Marshmallows traducir francés
218 traducción paralela
Marshmallows'ları yangını söndürmeye göndermeleri gibi!
Autant envoyer de la guimauve pour éteindre un incendie!
Bol benzin, bir tankı havaya uçuracak kadar.
Qui a des marshmallows?
- Yanında bir kutu da lokum götürdü.
- Avec un paquet de marshmallows.
Bu mikro dalga fırın marşmolovları hiç doğru dürüst eritemiyor.
Ce micro-onde ne fond jamais les marshmallows comme il faut.
Dışarıda şekerlemeyi kusuyor.
Il vomit ses marshmallows dehors.
Ben de yorgunum, ama çocuklara yemek hazırladım.
Moi aussi, je suis fatigué, mais j'ai fait à dîner aux enfants. - Des marshmallows, Al?
Haydi çocuklar, şekerlemeler hazır!
Les enfants! Les marshmallows sont prêts!
Yine mi şekerleme?
Encore des marshmallows?
Birbirimize şekerleme gibi yapışmıştık.
On aurait fait griller des marshmallows!
Senin için yani. Kendim için de şekerlemeli dondurma söyleyeyim.
Une pour toi et... de la glace avec des marshmallows pour moi?
Mangalda birşeyler yapmıştık. Bu da birden ağızdan çıktı.
On faisait rôtir des marshmallows.
Bence... herkesin bir beyaz atı var orada. Tek yaptıkları ata binip gün boyu pamuk helva yemek. Herkes herkesle dost.
J'imagine qu'ils montent tous des chevaux blancs... qu'ils galopent, mangent des marshmallows a longueur de journée... et tout le monde est copain avec tout le monde.
Kare seklindeki lokum kurabiyelerden var mı?
Vous avez de ces délicieux marshmallows?
Tamı tamına Marge Simpson'ın lokum kurabiyelerinin getirisi kadar.
Exactement ce que les marshmallows de Marge Simpson rapportent.
Belki de bu ıslak yerde şekerleme de yaparsın.
Et peut-être qu'il va pleuvoir des saucisses et des marshmallows.
— Dışarı çıkman için 100 şeker sayacağım.
Des innocents vont mourir. Je compte jusqu'à 100 marshmallows avant l'assaut.
— 92 şeker...!
J'ai envie de marshmallows.
- Ona gözleme derler, Buzz.
"Marshmallows". Bien sûr.
Yakmalı mıyız? - Lokum getirmiştim.
- On fera griller des marshmallows.
Ateş bizim kölemiz olabilir. Şekerleme kızartmaya ya da Vietnamlılara yağdırmaya yarar.
Le feu est utile pour griller des marshmallows ou pour pulvériser le Vietnam.
Kurabiye yapabiliriz.
j'ai des marshmallows.
- Ateş yakmaya çalışıyorlar gibi gözüküyor ayrıca bunun şekerlemeleri kızartmak için olduğunu sanmıyorum.
- On dirait qu'ils font du feu, mais sûrement pas pour griller des marshmallows.
Kakaonuzu alıp parasını ödeyebilirsiniz sonra yan tarafa gidip şekerleme için şarkı söyleyebilirsiniz.
Tu sais quoi? Vous aurez un chocolat en le payant, puis vous irez chanter dehors pour les marshmallows.
Girdiğim tek risk, lokumların bitmesi.
Ce que je risque ici, c'est de manquer de marshmallows.
Eskiden tanıdığın adamla artık aynı kişi değil. Ve krema bunu ekstra iyi yapıyor.
Ce n'est plus l'homme que j'ai connu... et les marshmallows le rendent super bon...
Ama hiç lokum bulamadım. Bir dahakine onu da aşırmaya çalışırım.
Les marshmallows, ce sera pour le prochain coup.
Kremşanti ve şekerlemeli olsun.
Avec de la crème fouettée et des marshmallows pour tremper...
Sanırım içinde fındık olduğu için. Ayrıca içinde marshmallow da var, ama ismi ile ilgisi olduğunu sanmıyorum
Il y a aussi des marshmallows mais je ne crois pas que ça ait un rapport avec le nom.
Ne, kreması yok mu?
Y a pas de marshmallows?
Hayır! Adamların kreması yok!
Non, y a pas de marshmallows!
Daha fazla krema var mı?
Il te reste des marshmallows?
Marşmellozları almalısın.
Tiens, des marshmallows.
Onun için daha çok meditasyon yapmanı ve dönüşte çikolatalı şekerleme getirmeni istiyor.
Elle veut que vous méditiez à fond pour elle et que vous lui rameniez des marshmallows.
Evet. Şekerleme.
Ah oui, des marshmallows.
Bu gece alevde lokum yapar mıyız?
Papa, on peut faire cuire des marshmallows dans un feu ce soir?
Reggie lokuma bayılır.
Reggie adore les marshmallows.
- Annem de lokumları çok sever.
Maman adore les marshmallows.
Git de lokumları getir. - Oley!
- Va chercher les marshmallows.
Tatlı patates, marşmelov ve Cornflakes.
- Hey. Patates douces, marshmallows et corn-flakes. J'ai plus tellement faim tout à coup.
Kendi Lokumunu Kendin Yap fabrikası.
Une vraie usine de fabrication de marshmallows.
Kim ateş için daha fazla odun getirirse onun bana marşmelov yedirmesine izin vereceğim.
Celui qui va chercher du bois... pourra me faire manger des marshmallows.
Şekerleme.
Des marshmallows.
Tatlı mantar!
Des marshmallows!
İçi jel ile kaplı çikolata.
Marshmallows et chocolat.
— 1 şeker, 2 şeker, 3 şeker...!
1 marshmallow, 2 marshmallows...
90 şeker, 91 şeker...!
90 marshmallows.
Canım şeker istedi.
91 marshmallows.
Kurabiye?
des marshmallows?
- Lokumlara bak.
Regarde ces marshmallows.
Aşk bu hissi mi verir?
Ou c'est les marshmallows...
Ya da belki şekerlemelerdendir.
C'est les marshmallows.