English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ M ] / Morg

Morg traducir francés

440 traducción paralela
Morg bize kredi açmalı.
La morgue doit nous accorder un crédit.
Bay morg bekçisi belki arkadaşım için de fazladan bir yeriniz vardır.
Monsieur le gardien de la morgue, auriez-vous un étal supplémentaire, pour mon ami?
Bu hafta işlenen dört cinayetten Morg Sokağı'ndaki Dr. Mirakle sorumludur.
Le Dr Mirakle de la rue Morgue est coupable de 4 meurtres cette semaine.
Bu ev morg gibiydi. - Teşekkürler.
Cette maison était une morgue.
Morg aşağıda.
La morgue est à l'étage au-dessous.
MORG
MORGUE
Tucson'a Morg da bakabilir.
Morg va les suivre jusqu'à Tucson.
Ağabeyim Morg'un silahı.
Le pistolet de mon frère Morg.
Büyük olan, Morg.
Le costaud, c'est Morg.
Sadece henüz onlarla tanışamadık. Gidelim Morg.
C'est juste qu'on ne les a pas rencontrés!
Biz işimize bakalım.
Allons-y, Morg.
Morg, otele git ve Bayan Carter'ı getir. O, hemşirelik yapabilir.
Morg, va chercher mademoiselle Carter.
Ben ve Morg babamı ziyarete gidiyoruz.
Morg et moi allons aller voir papa.
İki gündür burada. Morg aracını gönderin.
Corps calciné, a été envoyé à la morgue.
- Seni morg meraklısı sandım. - Meraklı mı?
Je vous prenais pour un fan de la morgue!
Bir kısmının ses yalıtımlı hücre, öteki kısmının ise morg olduğu anlaşılıyor.
Il se constituait en fait d'une immense cellule capitonnée et d'une morgue.
Morg bununla ilgilenecektir.
La morgue s'en occupera.
Ev sensiz adeta bir morg gibi.
La maison paraît morte sans toi.
- Burası kamuya açık bir yer. - Morg da öyle.
C'est un lieu public.
- Morg beni aşırı korkutuyor Unut onu
- La morgue, ça m'a filé les foies. - Laisse tomber. J'ai tout fait :
Burada ne görüyorsun, yatak odası mı yoksa bir morg mu?
Vois-tu une chambre ou une morgue?
Daha çok morg gibi. Hiç de komik değil.
Ici ça me rappelle la morgue.
Bütün mekan bir morg.
Tout ce musée n'est qu'une morgue.
Milano'da morg da görev yaparken..... böyle çok talihsiz gördüm.
J'en ai vu tellement quand j'étais à Milan et que je travaillais à la morgue.
Bayanlar baylar, gazetecilik dilinde... morg dediğimiz arşiv ilginizi çekebilir.
Maintenant, mesdames et messieurs, voici un lieu très intéressant. C'est ce qu'on appelle la morgue, dans notre jargon.
Morg aracı her an burada olabilir.
Le fourgon de la morgue est toujours long à venir. - Vous avez eu... son rapport?
Bu gelen morg aracı olmalı.
Ah, voilà le fourgon de la morgue...
Sayılar seni kaygılandırıyorsa, Morg, belki işi yalnız başıma ele almama izin versen iyi olur.
Si tu trouves qu'ils sont trop, laisse-moi me débrouiller seul.
Sorunumuz çözülmüş gibi görünüyor, Morg.
Voilà notre problème résolu.
- Morg mu, komutanım?
- La morgue, mon adjudant?
Ama dikkat. Kolayca gerçek bir morg olabilir.
Qui sait, ça pourrait l'être d'une minute à l'autre.
Bu benden kaçan eşimin morg maskesi.
C'est le masque mortuaire de ma femme.
Ev sanki morg gibi.
C'est une morgue, ici.
Morg konusu ne oldu?
Et la morgue?
MORG
POMPES FUNÈBRES
Morg, hastane ve ölü evlerinde yapılan geniş çaplı araştırma raporları, toprağa gömülmeyen ölülerin, daha sonra hayata dönerek, öldürülecek insan aradıklarını ortaya koydu.
Après enquete, les pompes funèbres, les morgues et les hopitaux sont arrivés à la conclusion que tous les morts non-ensevelis reviennent à la vie recherchant de nouvelles victimes.
Üniversitede, bu amaç için düzenlenen soğuk bir odayı morg olarak kullandık. Bu odada, bir kadavra üzerinde yaptığımız incelemelerde, gövdeye bağlı olan uzuvların, parçalanıp, gövdeden ayrılmış olduğunu gördük. Bu sabah saatlerinde incelemiş olduğumuz kadavra, gözlerini açtı ve gövdesini hareket ettirmeye çalıştı.
Dans la chambre froide de l'université, nous avons gardé un cadavre pour effectuer des recherches plus approfondies, ce matin nous lui avons amputé 4 membres, malgré tout, il a ouvert les yeux et tenté de remuer alors qu'il était mort.
Sen Morg değilsin.
Vous n'êtes pas morg.
Sen Morg veya Eymorg değilsin.
Vous n'êtes ni morg ni eymorg.
Burası bizim. - Sen Morg değilsin.
- Vous êtes étranger, pas morg.
Morg görevlisi geldi, efendim.
Le préposé à la morgue.
Bu yer bir morg...
Cet endroit est un salon funéraire...
EDGAR ALLAN POE "MORG SOKAĞINDA CİNAYET"
EDGAR ALLAN POE : DOUBLE ASSASSINAT DANS LA RUE MORGUE
Şimdi, Morg Sokağında gerçek bir cinayet var.
Nous avons donc un véritable assassinat dans la rue Morgue.
Morg Sokağında'da üç cinayet var. Mösyo Charron.
Trois meurtres dans la rue Morgue.
MORG SOKAĞINDAKİ TYATRODA ASİTLİ CİNAYET Polis ipucu arıyor
MEURTRE À L'ACIDE RUE MORGUE La police n'a pas d'indice
Kız arkadaşınızın cesedini alıp, morg bekçisini öldürdüklerini duydunuz mu?
Saviez-vous qu'ils ont pris son corps et tué le gardien de la morgue?
- Morg diğer tarafta.
- Dans l'autre direction.
Önce ihtiyarı görmek istiyorum. Morg kapalı.
- La morgue, elle est fermée.
Morg ve Virg de öyle.
Morg et Virg aussi.
- Morg ne kadar uzakta?
- La morgue est-elle loin?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]