Leto, viens.
Leto, sakın.
Leto, non.
Dük Leto Atreides'i baştan çıkarmakla... Gezegen dolusu çöl Fremenini baştan çıkarmak aynı şey değil.
Une femme qui a séduit le Duc Leto Atreides... et les Fremen du désert ne doit pas être prise à la légère.
Bu Leto için.
Pour Leto.
Sen Leto olmalısın... Muad'Dib'in oğlu.
Vous seriez Leto... fils de Muad'Dib.
Leto öldürülmüş.
Leto a été tué.
Dinle beni, Leto.
Écoute moi, Leto.
Peki ya Leto?
Et pour le garçon, Leto?
Leto Atreides'in öldüğünü söylemişlerdi... Corrino'ların ihanetine uğramış.
On dit que Leto Atreides est mort... tué par les Corrino.
Dük Leto'dan sana geçti, ve senden de bana.
Passé du duc Leto à vous, puis à moi.
Bu yüzden Tanrıçalar Diana ile Latona avcıyı katletmesi için akrebi yarattı.
Les déesses Diane et Léto créèrent le scorpion pour tuer le chasseur.
Söyle bakalım Leto ne dedi, Piter?
Que dit Leto, Piter?
Leto öldü!
Leto... il est mort.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]