English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ M ] / Milt

Milt traducir francés

143 traducción paralela
Evet, Milt.
Oui, Milt.
Bu fidyeciden yana olursan Milt Grimes, gece eve dönmesen iyi edersin.
Si tu protèges ce kidnappeur, je ne veux plus de toi!
- Milt nerede?
- Ici. - Et Milt?
Milt, Tommy'yi gördün mü?
Milty, tu as vu Tommy?
Milt, arada kalmaktan bıktım usandım.
J'en ai assez d'être entre les deux!
Milt, büronu kullanabilir miyiz?
Tu me donnes ce bureau?
Seni görmem lazım Milt. Çok önemli.
Il faut que je te voie, c'est important.
Bu işi yürütemeyeceğiz Milt. Bu daha başından belliydi.
Ça ne pourra jamais marcher entre nous.
Milt, atımın ağzında yara olduğunu sanıyorum.
Milt, je crois que mon cheval a la bouche meurtrie.
Milt, kim bu adam?
Milt, qui est cet homme?
Milt yaşlı aygırı buna gagalayacak.
Milt va lui coller une vieille rosse.
Milt bir dakika bile masayı yalnız bırakmıyorsun.
Milt, tu sais que la nourriture ne va pas s'envoler.
- Milt, işte $ 500.
- Milt, voilà 500 dollars.
- Milt'e yardım edin.
- Aidez Milt à monter.
Milt'i gördünüz mü? Albay ne dedi :
Vous avez vu Milt, quand le colonel a dit :
"Beyler, trene binmesine yardım edin"
"Aidez Milt à monter"?
Yap işini Milt.
Fais donc, Milt.
Birden fazla nedeni var. En azından, benimle birlikte Milt'ten de kurtulmak istedi.
Il avait plus d'une raison de se débarrasser de Milt en même temps que de moi.
Şu vagondayken,... Milt ve ben Albay hakkında konuşma fırsatı bulduk.
Tandis que nous cherchions une issue dans ce wagon, Milt et moi avons longuement parlé du colonel.
Albay Milt'i başkente yolluyordu, Orada ise bir dolu "kamu arazisinin" alımını yapıyordu.
Le colonel a envoyé Milt à la capitale de l'État, où, depuis des années, il achète des lots de "terre publique".
Bu önlem... Biraz kafa karıştırıcı. Milt'le konuşunca anlaşılıyor.
Voilà qui prouve bien... qu'on ne peut se fier à Milt.
İşine bak Milt...
En route, Milt...
Tamam Milt, batırdım. Batırdım!
D'accord, Milt, je me suis planté!
Raymond onlarındı. Şu an onların ve hep onların olacak.
Milt, Raymond était à eux, il est à eux et le sera toujours.
- Milt, bunu durdurmalısın! - Nasıl durdurabilirim?
Il faut arrêter ça.
- Milt'in yerine geçer misin?
- Tu remplaceras Milt?
Denemediğine sevindin mi Milt?
T'as bien fait de ne pas t'y frotter.
Milt ve Pedro.
Milt et Pedro!
Önce sen Milt.
Toi d'abord, Milt.
- Haydi, Milt.
- Allez, Milt!
- Ateş etmeyin, benim, Milt.
- Ne tirez pas, c'est Milt.
Milt?
Bill?
Milt?
Milt?
Dün gece buraya Milt'le geldik ve bazı resimler çektik.
On a pris des photos ici hier soir.
Tamam Milt.
Ok, Milt.
Hey, Milt, çıkmamaları söylendi.
Hé, Milt, ils ne sont pas censés y aller.
Nasıl baskı yaptı, Milt?
De quelles pressions a-t-il usé?
- Hey, Milt!
- Salut, Milt.
Yüzbaşı Kennedy, bu Milt.
Capitaine Kennedy, voici Milt.
- Milt, sakin ol.
- Calme-toi.
Freddie ve Milt şartlı tahliye edildiler. Ve bu tahliye kurallarına aykırı.
Milt étant en conditionnelle, c'est un motif de révocation.
Bir dakika bile geçirme yoksa Milt seni ziyarete gelir.
Pas une minute de plus ou bien Milt viendra te rendre visite.
Milt kim?
Milt?
Milt bu.
Je te présente Milt.
Kızlar 45 dakika sonra burada yoksa Milt senin tohumunu silker...
Les filles reviennent dans 45 minutes ou Milt te coupe les couilles.
Milt'i alıp geri geleceğim.
Je fonce chercher Milt.
Milt Butterworth, sıradan insanın savunucusu.
Maître Butterworth, défenseur du peuple.
Allah aşkına, Frank Robinson'ı ve Milt Pappas'ı kim unutabilir ki?
Qui peut oublier Frank Robinson pour Milt Pappas, pour l'amour du ciel?
Milt Pappas.
Milt Pappas.
- Merhaba Milt.
Une voiture a enfin pu passer!
Milt?
Mick!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]