Otoku traducir francés
62 traducción paralela
Otoku rolünde Kakuko Mori
Nobuko Fushimi Kikuko Hanaoka
Bu sıcakta uyuyamaması normal. İneyim lütfen.
Otoku, que fais-tu à cette heure-ci?
- Sonunda uyudu mu?
C'est Otoku?
Ne ki? Otoku da burada değil.
Madame, vous savez pourquoi?
Havai fişeklerin onun moralini bozacağını düşündük.
Pourquoi? Otoku n'est pas venue non plus.
Öyle mi düşünüyorsun? Çok yanılıyorsun.
Otoku garde la maison avec le petit.
Herkes suratıma karşı övgüler yağdırırken arkamdan neler neler söylüyorlar.
Otoku... L'autre soir... j'ai vraiment été très content. Les gens... ils disent du mal de moi derrière mon dos.
Senin için elimden ne gelirse yapacağım. Teşekkürler, Otoku
Je serai à votre service... pour que vous soyez un grand acteur.
- En başından evde kalmalıydık.
Merci, Otoku.
Evine git Otoku.
A quoi travaillais-tu? A la robe de chambre du jeune Ma ^ itre.
Bizimle kalmıyor.
Otoku est-elle là?
İriya'lı Otoku olma ihtimaliniz var mı acaba?
S'il vous pla ^ it... Etes-vous Mademoiselle Otoku?
Umurumda değil Otoku. Seninle evlenmek istiyorum.
Si l'on se revoyait... que ça devienne vrai...
Senin baban karşı çıkmasına rağmen gidip onunla görüşüyorsun.
J'ai donné congé à Otoku, car sa présence ici t'aurait fait du tort. Pourquoi la voir en cachette de ta famille?
Öyle birisi değil. Kadınlar hakkında çok da şey bilmiyorsun.
Otoku a dû se rapprocher de toi... parce que tu es l'héritier de la maison.
Otoku farklı.
Ce sont les mêmes.
Ne fark eder. Büyüklerin ne diyorsa ona uyacaksın.
Otoku a un coeur pur... comme on n'en trouve jamais chez une geisha.
Ama baban ele güne rezil olmak istemiyor.
J'ai pris ma décision à propos d'Otoku.
Otoku'yu kovmamalıydınız.
Mais ils sont purs. Tant mieux.
Otoku burada mı?
Qui est-ce?
Sen de kimsin?
Otoku est là?
Biraz dinlenir misin?
Otoku, repose-toi un peu.
Gonta ve Koremori mükemmel roller olabilir.
Dis, Otoku... Le nouveau spectacle fait partie... du répertoire de notre famille.
Otoku takdire değer ve becerikli bir kadın.
Désolé! Otoku est une femme formidable!
Bu Otoku!
Otoku!
Teşekkürler.
Je vous remercie. Otoku...
Otoku-san. Senden isteyeceğim şey senin için çok zor bir şey.
Otoku... ll m'est difficile de vous demander... une chose pareille...
Otoku, sonra kutlamamıza başlarız.
Après on fera la fête tous les deux. Bon, je pars...
- Otoku nerede?
Elle était là tout à l'heure.
Bunu neden yaptın? Otur ve beni dinle.
Avant même que j'en parle, Otoku y était résolue.
- Ama Kiku-chan. Ama ne? Otoku'nun bu konuda ne düşündüğünü bilmiyorsun.
Vous tous... lmagines-tu ce que ressent Otoku?
Eğer Tokyo'ya Otoku olmadan gitmek zorunda kalırsam asla mutlu olamam.
Mais moi, il ne me pla ^ it pas de rentrer sans elle. Ecoute, Kiku...
Otoku'nun da dediği gibi "Bir aile ismi tiyatroda çok önemlidir."
Otoku a vu que la réputation familiale est indispensable... à ta réussite.
O olmadan, başarının bir anlamı yok.
Je ne veux pas vivre sans Otoku, même si j'ai une grande carrière. Nous avons été liés pour le meilleur et pour le pire.
Otoku'nun neler hissediyor olabileceğini düşün.
Que va-t-elle devenir?
Havai fişeklere bakmayacak mısın?
Kikunosuke et Otoku?
Otoku, gel de yardım et.
Je m'en doute.
Dur bakalım.
Otoku, aide-moi.
Niye?
Où est Otoku?
Otoku'yu senin iyiliğin için kovduk.
Tu devrais comprendre mes intentions.
Otoku hakkında kararım kesin.
Mon frère...
Otoku kardeşinin bakıcısından başkası değil.
Ton père se soucie de notre réputation.
Senden vazgeçmeyi kabul etti zaten.
L'ennui, c'est qu'Otoku était la nourrice de ton frère.
Baba sana yalvarıyorum bırak Otoku ile evleneyim.
Père...
Otoku mu?
Elle ne vient pas.
Matsu, ona benden uzak durmasını mı söylediler?
Otoku?
Otoku.
Otoku...
Otoku!
Otoku...
Ama Otoku ile birlikte olursan olmaz.
C'est mon affaire.
Kikunosuke belki de haklı.
Mais, écoute-moi! Entre Otoku et moi, ce n'est pas aussi simple que vous le croyez.
Beni dinle.
Il faudrait penser aux sentiments d'Otoku.