Ludlow traducir francés
181 traducción paralela
Ludlow'a yürüyorduk.
On faisait juste une balade en direction de Ludlow.
Onlar bugün San Bernardino, Redlands, Victorville Riverside ve Ludlow'dan yola çıkacaklar.
Toutes les milices de la région sont en route.
Babam, Ludlow barında bir at hırsızından onu aldığında ayakta duramayacak kadar sarhoştu.
Mon père s'est bien fait tuer par un voleur ivre-mort.
Arthur Ludlow Memorial Hamamı, Newport'a hoş geldiniz. Bu yılki İngiltere Proust'u Özetle Şampiyonası finalleri için.
Bonsoir et bienvenue aux bains douches de Newport, pour la finale annuelle du Concours National de Résumé Proust.
Tommy Ludlow?
Tommy Ludlow?
Burası, Dr. Ludlow.
Eh bien, voilà, Dr Ludlow.
Frasier, böyle ilginç bir Boston barı Dr. Ludlow'un hoşuna gidecektir.
Le Dr Ludlow appréciera le charme pittoresque d'un pub bostonien.
Akıl hocam Dr. Bennett Ludlow'un karşısında dizlerimin bağı çözüldü.
Je perds tous mes moyens en présence de mon mentor.
Ludlow, bize brendi getir.
Ludlow, allez nous chercher du cognac!
Sam, Dr. Bennett Ludlow gibi önemli birine "Şurada leke var." denilmez.
On ne dit pas : "Vous avez une tache" à un homme de la stature du Dr Ludlow.
Meşhur, Bennett Ludlow mu?
Le fameux Dr Ludlow?
Dr. Ludlow buluşmamızı gene iptal etti.
Dr Ludlow a encore annulé.
Ludlow denen adamın ikinizi görmek istememesinin nedeni bütün zamanını Carla ile geçirmesi olabilir mi?
Ecoute, se pourrait-il que ce Ludlow n'ait pas pu vous voir parce qu'il passait tout son temps avec Carla?
Bennett Ludlow ve Carla mı?
Bennett Ludlow et Carla?
Dr. Ludlow buraya tatile geldiniz.
Dr Ludlow, vous êtes venu ici en vacances.
- Dr. Ludlow, bilmiyorum.
- Je l'ignore. Elle n'est jamais en retard.
Dr. Ludlow?
Dr Ludlow?
Bennet Ludlow harika biri.
Bennett Ludlow est un merveilleux parti.
Ludlow'daki ofisinizi devraldïm.
Je vous remplace à Ludlow.
Ludwil'deki trajedi kasabada üzüntü yarattï.
Tragédie dans la ville de Ludlow.
Ludlow'lu bir gencin kaybolmasï gizemini hala koruyor.
La disparition d'un jeune garçon de Ludlow demeure un mystère.
- Alan, Ludlow'da ne yapıyorsun?
Alan, que faites-vous à Ludlow?
Tristan Ludlow, Düşen Yapraklar Mevsiminde doğmuştu.
Tristan Ludlow est né à la lune des feuilles qui tombent.
Albay Ludlow'un üç oğlu vardı.
Colonel Ludlow avait trois fils.
Kızıl Otlar Ayında... anneleri İsabel Ludlow, kışı başka yerde geçirmek için gitti.
C'était à la lune de l'herbe rouge. Isabel Ludlow. Leur mère.
Bunlar onların mektupları. Ludlow...
Ce sont eux qui les ont écrites.
Hem de çok Bay Ludlow.
- Une vraie passion, M. Ludlow.
Günaydın Albay Ludlow. Tristan ava gitti.
- Tristan est à la chasse.
Cornwall'daki büyükbabam Ludlow'a, onunla denize açılmak istediğimi yazacağım.
J'ai écrit à grand-père Ludlow à Cornwall pour aller à son bord.
ALFRED LUDLOW Sığır ve Buğday Komisyoncusu Helena'nın nüfuzlu sakinlerine dostum " demek çok hoşuma gidiyor.
Et j'ai l'honneur d'avoir pour amis des citoyens influents d'Helena.
Albay William Ludlow'a, oğlu Tristan'dan. "
"Colonel William Ludlow. Offert par son fils Tristan."
Çünkü ağabeyin Meclis Üyesi Ludlow.
Parce que ton frère est le député Ludlow.
"Thel Russell ve Charles Ludlow Dickinson'ın vahşice katledilmesinden sorumlu."
"Pour le meurtre brutal de Thel Russell et Charles Dickinson."
Çünkü sonradan yanlarında az kişiyle Ludlow'a gittiler ve kafaları kesildi.
Parce qu'ils se sont laissés conduire à Ludlow et décapiter.
O hâlde kim en çabuk Ludlow'a gidip gelir görelim mi?
Décidons de qui devra se hâter vers Ludlow.
Kim Ludlow'a gidip genç prensi alarak onu krala getirecek?
Qui ira à Ludlow chercher le jeune prince pour qu'il soit couronné?
Burası avların kullandığı bir patika.
C'est un terrain de chasse, M. Ludlow.
Ücretimi almaya Bay Ludlow, ücretimi almaya.
Chercher mes honoraires, M. Ludlow.
Bu, Ludlow'un olayı mı?
Est-ce la soirée des Ludlow?
- Bay Ludlow'un test sonuçları bizde.
- On a les résultats de tests de M. Ludlow.
- İyi misiniz Bay Ludlow?
- Ça va, M. Ludlow?
- Kayıt stüdyosunda. Hemen çalışmaya dönmüş demek?
Joe Templeton ou Hank Ludlow ont déjà été mêlés à une telle affaire?
Bellevue'ye bu belirtilerle gidersen mutlaka yapılır.
Hank Ludlow et son propre père, Joseph Templeton.
- Derste konuşuyor ve öbür öğrenciler onunla konuşmayınca kızıyor. İlgi istiyor. İyi ya da kötü ilgi, fark etmiyor.
Hank Ludlow, je vous arrête pour détention de GHB, substance illégale.
- Kiminle çıktığını söylediler mi? - Joe Templeton ve Hank Ludlow.
On l'avait engagé pour des cours privés.
Joe Templeton ya da Hank Ludlow böyle bir...
Elle a déjà repris le travail? Chacun sa façon de faire son deuil.
Dr. Ludlow'un seninle konuşmak istediği bir şey var Carla.
Dr Ludlow a quelque chose à te dire.
Albay Ludlow bana dedi ki...
Le Colonel m'a dit :
Samuel Decker Ludlow.
Samuel Decker Ludlow.
Albay Ludlow.
- Le Colonel Ludlow. Tiens donc.
Al, canım.
Joe Templeton et Hank Ludlow.