Müdür traducir francés
7,423 traducción paralela
Neden Müdür Goldenrod'a gerçeği anlatmıyorsun?
Maintenant, pourquoi ne dis-tu pas au principal Goldenrod la vérité?
En iyisi eve git, ödevlerini yap. Ve Müdür Goldenrod için de bir özür şiiri yaz.
Tu devrais rentrer, faire tes devoirs, et peut-être écrire un poème d'excuses au principal Goldenrod.
- Evet, eminim o müdür de böyle düşünmüştür.
- Oui, je parie que ce gérant le pense aussi, hein?
Genel Müdür belki yardımcı olabilir.
La Direction Générale peut-être un allié.
Bayan Wallace müdür yardımcısı olarak benim hakkımda soru sormadığınız sürece size, ödevinizde yardımcı olamam.
Eh bien, Mlle Wallace, Je ne peux pas vous aider à faire vos devoirs à moins que vous n'ayez des questions à propos de mon rôle de sous-directeur.
Ooh, işte Müdür Meadows geliyor.
Voici la proviseure Meadows.
Müdür ile görüşmen nasıldı?
Comment était ton entretien avec la proviseure?
- Hemen yardım edeyim, Müdür G.
Laissez moi vous aider.
Kate bizden alındığında ve Müdür Shepard, Mike Franks... Onlara tüm verebildiğim otopsileriydi.
Si je n'étais pas prêt à abandonner ces derniers moments avec eux, ce n'est pas aujourd'hui que ça arrivera.
Müdür Vance, en kısa sürede onunla Pentagon'da buluşmamızı istiyor.
Il veut qu'on le retrouve dès que possible au Pentagone.
Müdür Vance, Ajan Gibbs, mekan için özür dilerim.
Directeur Vance, agent Gibbs, Veuillez m'excuser pour le choix du lieu.
Arayan, Müdür Vance.
Heu, c'est le Directeur Vance.
Müdür Warren.
Directrice Warren.
Belli ki Müdür Warren senin kadar emin olamamış.
Évidemment, la Directrice Warren n'est pas aussi confiante que vous.
Müdür Warren acil durum planlarından bahsediyor Carrillo.
Le directeur Warren parle de plan d'urgence, Carrillo.
Müdür Warren, lütfen!
Directrice Warren, s'il vous plait!
Müdür Warren kaza geçirdi.
La directrice Warren a eu un accident.
Sence bunu onlardan birinin yapması mümkün müdür?
Vous pensez que c'est possible que l'un d'entre eux l'ait vraiment fait?
- Sophie iletişimden sorumlu müdür.
- Sophie est directrice de com.
Kaynaklarınız yanılıyor. Matt Strickland, şubenin işlemlerden sorumlu müdür yardımcısı.
Matt Strickland, du bureau des opération du Vice Président
Korkarım ki hiçbir şey. Kıdemli müdür yardımcısı olarak bu tür ufak şubeler ve yeni hesap yöneticileri ile pek iletişimim yok.
En tant que vice président, j'ai peu de contact avec des succursales de cette taille et aucun contact avec les gestionnaires de compte junior.
Reddington sana bu dosyayı verdiğinde çözebileceğini düşünmüş müdür gerçekten?
Pensez-vous que Reddington aurait pu le savoir, que vous le découvririez quand il vous a remis ce cas?
Müdür Foster yöneticiler öğretmenlerle çıkamaz diyor.
J'avais le béguin pour lui. Principal Foster dit que les directeurs ne peuvent pas sortir avec les profs.
Ama sadece Müdür Foster ile ilgili değil.
C'est dingue comme ça le rend plus sexy. Mais, écoute, ce n'est pas qu'à propos du Principal Foster.
Müdür yardımcısı olmak için ne kadar çok çalıştığım ve İngilizin tekinin önüme çıkmasına izin vermemekle ilgili.
C'est à propos du fait que j'ai travaillé vraiment très dur pour devenir Principale Adjointe, je ne vais pas laisser ce Britannique se mettre en travers de ma route.
Ben müdür yardımcısıyım. Rooney benim tarafımda.
Je suis principale adjointe...
O bir orta okulda müdür yardımcısı ve ikinize de ceza verebilir.
Ceci est une principale adjointe de collège et elle peut vous coller toutes les deux.
Evet, müdür yardımcılığına terfi ettim.
Alors, ouai, j'ai été promue Vice Principale.
Müdür Yardımcın Blackwood.
Votre chef adjoint, Blackwood.
Müdür olarak seni koruyamadım. Bütün sorumluluğu ben alıyorum tatlım, tamam mı?
Je ne t'ai pas protégée et comme directrice j'en prend toute la responsabilité.
Müdür Lang veya Doktor Lang de bana bundan sonra, hangisini söylersen.
C'est "Directeur" ou "Dr. Lang," comme vous préférez.
Siz müdür Doktor Lang olmalısınız.
Vous devez être le directeur Dr.
Ben... Bak, Dylan hakkında hissettiklerini biliyorum ve ayrıca... Müdür olarak, özel hislerim seni ilgilendirmez.
Écoutes, je sais comment tu te sens à propos de Dylan comme directeur, mes sentiments personnels ne te concernent pas.
Müdür Yardımcısı Granger?
Assistant Directeur Granger?
Müdür Yardımcısı Mı?
Directeur Adjoint?
Hiç denedin mi yaralama ya da zarar vermek müdür yardımcısı Owen Granger?
Avez-vous déjà essayé de nuire ou de blesser le directeur adjoint Owen Granger?
Müdür benim.
Je suis le manager.
Bir gün kazandığımın yarısını müdürüme vermekten sıkıldım ve ben de bir müdür oldum.
Un jour, j'en ai eu marre de filer 50 % de mes gains à la direction, alors je suis devenue la direction.
Çok görecelidir, Müdür Yardımcısı.
"Beaucoup" est très relatif, Directeur assistant.
Milli İstihbarat Müdür Yardımcısını terörist olmakla mı suçluyorsun?
Accusez vous le directeur adjoint des renseignements intérieur D'être un terroriste?
Bir insanı gerçekten tanımak mümkün müdür?
Est-il possible de vraiment connaître quelqu'un?
Müdür yolda.
Le gérant va arriver.
Leon Moody, Genel Müdür.
Leon Moody, directeur général.
Sadece burada genel müdür değilsiniz.
Vous n'êtes pas que directeur.
Daha sonra müdür Englehardt'ı yardım için çağıracağım,... ama kendisi ailelerden gelen çağrıları kabul etmeyeceği için, muhtemelen kan kaybından gideceksiniz.
"J'appellerai ensuite le principal pour vous secourir " mais comme il ne reçoit ni n'accepte " les appels des parents
Beni affedin Müdür Bey. Kız kardeşimin olayından önce NCIS'e hiç yalan söylemedim.
Pardonnez moi, Directeur, de n'avoir pas mis l'intégrité du NCIS avant ma soeur.
Müdür Tak, bu ne?
Secrétaire en chef Tak, qu'est-ce que c'est?
Müdür Vance, Özel Ajan Gibbs ve DiNozzo size FBI Özel Ajanı Pendergast'ı tanıştırayım.
Je vous présente l'agent spécial Pendergast, du FBI.
Müdür Yardımcısı çift taraflı ajan mı?
Le chef adjoint est un agent double?
- Müdür yenim.
Je suis le manager.
- Müdür benim.
Je suis le manager.