English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ O ] / Ondes

Ondes traducir francés

2,525 traducción paralela
İnsan gözü 400 ila 750 nanometre arasındaki renkleri algılayabilir.
L'œil humain ne peut percevoir que la couleur... entre des longueurs d'ondes de 400 et 750 nanomètres.
- Hafif sesler.
- Des ondes parasites...
Var! Bir tane Activia mikrodalga sandviçi aldım.
Oui, j'ai acheté un panini Activia qui passe au micro-ondes.
Senden bir elektrik alıyorum. Öyle bir şey ki bu, hayatında hiç olmamış. Özellikle de baban yüzünden.
Et si j'en crois les ondes qui émanent de toi tu n'en as jamais reçu assez, surtout de ton père.
Kortikal teta ritmini dört hertzin altına düşürürsek elektroansefalonun işimize yaramayacağını düşünüyorum.
Que si on diminue les ondes thêta corticales en dessous de quatre hertz, c'est possible que l'EEG devienne obsolète. Intéressant.
Bu zehri radyo dalgasının dışına kustun.
- Ce n'était pas de ma faute. - Lancer ce poison dans les ondes!
Sizinle nefretimi paylaşırken.. .. bu radyo akımları ile öldürdüm.
Je l'ai tué en allant sur ces ondes, en partageant ma rage avec vous.
Ama eğer Jasmine'ni görürseniz ona Anthony'i alabileceğini ama mikrodalgamı geri istediğimi söyleyin.
Si vous voyez Jasmine, elle peut garder Anthony, mais je veux mon micro-ondes.
"Bir şekilde o güzel sesini bize duyurup kulaklarımızın pasını silemez misin?"
"Pourrais-tu diffuser cette sucrerie auditive sur les ondes?"
Demek istediğim, evet, başta sevimli gözüküyorsun ama gece yarısından sonra yemek yiyince veya ıslanınca bu canavara dönüşüveriyorsun benim de bu durumda mikrodalga ışınlar gönderip seni yok etmem gerekiyor.
Au début, tu es charmante, et puis tu manges après minuit ou on t'asperge et boum, tu te transformes en monstre que je dois faire exploser au micro-ondes.
Bottaki mikrodalgayı tuvalet niyetine kullandığın için olabilir.
Sûrement parce que tu prends ton micro-ondes pour un tabouret.
Daha çok, ses dalgalarını hissedebildiklerini düşünüyorum.
Elles ressentent plutôt les ondes sonores.
Bay Stark'ın yapmaya çalıştığı şey görünmeyen dalga boylarını görünür hâle getirmek.
La solution de M. Stark rendrait toutes les longueurs d'ondes invisibles visibles.
Yıllardır Saberling ailesinin bütün üyelerinin kalbine bir sır yerleştiriyorduk. İster kriyajenik buzdolabı, ister yeni mikrodalga kahve makinesi olsun.
Depuis plusieurs années, nous plaçons un secret au cœur de chaque produit de la famille Saberling, que ce soit le réfrigérateur cryogénique ou la nouvelle cafetière à micro-ondes.
Makineler iletişim için kısa dalga vericiler kullanıyor.
On sait que les machines communiquent avec des émetteurs à ondes courtes.
- Kameralar yayında?
Elles sont en ondes?
- Kameralar yayında.
- Les caméras sont en ondes.
- Mikrodalgada unuttum sanırım.
Je pense les avoir laissés dans le micro-ondes.
Bu kalem ne zaman bir ortamda mikrodalga saptasa hafiften ötmeye başlar.
Ce stylo émet un petit bip dès qu'il détecte des micro-ondes.
Su molekülleri mikrodalga radyasyonu ile bombardımana tutuluyor bu genetik tarif mutasyonu bize istediğimiz her yemeği sağlıyor.
Les molécules d'eau encaissent des micro-ondes altérant leur phénotype pour creer toute nourriture.
Makine yemeklerin genetik tarifinin mutasyonu için mikrodalga radyasyon kullanıyor.
La machine utilise des micro-ondes pour faire muter le phénotype.
Mikrodalga mı bozuldu?
- Le micro-ondes ne marche plus?
Yok canım, mikrodalgayı kardeşim bozmuş olamaz.
Non, chéri. Ce n'est pas mon frère qui a brisé le micro-ondes.
Patlamaların büyüklüğü buradan bile hissedilebiliyor.
Ressentir les ondes de choc jusqu'ici, ce n'est pas normal!
Eminim her gün ulusal yayın yapan bir kanalda saat 3'ten 4'e kadar onu evinizin oturma odasında görmeye can atıyorsunuzdur.
Je suis sûr que vous aimeriez beaucoup le voir dans votre salon tous les jours de 15 h à 16 h sur les ondes de votre chaîne locale.
Şu yeni bir mikrodalga mı?
C'est un nouveau micro-ondes?
Sadece, geçen yaz hastalandı ve bu tip şeyleri duymak hiç hoşuma gitmiyor.
L'été dernier, il est tombé malade. J'aime pas émettre ce genre d'ondes.
Herhangi bir cihazı basit radyo dalgaları göndererek kontrol edebildiğinizi düşünün.
Imaginez pouvoir commander tout engin à distance par ondes radio.
Ama kötülük mikrodalgasında kolayca ısıtılabilir.
Ça se réchauffe au micro-ondes du mal!
Bu eserlerdeki var olan enerji dalgalarını birleştirebiliyordu ve onları bugün kullandığımız kulaklıkların içine yoğunlaştırabilmiş.
Il a capté les ondes d'énergie émises par ces objets et les a concentrées dans nos oreillettes.
Atlayacağın rampa mikrodalga pastırmasına benziyor.
Ta rampe ressemble à du bacon passé au micro-ondes.
Yalnızca ikimizin aynı safta olduğunu bilmek istedim.
On est sur la même longueur d'ondes.
Bulaşık makinesi, mikrodalga, çamaşır makinesi, fırın... Herşeyi tamir edebilirim.
Lave-vaisselle, micro-ondes, machine à laver, réfrigérateur je réparerai tout.
Bulaşık makinesi, mikrodalga fırın, çamaşır makinesi, fırın herşeyi tamir edebilirim.
Lave-vaisselle, micro-ondes, machine à laver réfrigérateur, Je sais tout réparer.
Sadece aynı görüşte olup olmadığımızı görmek istedim.
Je m'assure juste qu'on est sur la même longueur d'ondes.
Bunu kısa dalgadan kaydettim.
J'ai enregistré ça sur ondes courtes.
Canlandırır.
C'est... des ondes positives.
Brad Boyd canlı yayında Ateşli 93.7 KZL Y. dan sesleniyor.
Ici Brad Boyd, en direct sur les ondes de Hot 93,7 K.Z.L. Y.
EMF Okuyucu, kızıl ötesi mercekler, DAT kaydedicisi.
Lecteur d'ondes magnétiques. Lentille infrarouge. Micros MD-24.
Ben sadece İslami tartışmaları dinlerim.
Je ne participe qu'aux discussions islamiques. C'était mon micro-ondes, Barry.
Senin mikrodalgan iyi bir amaca feda edildi.
Ton micro-ondes s'est bien sacrifié.
Şey, tamam bilirsin hepimiz zehirli şeylerle iç içe yaşıyoruz mikrodalgalar, cep telefonları ve havada yayılan diğer tuhaf şeyler.
Eh bien, okay. Vous êtes conscient qu'on est tous intoxiqués, n'est-ce pas? Par tous ces gadgets, les micro-ondes, les téléphones cellulaires, et tous les autres trucs bizarres qui se baladent dans l'air.
Hepsi vücudumuzda toplanıyor ve bizleri ağrılı ve sıkıntılı hissettiriyor hatta beyin tümörüne bile sebep olabiliyorlar.
Et ces ondes se développent à l'intérieur de notre corps. Et ça provoque toutes sortes de maladies et même des tumeurs au cerveau.
Çünkü ışık, belli dalgaboylarında dalgalar hâlinde ilerler.
Comme la lumière voyage dans les vagues... avec des longueurs d'ondes spécifiques...
Bu kapalı kanal bir telefon.
C'est un téléphone à ondes fermé.
Sence de öyle değil mi?
On est sur la même longuer d'ondes?
Yeniden yayındayım, çük surat!
De retour en ondes, crétin!
Dalgasal Şok Silahı'nı test etme zamanımız geldi!
Nous allons maintenant tester le canon a ondes.
Tüm enerjiyi Dalgasal Hareket Silahı'na aktarın!
Toute l'energie vers le canon a ondes. Démarrage forcé de l'induction.
- Hafif ses gibi mi?
- Des ondes parasites...
Mikrodalga mı?
Un micro-ondes?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]