English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ N ] / Nationale

Nationale traducir francés

3,805 traducción paralela
Hâlâ adina adanmis bir ulusal tatil yok diye sasirma yani.
Ça m'étonnerait qu'une fête nationale soit instituée à ton nom.
Bu, milli güvenliğimiz için eşi benzeri olmayan bir tehdit.
C'est une menace sans précédent Pour notre sécurité nationale
Defiance'da yaptığın şeyi ulusal güvenlik konularıyla bir mi tutuyorsun?
Vous comparez ce que vous avez fait à Defiance avec des problèmes de sécurité nationale?
Halka açılmak senin fikrindi.
C'était ton idée de faire une apparition nationale.
Eyaletin parasıdır heralde.
Ca doit être sa monnaie nationale.
Ulusal güvenliğimiz sağlam istihbarat birimlerimiz her zamankinden daha güçlü ve hükümetimiz hem yurtdışındaki hem de yurt içindeki Amerikalıların güvenliğini sağlamak için elinden gelen her şeyi yapmaya devam ediyor.
la sécurité nationale est sauve. Nos services secrets sont plus forts que jamais. Et notre gouvernement continue à faire tout ce qui est en son pouvoir afin de garantir aux américains, résidant à l'étranger ou ici même, la sécurité.
Hayır, Osborne köstebekti çünkü başkan ulusal televizyona çıkıp köstebek olduğunu söyledi.
- Non. Osborne était la taupe, le président l'a annoncé sur une chaine de télé nationale.
Ben seni bir ulusal güvenlik sorunu konusunda uyarırken sen görünüşü kurtarmaya mı çalışıyorsun?
Je t'alerte d'un problème de sécurité nationale, et tu t'inquiètes des apparences?
- NFL tarzında kutlayalım bunu!
On fête ça à la manière de la Ligue Nationale de Football!
Yılın Kadını Ulusal Bağımlılık Uzmanları Birliği.
"Femme de l'année. Association nationale de spécialistes des toxicomanies."
Ulusal güvenlik söz konusu olduğunda, doktor-hasta gizliliği farklılaşıyor.
Le secret médical est un peu différent quand il touche la sécurité nationale.
- Özel korumayım.
- Sécurité nationale.
Ulusal Güvenlik Başkan Yardımcısı.
Directeur adjoint à la Sécurité nationale.
Hükümet ile yapılacak olan milyar dolarlık müdafaa anlaşması için Mason ile Bunting arasında rekabet var.
Lui et Bunting sont en compétition pour un contrat de quelques milliards avec la Défense nationale.
Son 10 yılda 30'dan fazla National Liberation Movement eylemiyle bağlantılı.
Il est lié à plus de 30 actions du Mouvement de Libération Nationale pendant ces 10 ans.
Otoban kazalarının % 99'unda şoför eldiven takmıyormuş.
Dans 99,9 % des accidents qui se produisent sur la nationale, le conducteur ne portait pas de gants.
Bu bir ulusal güvenlik meselesi Binbaşı.
C'est une question de sécurité nationale, Commandant.
Bu video bu sabah 08 : 1 6'da Stracuse yakınlarındaki milli hava koruma üssündeki insansız hava araçları çalışmaları.
C'est un flux de vidéos filmé par un drone pendant un entraînement de routine exécuté depuis la base aérienne de la Garde Nationale, près de Syracuse, à 8 : 16 ce matin.
Ulusal güvenlik danışmanı olarak daha çok kişiye yardım edebiliyorum.
En tant que conseiller à la sécurité nationale, j'aide.
Demokrat Parti Kurultayı zamanı.
Convention Nationale Démocratique.
Merhaba, millet, hepinize Chicago Ulusal İşçi-İşveren Kuruluna ( UİİK ) katıldığınız için teşekkür ederim.
Bonjour tout le monde, et merci de vous joindre à nous à la conférence nationale de Chicago sur les relations au travail.
Eğer Bodnar hâlâ buradaysa,... onu yakalamak zorunda olanlar İç Güvenlik ve FBI'dır, NCIS değil.
Si Bodnard est toujours ici, c'est à la Sécurité Nationale et au FBI de le poursuivre, et non le NCIS.
İsrail'in iç güvenlik birimi Reisiger adındaki biriyle ilgili hiçbir bilgiye sahip değil.
L'agence interne de la sécurité nationale israélite n'a rien concernant un homme du nom de Reisiger.
Ulusal güvenlikle alakalı demiş.
Il a parlé de Sécurité Nationale.
- Konunun ulusal güvenlikle alakalı olduğunu söylemişsin.
Vous avez dit que cela concernait la Sécurité Nationale.
- Bu, ulusal güvenlik için bir tehdit.
C'est une menace pour la Sécurité Nationale.
- Yani ulusal güvenlik tehdit edilmedi mi? Senin ve...
Donc, ça veut dire que la sécurité nationale n'est pas menacée par toi et...?
Bugün ben eski bir futbolcuyum, sen de menajerimsin. Ligin oyuncu alma partisi için kulübü kiralamaya geldik.
Aujourd'hui, je suis un ancien running-back ( poste arrière au football ) tu es mon agent et on est ici pour louer le club pour une soirée de la NFL ( ligue nationale football ).
SİYAH LOTZE SAHİPLERİ LİSTESİ
LISTE NATIONALE DES PROPRIÉTAIRES DE LOTZE NOIRES.
ABD'nin ulusal güvenliği avukat-müvekkil mahremiyetine baskın çıkar.
Les intérêts de sécurité nationale des États-Unis l'emportent sur la confidentialité entre client et avocat.
Caroline, gerilmiş gibi görünüyorsun ama ulusal bir kanalda babanın aletinden bahsetmek insanı gerer sanıyorum.
Caroline, tu as encore l'air un peu tendue, mais je suppose qu'avoir à parler du paquet de ton père sur une chaine nationale fait ça à une fille.
Neler oluyor Sandra? Ulusal kanala çıkıp Amerika'ya, babam hakkında yalanlar mı söyleyeceksin?
Ce qui se passe ici, Sandra, c'est que vous allez sur une chaine nationale et dire des mensonges a propos de mon père.
Bu bir ulusal güvenlik meselesi.
C'est une question de sécurité nationale.
Ah, siz ikiniz büyük bir insan avının yıldızlarısınız.
Oh, et vous deux êtes les stars d'une chasse à l'homme nationale.
Uzman er Kendra Murphy, Illinois Milli Muhafız Teşkilatı.
Agent Spécial Kendra Murphy, de la Garde Nationale de l'Illinois.
Ama görünüşe göre Blake Rickford orduya girince kendine çekidüzen vermiş.
Mais il semble que Blake Rickford avait finalement fait amende honorable en rejoignant la Garde Nationale.
96 nolu otoyolun kenarındaki Trinity Ulusal Ormanı'ndayım. Nam-ı diğer "Kocaayak Geçidi."
Je suis ici à la forêt nationale de Trinité long de la Route 96, également connus comme, "Le Bigfoot Byway."
Bu çok ciddi bir ulusal güvenlik tehdidi.
Ça, c'est une sérieuse menace pour la sécurité nationale.
Maktülleri ulusal güvenlik veri tabanında arattım Steve.
Steve, j'ai recherché vos victimes dans les données de la Sécurité Nationale.
Ulusal Özgürlük Hareketi.
Mouvement de Libération Nationale...
Ulaşım Güvenliği'ne haber verildi.
L'Agence nationale de sécurité dans les transports a été alertée.
Geçen ay FBI'ın Bilgisayar Kanıt Birimi ulusal parmak izi veri tabanına izinsiz giriş yapıldığını tespit etmiş.
Le mois dernier, l'unité informatique du FBI a attrapé quelqu'un qui piratait la Base Nationale des empreintes digitales.
Ülke çapında bir tezgah olduğunu mu söylüyorsun?
Ce serait à l'échelle nationale?
Bir olay gerçekleşmiş! Olası ulusal güvenlik ihlali!
Il y a eu un incident... et une brèche possible dans la sécurité nationale.
Tek delil olan bir fotoğraf üzerinden ulusal güvenlik suçu özelinde araştırma yapmaya çalışan birini yazıyordum.
J'écris une scène où quelqu'un enquête sur un crime en utilisant une seule photo d'une preuve... un crime impliquant la sécurité nationale.
Elektrik kesintisi nasıl olur da ulusal güvenliği tehdit eder ki?
En quoi une coupure de courant peut affecter la sécurité nationale?
Hükümet malının ticaretini yapmak, ulusal güvenliği tehlikeye atmak, hainlik bunların her biri ömür boyu hapis cezası demektir.
trafic de biens gouvernementaux, mettre en péril la sécurité nationale, trahison... chacun est passible d'emprisonnement à vie.
Bu çocuk tabak altlığına göre hazineye ulaşmak için anayolun yanını kazmam gerek.
D'après ce set de table pour gosses, il y a un trésor près de la nationale. - Qui me suit?
Müvekkilinizin, şimdiki hâliyle ulusal güvenliği tehlikeye attığını.
Que votre cliente, dans son état d'esprit actuel, fait peser une menace sur la sécurité nationale.
Ulusal güvenlik meselesi de.
Joue la carte de la sécurité nationale.
Bunun ulusal güvenlik meselesi oldugunu söyledi sadece.
Tout ce que j'ai à savoir C'est une question de sécurité nationale

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]