English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ O ] / Olurum

Olurum traducir francés

11,760 traducción paralela
Bir saate dönüş olurum.
Je serai de retour dans une heure.
Ben her zaman ona göz kulak olurum.
Je veille toujours sur elle.
Sen sternumu geçene kadar dönmüş olurum.
Je serais de retour avant que vous ayez traversé le sternum.
Babanla birlikte yaşamadığımızı orada burada anlatmazsan memnun olurum.
Et j'apprécierai que tu ne dises pas que ton père et moi ne vivons pas ensemble.
Birkaç dakikanı bana ayırırsan çok memnun olurum.
J'apprécierais quelques minutes de votre temps.
Bence yataktan ne kadar hızlı çıkarsam o kadar iyi olurum.
Ça ira mieux en me levant.
Çıkmadan önce her yerin kilitli olduğundan emin olurum.
Je peux tout fermer avant de partir.
Memnun olurum.
J'apprécie.
Hiç olurum.
Je ne serai plus rien.
Eğer yardımcı olabildiysem memnun olurum.
Hé bien, je suis heureux que ce j'ai pu dire ai pu vous aider.
Ben burada kalıp kuklaya göz kulak olurum.
Je vais rester ici et surveiller la marionnette.
Tahmin et ne olurum?
Devine quoi?
Ve mutlu olurum
Et j'en serai ravie
Şimdi çıkarsam trafiğe takılmadan günbatımına doğru orada olurum.
En partant avant l'heure de pointe, je peux y être demain soir.
Gizlilik sözleşmesi imzalamaktan mutlu olurum.
Je peux signer un accord de confidentialité.
Ben yardımcı olurum.
Mais je ferai une collecte.
Ne var ki, ben kolay ikna olurum.
Mais bon, je suis un grand sensible.
Dave ömrünün geri kalanını cilt kanseri olmuş küçük bayan "Sahil Güvenlik" * ile geçirmek istiyorsa onun adına mutlu olurum.
Si Dave veut passer le restant de sa vie a avoir un cancer de la peau avec Miss "Alerte à Malibu", alors je suis heureuse pour lui.
Gün boyunca Nicole'un sahiline göz kulak olurum.
Je couvre la plage de Nicole, je surveille avec elle toute la journée.
Yarım saat sonra evde olurum.
Je serai de retour à la maison dans environ une heure.
O zaman senin 20 tane içkiyi devirmeni ve hostesle... 31 muhabbeti yapmaya çalışmanı görmemiş olurum.
Alors je n'aurai pas eu à te regarder t'enfiler 20 verres et après essayer de persuader la steward de te branler.
Sen farkına bile varmadan eve dönmüş olurum.
Je serai rentré avant que tu le saches.
Bize zaman kazandırmış olurum.
Ça nous donnera un petit plus de temps.
Peki bunu yaparsam nasıl bir asker olurum?
Quel genre de soldat je serais si je faisais ça?
Ama tüm bu şeyin beni birazcık korkutmakla kaldığını söylersem yalan söylemiş olurum.
Mais je mentirais en te disant que je n'étais pas effrayé par tout ça.
Başka bir güneşle aydınlatılan bir gezegeni gören ilk kişi olurum.
Je serai la première personne à voir une autre planète éclairée par un autre soleil.
Biraz geciktim Samantha ama 15 dakikaya orada olurum.
Je suis en retard, Samantha, mais je devrais arriver d'ici 15 minutes.
Ben bile kim olduğumu bilmezken olmamı istediğin oğul nasıl olurum?
Comment pourrais-je devenir le fils que tu voudrais que je sois, alors que je ne sais même pas qui je suis?
En azından ölürken yanında olurum.
Au moins je serai avec elle quand elle mourra.
20 dakika sonra evde olurum.
Je serai à la maison dans 20min.
Akşam yemeğinden önce dönmüş olurum, ama sence saat kaçta... - Carol. ... çıkabilirsin?
Je reviendrai avant l'heure du diner, mais... à quelle heure penses-tu avoir fini?
Ben de sana yüzyüze söylemiş olurum.
Et je te le dirai en personne.
Her zaman olurum.
- Toujours.
Sana söyledim her zaman olurum.
Comme je t'ai dit. Ça va toujours.
Eger kendi irkima karsi sizinle birlik oldugumu görürlerse onlari hakli çikarmis olurum.
Si elle me voit me lier avec vous contre ma propre espèce, je ne ferais que leur prouver raison.
Sadece çocuk ve paketi hazırlayın. Muhtemelen iki saate orada olurum.
Que le garçon et le colis soient prêts.
- Evet ama iz bırakmış olurum.
- Oui, mais je serai sur le grill.
- Herhalde ben de spor hocası olurum.
Je suppose que je suis l'entraîneur.
Ben de vale olurum.
Je fais le majordome.
En iyi ihtimalle, tıraş olmuş olurum.
Dans le meilleur des cas, j'ai une épilation.
- Ne zaman istersen ona seve seve göz kulak olurum. Teşekkürler.
- Je suis ravie de m'en occuper.
Ne, kanser olurum diye mi endişeleniyorsun?
T'as peur que je fasse un cancer?
Böyle olduğunda memnun oluyorum desem yalan söylemiş olurum.
Quand tu fais ça, C'est... C'est le contraire d'agréable pour moi.
Her neyse. İş arkadaşlarının peşine düşmeyeceğinden emin olurum.
Je vais m'assurer que vos collègues n'enquêtent pas là-dessus.
Beni zindancın olmaya zorlarsan olurum.
Si vous m'obligez à jouer les geôliers... alors je le ferai.
İşlenip hapse girdiğinden emin olurum.
Je m'occupe de le mettre en cellule.
Antrenmanım... İhtiyaç duyduğum yetenekler Wayne Girişimcilik'i alaşağı edebilmek için, ne zaman hazır olurum?
Mon entraînement... les compétences dont j'ai besoin pour éliminer la corruption chez Wayne Enterprises
- Ayak bağı olurum.
- Peut-être même un poids.
- Hafta sonuna kadar araştırmamı tamamlamış olurum.
Ce sera prêt en fin de semaine.
Sadece dürüst olurum.
Je suis juste honnête.
Genelde yalnız olurum.
Je suis seule d'habitude.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]