English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ O ] / Orion

Orion traducir francés

461 traducción paralela
Avcı Orion.
Orion, le chasseur.
Orion takımyıldızının tam ortasındaki yıldızdan gelmişsin.
Tu viens de l'étoile centrale de la ceinture d'Orion.
ya da Orion Kolonisinde veya Regulus'ta ticarete atılabilirdim.
Je pourrais me lancer dans le commerce sur Regulus ou Orion.
Orion'lu bir iş adamı ha?
Un marchand sur Orion?
Bu tekrar Vina, yeşil Orion'lu köle kız olarak mı?
C'est encore Vina, jouant l'esclave verte d'Orion?
Orion'un tıbbi kayıtlarına yaptığı tercüme tekniklerimizde devrim yarattı.
Sa traduction de rapports médicaux issus des ruines d'Orion ont révolutionné nos techniques.
İşte Orion!
Ici se trouve Orion.
- Bence o bir Orionlu.
- C'est un Orion à mon avis.
- Orionlu mu?
- Un Orion?
Tarafsız Orion'la, iki tarafa da dilityum sağlayacaklardı.
Les Orions étant neutres, ils auraient fourni les deux camps.
Oryon takımyıldızındaki en solda bulunan yıldızın etrafında dönen gezegen.
D'une planète gravitant autour de l'étoile la plus à gauche sur la ceinture d'Orion.
Dünyadan 320 ışık yılı uzakta, isimsiz bir gezegende. Orion takım yıldızının yörüngesindeyiz.
On est à 320 années-lumière de la Terre, sur une planète inconnue en orbite autour d'une étoile dans la constellation d'Orion.
Sadece bir gemi doktoru olabilirim ama, ama yaptığım Finagle's Folly'nin ünü buradan Orion'a yayılmıştır.
Je ne suis peut-être que médecin de bord, mais je sais faire une Folie de Finagle réputée d'ici jusqu'à Orion.
Orion böbürlenip yeryüzündeki tüm hayvanları öldürecekti.
Orion se vanta de pouvoir tuer tous les animaux de la Terre.
Orion.
Orion.
Hatta biraz Orion çeki.
J'ai même des chèques d'Orion.
Rion mu, Orion mu?
Rion, O'Rion?
Avcı Orion takımyıldızında sadece yıldızların hareketinden değil gelişiminden dolayı da bir değişim söz konusu.
Au sein d'Orion, les choses changent... parce que les étoiles se déplacent, mais aussi parce qu'elles évoluent.
Orion'un birçok yıldızı, sıcak, genç ve kısa ömürlü.
La plupart de ses étoiles sont brûlantes et éphémères.
Eğer Orion'u zamanda ileri sararsak geceleyin yanıp sönen ateşböcekleri misali düzinelerce, doğan ve patlayarak ölen yıldız görebiliriz.
Si nous projetons Orion dans l'avenir... nous voyons naître et exploser des dizaines d'étoiles... clignotant comme des lucioles, la nuit.
Bunlardan biri Orion Projesi.
L'un d'entre eux... se nomme le projet Orion.
Uluslararası bir anlaşma ile uzayda nükleer silah kullanımı yasaklanana kadar Orion projesi Amerika tarafından yürütülen ciddi bir girişimdi.
Orion semble tout à fait réalisable. Il est développé aux Etats-Unis... jusqu'à la signature du traité international... interdisant les explosions nucléaires dans l'espace.
Bence, Orion gemisi nükleer enerjinin en faydalı kullanımını getirirken, dünya için de bir risk oluşturmuyordu.
Le vaisseau Orion représenterait le meilleur usage du nucléaire... pourvu que les vaisseaux démarrent loin de la Terre.
Orion ve Daedalus ışık hızının yüzde 10 hızı ile çalışabilir.
Orion et Daedalus pourraient se déplacer... à 10 % de la vitesse de la lumière.
Bu tür gemilerin 21. yüzyılın ortalarına kadar yapılabilmesi mümkün görülmemekle birlikte Orion gemisini şu an gerçekleştirebiliriz.
Il est peu probable que de tels vaisseaux... soient construits avant des décennies... même si nous en avons la possibilité dès à présent.
Birçok kendiliğinden ışık saçan yıldızlararası gaz kümelerinin arasında, dünyadan sadece 1500 ışıkyılı mesafede bulunan, Orion Bulutsusu.
Parmi les nombreux nuages de gaz stellaire... figure la nébuleuse d'Orion... à seulement 1 500 années-lumière de la Terre.
Bu üç parlak yıldız dünyalılar tarafından da, görülebilir ve Orion Takımyıldızı ya da Avcı olarak bilinir.
Ces trois étoiles brillantes sont censées former... la ceinture de la célèbre constellation d'Orion le chasseur.
Dünyadan baktığımızda Avcı Orion'un kılıcı, ortadaki parlak yıldıza denk gelir.
Vue de la Terre, la nébuleuse ressemble à une tache de lumière... l'étoile centrale du baudrier d'Orion.
Yıldızlar, büyük gaz ve toz bulutunun olduğu bir bulutta doğarlar. 1500 ışık yılı uzaktaki Orion Nebulası'ndaki gibi parçalar çekim kuvvetiyle çökerler.
Les étoiles naissent dans des nuages de gaz et de poussière... comme la nébuleuse d'Orion, à 1 500 années-lumière... qui s'effondre partiellement sous l'effet de la gravité.
Görmenizi istediğim, Orion Takımyıldızı'nda bulunan Betelgeuse'un bir resmi var
Je voulais vous montrer une image de Beltégeuse... dans la constellation d'Orion.
Orion'un üzerinde ateº almiº saldiri gemileri.
Des vaisseaux en flammes sur le Baudrier d'Orion.
O andromeda ve o küçük sağdaki yıldız Orion'a yakın olan 50 yıl önce keşfedildi.
... Et là Andromède et cette petite étoile à droite à côté de la constellation d'Orion, elle a été découverte il y a 50 ans.
Ya da Regulus'la veya Orion Kolonisiyle iş yaparım.
Ou bien monter une affaire sur Régulus ou la colonie d'Orion.
İşte Orion, şurada.
Voici Orion, ici.
Orion'daki İkizlerevi yıldızı Kuzey Gök Kutbuyla aynı hizada olmalı.
Bételgeuse dans Orion doit être alignée avec le pôle nord céleste.
- Orada, Orion'nun sırtında.
Cette étoile. - Là, dans l'épaule d'Orion.
Frankie, Orion'nun poposundan bir sırtı olduğunu bilmezdim.
Frankie, je ne saurais pas la différence entre l'épaule d'Orion et son culo.
Ve bir şekilde uygun olsam bile, senin gibi kurbağa suratlı cüceyle birlikte olmaktansa, Orion kanatlı sümüklüböceği yerim daha iyi.
Et en admettant que je le devienne je préférerais manger crues des ailes de limaces d'Orion plutôt que d'avoir affaire à une face de crapaud tel que vous!
Size, Oriyon kolonisine vardığımızda bizimle irtibata geçmenizi öneriyorum.
alors, je suggere de se recontacter quand nous serons sur la Colonie d'orion.
Bu şeyin değeri Oriyon koloni'den alacağımız ücretin en az on katı olmalıydı.
on pourrait obtenir 10 fois plus que ca en le déchargeant sur orion
Şu an Orion takımyıldızındasın.
Tu es en Orion, là.
Tehlikeli ve yüksek oranda karlı özellikle Dünya'dan eve dönerken Orion'a bir uğrarsak.
Surtout si on fait un petit détour par Orion en rentrant.
İşte Oriyon, Kuğu, At Arabası Yarışı.
Tu as là Orion, le Cygne, la Grande Ourse.
Diğerleriyse Dünya, Mars, Proksima ve Orion kolonilerine giden siviller.
Ce sont des civils en route vers la Terre, Mars et Orion.
O içimdeyken Orion 7'deki ateş kuşlarının uçuşunu gördüm.
Quand il était en moi... je voyais des oiseaux de flammes mourir sur Orion 7.
Orion 7 yetkilileriyle yaptığımız bir toplantıdan dönerken pusuya düştük.
En revenant d'une réunion avec nos chefs sur Orion 7... une embuscade nous attendait.
Orion 7 ve Proksima 3'teki koloniler, Mars bombardımanını protesto ederek Dünya Birliği'nden ayrıldıklarını açıkladılar.
Les colonies d'Orion 7 et de Proxima 3 viennent de rompre... l'Alliance Terrienne en réaction au bombardement de Mars.
Orion 7'den geliyoruz.
Nous arrivons d'Orion 7.
- Şuradaki Orion takımyıldızı.
Là-haut, c'est Orion.
Orion takımyıldızında bulunur.
Dans la constellation d'Orion.
Biz onlara "Orion Takımyıldızı" diyoruz.
Cette constellation s'appelle "Orion".

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]