English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ M ] / Millî

Millî traducir francés

1,590 traducción paralela
Şu anda Fransız millî takımında oynuyor. Kaleleri oynatmaktan para kazanıyor.
Il est à Marseille dans l'équipe nationale, payé à déplacer des pions.
Sovyetler Birliği milli takımı ilk periodda, 1-0 önde.
Les Soviétiques passent la ligne. Une passe pour Kharlamov qui tire.
- Milli takım pozisyon alıyor. Ramsey Johnson'a doğru gidiyor. Johnson, Bilyaletdinof'a takılıyor.
L'Union soviétique mène 1-0 dans cette première période.
- Milli takımın sayısını, 25 numaralı Schneider kaydetti.
Tir frappé.
Milli takımımız 13 gün önce oynadıkları maçtan sonra bu takımı daha iyi öğrenmeliydi.
Va sur lui. Ne le laisse pas traverser. Golikov traverse.
- İlk yarı sonuna 23 saniye var. Ve milli takım sayı yapamadı.
L'arbitre Carl Keisler appelle les joueurs pour l'engagement.
- Milli takım sonunda hareketleniyor.
- Mettez-leur la pression.
- Görünüşe bakılırsa milli takım devreyi bir sayı geride bitirecek, bu büyük başarı.
- Passe à Mikhailov. - Sur lui. - Attention à la passe.
Bu devre milli takımın sayısı ile bitiyor.
Ils n'auront qu'un but de retard à la fin du temps imparti.
Böylece milli takımımız devreyi berabere bitirmeyi başarıyor.
C'est formidable.
- Milli takım için gerçekten büyük bir başarı.
Tir long. Arrêt facile de Tretyak.
Ve milli takım beraberliği yakaladı.
L'horloge indique zéro.
- Ve oyun başlıyor, 2. yarı şimdi başladı. Milli takımın gizli silahları çıktı.
Un changement côté soviétique avec Vladimir Myshkin qui entre dans les buts après que Tretyak a concédé deux buts.
- Bu, milli takım için büyük bir fırsat.
Kharlamov l'emmène dans le camp adverse.
- Milli takımın sayısını 10 numaralı Johnson kaydetti.
Encore 1 6 secondes de pénalité.
Milli takımımız çok genç.
Palet libre. Récupéré par Johnson.
Çok güzel, ama Maltsev kaptı ve milli takım hattına gönderdi.
Mais c'est une équipe très jeune et talentueuse. Et ils commencent à y croire.
- Salonda müthiş bir sevinç var. Boston Üniversitesi'nden gelen milli takım kaptanı Mike Yurizoni takımını öne geçiren sayıyı kaydetti.
Ceux qui étaient au Madison Square Garden il y a 2 semaines, et qui regardent ce match, doivent être abasourdis.
- Bu geceki milli takım gerçekten hepimizi gururlandırdı. - Devam edin çocuklar!
La foule les acclame.
Krutov milli takım hattını geçiyor. Hızlı bir pas, pak şimdi Maltsev'de, atıyor. Ve Craig kurtarıyor.
But américain marqué par le n ° 21, Eruzione.
Ve milli takım hattına giriyor, vuruyor ama Craig'i geçemiyor.
Mikhailov pour Kharlamov.
- Milli takımın kondisyonu bizi hayretlere düşürdü. Bugüne kadar Sovyet takımının bu kadar zorlandığını görmemiştim.
- Prochain changement au coup de sifflet.
Milli korumayı çağırın.
Qu'il appelle la garde nationale.
Milli Korsikalıların köktenci domuzları dışında!
Sauf ces pourris de Corsa Nationale.
Milli İstihbarat'ın numarası?
Je voudrais le numéro du Canard Enchaîné.
Hong Myeong-bo gibi milli takımda oynayacağım, ve çok para kazanacağım.
Maintenant, je veux devenir footballeur comme Hong Myeong-bo, et gagner plein d'argent.
Bu toplam milli gelirin sadece 0.01 %'i.
Ce n'est que 0,01 % de notre PNB!
İnşallah yarışmayı kazanır ve milli takıma katılır.
Si Dieu veut, il sera champion et fera partie de l'équipe nationale de foot
Milli takımın koçu.
l'entraineur de l'équipe nationale.
Milli takımları değil ki o.
C'est pas leur équipe nationale.
Milli Spor Kurulu extra aktivitelerde yardımımı istediler.
Le Conseil de sports national a demandé à aider avec des activités supplémentaires.
Beş saat önce, milli terör tehditi durumu yüzünden halkın karşısına çıktım. Ama bu durumu atlattık.
Il y a cinq heures, j'ai annoncé au public qu'il y avait eu une menace sur notre sol, mais qu'elle était dissipée.
Aslında Milli Güvenlik toplantısı için bu akşam başkente gidiyorum. Ama arayıp gelemeyeceğimi söylerim.
Je dois aller à une réunion à Washington, mais je peux annuler.
Milli Güvenlik telefonuma çağrı çektin.
Tu m'as appelée sur le portable du NSC.
Wicklow Milli Bankası ya da ondan kalanlar.
La banque Wicklow. Ou ce qu'il en reste.
Ajan Bristow, yaşadıklarınız Milli Güvenlikle ilgili meseleler içerebilir.
Cette histoire met en jeu la sécurité nationale.
Kara Delik Projesi oyuncaklarını Milli Güvenliğin istediği sıklıkta paylaşmıyor. Devletin içinde iktidar savaşı gibi bir şey.
Le projet Trou Noir n'est pas assez transparent au goût du NSC.
Milli Güvenlik, Lee'nin son iletişimlerini izlemek için elektronik kaynakları kullandı.
La NSA a intercepté ses récentes communications.
Lauren Reed başından beri Mutabakat için çalışıyordu. Milli Güvenlik'le irtibattaydı.
Lauren servait le Covenant pendant qu'elle travaillait pour nous.
Milli Güvenlik ya da Merkezî Haber Alma'dan izin almamış.
Sans autorisation ni du NSC ni de la CIA.
Arama şifreli. Milli Güvenlik'le konuşuyor olmalı.
C'est crypté, elle doit parler au NSC.
Ben Milli Parklardan Rick Cuthbert.
Rick Cuthbert, Parcs et Forêts.
Ben ve tayfam, haftasonlarında ve milli tatillerde bolca takılırız.
Mes amis et moi on se voit les week-ends et pendant les fêtes nationales.
Burada yapılan milli yemek yeme yarışmasına mı?
Dans la compétition de dégustation professionnelle organisée ici?
Milli Güvenlik için hayatî önem taşıdığını söyleyebilirim.
C'est absolument vital pour notre sécurité nationale.
Tarikat üyelerim, Milli Güvenlik adına kendilerini harap ederken, evimde, sıcak ve rahat yatağımda nasıl yatabilirim?
Comment puis-je rester dans mon lit chaud et confortable sachant que mes frères sont ici, à suer au nom de la sécurité nationale?
Bugün Büyük Şelaleler Milli Parkı'nda FBI ajanları ve Kolombiyalı uyuşturucu tacirleri arasında çıkan çatışmada üç şüpheli öldürüldü ve iki ajan yaralandı.
Une fusillade au parc national de Great Falls entre agents du F.B.I. Et trafiquants de drogue colombiens a causé la mort de trois suspects. Deux agents ont été blessés.
Güzel. 3,0 litre, 225 beygirlik motor, üstten çift eksantrik milli.
Jolie. 3 litres, 225 chevaux, double arbre à cames en tête.
Elliot, bu kadın beni sevmiyor. Bu benim tarihteki en başarılı genç cerrah olmamı engelleyebilir, bu da felce çare bulmama engel olabilir ve bu da en sonunda doğum günümün milli bayram olmaması demektir!
Je pourrais ne pas devenir le plus jeune chef de service de tous les temps, donc, je ne pourrai pas sauver la terre entière, donc mon anniversaire ne deviendra pas jour férié.
FBl'ı çağıralım diye baskı yapıyorlar. - Milli Muhafızlar hazır olsun.
La pression nous oblige à prévenir le FBI, et à placer la Garde Nationale en alerte.
Carter sen bu ülkenin doğal kaynaklarından birisin, hatta milli değersin.
Vous êtes l'une des ressources naturelles de ce pays si ce n'est un trésor national.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]