English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ M ] / Minbar

Minbar traducir francés

78 traducción paralela
İkarra, istilacılarla savaştı. Bizim Minbar'la savaştığımız gibi.
Ikarra a combattu ses envahisseurs, comme nous avons combattu les Minbaris.
İnsanların Minbar'a gönderdikleri bir mesajı deşifre ettik.
Nous avons intercepter un message venant des humains à Minbar.
Onu yakalarsanız Minbar'a gönderilip sorgulanmasını sağlayabilirim.
Si vous vous arrangiez pour l'appréhender Je le ferais récuperer par d'autres et convoyé à Minbar.
Minbar'da hiç kedi yoktur.
On n'a pas de chat sur Minbar.
Çok az insanın Minbar'ı ziyaret ettiğini göz önüne alarak sohbetimizi anavatanınızdan bahsederek açalım.
Vu que très peu d'humains ont pu aller sur Minbar... pouvez-vous nous présenter votre univers?
Minbar'ın yaklaşık dörtte biri kuzey kutbunun buzları altındadır.
Près d'un quart de Minbar est recouvert d'une calotte polaire.
Minbar'da 3 dil konuşulur.
Nous parlons trois langues différentes :
Minbar'ın büyükelçisiyim.
Je suis l'ambassadrice de Minbar.
Gitmeden diğer büyükelçilerle de görüşeceğim ama Minbar'la olan iyi ilişkilerimizden dolayı önce sizinle görüşmek istedim.
Je parlerai aux autres ambassadeurs, mais je voulais vous voir d'abord... en raison de vos bonnes relations avec Minbar, actuellement.
Kolcuların Minbar'da eğitildiğini sanıyordum.
Les Rangers ne s'entraînent-ils pas à Minbar?
Minbar'dayken halkına yardım ettiğini biliyor.
Il sait que tu as aidé son peuple quand vous étiez sur Minbar.
Çünkü yapmazsan Minbar'da yaptığın her şeyi açıklarım.
Parce que sinon... je révélerai tout ce que tu as fait sur Minbar.
Marcus, yeniden doğuş töreni Minbar'daki eğitiminin bir parçasıydı.
La cérémonie de renaissance comptait dans votre formation sur Minbar.
Minbar'a hiç gitmemiştim.
Je ne connais pas Minbar.
Minbar'daki görevime yardımlarından dolayı tekrar teşekkür etmek isterim.
Je vous remercie de votre aide dans ma mission sur Minbar.
Centauri Başgezegeni, özel bir tören için Minbar'a gitmemi istiyor.
Centauri Premier a besoin de moi sur Minbar pour une cérémonie.
Minbar'daki Kolcu 1'den mesaj.
Un message du Ranger 1 à Minbar :
Minbar Minbari Federasyonu'nun Anavatanı
Planète Minbar Fédération Minbari
Gözden geçirmek için Minbar'dan gelirken yol boyunca uyumadım.
Je l'ai relu durant la nuit du voyage de retour de Minbar.
Geminin yakında Minbar'a hareket edeceğini sanıyordum.
Ton vaisseau ne repart pas pour Minbar bientôt?
İmparator Minbar'dan gönderdiğin raporların incelemesini yeni bitirdi.
L'Empereur a examiné votre rapport sur Minbar.
Oradan Minbar'a aktarma yapacaksın.
De là, vous irez à Minbar.
Minbar'daki temsilcimiz olduğunu biliyorum.
Je sais que vous êtes le relais avec Minbar.
Transit evraklarının Minbar'daki büronuzdan geldiğini öğrendik.
Les documents de transit émanent de votre bureau à Minbar.
Ama Minbar'daki diplomatik temsilciliğimizin başındayken elime bir şeyler yapabilmek için fırsat geçti, ben de değerlendirdim.
Mais pendant ma mission diplomatique à Minbar... j'ai eu l'occasion d'agir et je l'ai fait.
Minbar'daki son elçimiz de böyle bir şey yapmıştı.
Notre dernier envoyé vers Minbar s'est mis du côté des Narns.
Eğitimini bitirmeden seni Minbar'a göndermekle büyük bir aptallık ettim.
C'était insensé de t'envoyer à Minbar avant d'avoir achevé ta formation.
Minbar'daki elçilik görevinden alındın.
Tu es relevé de tes fonctions de relais avec Minbar.
Öyle mi? Minbar'da aldığım eğitime göre İlkler bugüne kadar tecrübe ettiğimiz hiçbir şeye benzemiyorlar.
Pendant ma formation sur Minbar... j'ai appris que les Premiers dépassent tout ce qu'on connaît.
Minbar'da diğer Kolcular arasında bir laf vardır.
A Minbar, un proverbe Ranger dit :
Minbar'dan ayrılmadan önce 900 yıl öncesinden bir mektup aldım.
Avant de quitter Minbar, j'ai reçu une lettre datant d'il y a 900 ans.
Dünya'dan veya Minbar'dan bir temsilci yoksa Bağımsızlar oylama yapamaz.
Sans un représentant de la Terre ou de Minbar, la Ligue ne peut voter.
Minbari sınırları yakınlarında bazı küçük gezegenlerin gemilerine saldırılar düzenlendiğini ihbar aldık.
- Je ne peux pas. Il y a eu des attaques contre plusieurs planètes... sur la frontière minbar.
Savaştan sonra anavatanda olan bitenlerle ilgilenmem gerektiği kadar ilgilenemedim.
Depuis la guerre, je suis moins attentive à ce qui se passe... sur Minbar, que je n'aurais dû l'être.
Savaşçı sınıfımızın Minbar'ın kontrolünü ele geçirmesine göz yumamayız.
Si on laisse la caste des guerriers contrôler Minbar, il sera trop tard.
John, Minbar'da halledilmeyi bekleyen sorunlar var.
John, des problèmes m'attendent sur Minbar.
Şimdilik benim yükümlülüğüm geri dönmek.
La mienne est de retourner sur Minbar.
Minbar'la iletişim kurmayı başarabildiniz mi?
Ma transmission à Minbar a-t-elle abouti?
Ayrıca yenilgilerini tüm Minbar'a izletmek için gereken donanıma sahip.
De plus, le temple est équipé pour transmettre l'événement dans Minbar.
Burada ve tüm Minbar'da bizi izleyenler bu mekânı biliyor.
Vous qui nous voyez, ici. Vous, les Minbaris... vous connaissez cet endroit, son histoire.
Evet. Sen girer girmez olanlar tüm Minbar tarafından izlenecek.
Oui, le message sera transmis simultanément dans tout Minbar.
Neden Minbar'a bir savaşçıyla birlikte dönsün?
Pourquoi retournerait-elle à Minbar avec un guerrier à ses côtés?
Yarın bu saatlerde Minbar'da olacağız.
Nous serons à Minbar à cette heure-ci demain.
Minbar'ın başkentinde ise çatışmalar çıktığı konusunda bir takım duyumlar aldık.
Des rumeurs sont arrivées à nous... concernant des combats sur Minbar.
Minbar'da olup da yayınımızı izleyebilen herkese iyi dileklerimizi gönderiyor ve anlaşmazlıkların çözülmesini umuyoruz.
Si quelqu'un écoute cet émission sur Minbar... nous leur adressons tous nos voeux et espérons qu'ils en sortiront indemnes.
Önce Minbar'a gitmemiz gerektiğini söylemiştim.
Je savais qu'on aurait d'abord dû aller à Minbar.
Herkes Sheridan'ın Minbar'da öldüğünü biliyor.
On sait qu'il est mort à Minbar.
Minbar'daki işini bitirmiş. Buraya geliyor.
Elle a fini son travail sur Minbar.
- Teşekkür ederim. Şahsi düzeyde, Sheridan'ı özlüyorum, Delenn ile Minbar'a gittiği için.
A titre personnel, Sheridan me manque depuis qu'il est sur le Minbar avec Delenn.
Bu işe yararsa yerel bilgi ağını Minbar'dan gelen bir iletiyi Proksima'ya aktardığına oradan da... Haydi, çalış!
Si ça marche... je pourrai faire croire au réseau local... que j'émets en réalité de Minbar... depuis Proxima... et de là... transmets.
Bir sonraki eğitim görevimize giderken bir kruvazör seni alıp Minbar'a götürecek. Tuzanor'daki Kolculuk Şubesi'nde acemilerle ilgileneceksin. - Komutanım, ben...
Un croiseur nous rejoindra sur notre prochain site d'entraînement... et vous retournerez à Minbar pour travailler au bureau du recrutement... et briefer les nouvelles recrues.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]