English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ O ] / Ouvre

Ouvre traducir francés

18,920 traducción paralela
İçindeki şeyler çiçek açar gibi açılır Ve vermek için daha çok sevginin olduğunu biliyorsun Mümkün olduğunudüşündüğünden daha fazla.
Quelque chose en vous s'ouvre comme une fleur et vous réalisez que vous avez plus d'amour à donner que vous le croyiez possible.
Bagajı aç.
Ouvre le coffre.
- Bu bir şeyi açıyor mu?
- Qu'ouvre-t-elle?
Portal açılıyor.
Le portail s'ouvre.
- Miras Mahkemeleri kaçta açılıyor biliyor musunuz?
à quelle heure ouvre le tribunal?
- Memeleri imzalayacağım, arkana yaslan ve nasıl yaptığıma bak dostum.
- Je vais dédicacer ces seins, alors ouvre grand les yeux et admire. - C'est juste... Je vais...
İlk yaptığınız iş banka müdürünün göğsüne pompalı sıkmak olursa çok net bir mesaj verirsiniz ;
Quand on ouvre la danse en logeant une balle dans la poitrine du gérant de banque, le message est clair. On entend pas à rire.
Gözlerine dikkat et aynasız.
Ouvre les yeux, le flic.
Kapıyı açın.
Ouvre la porte.
- Kapıyı aç.
Ouvre la porte.
- Charlie, aç gözlerini.
Charlie, ça va? Charlie, ouvre les yeux.
Alışkanlık sanırım.
- ( LA PORTE OUVRE ) - Je suppose que c'est habitude.
Ne zaman düzelecek - Bir ipucu nasıl olur?
J'ouvre la bouche que pour dire des bêtises?
Hem sevgi hem de güven için çok minnettarız Hayatına tekrar katılmayı teklif ederek gösterdin Ama anneni aceleye getirmenin haksız olacağını düşünüyorum
Nous sommes tous les deux très touchés par l'amour et la confiance dont tu as fait preuve en lui proposant de vivre avec elle, mais il serait trop lui demander de se précipiter sur ce long et éprouvant chemin qui s'ouvre à elle,
Sadece kapıyı aç.
Allez ouvre.
- Aç hadi.
- Vas-y, ouvre-le.
Ona de ki, eğer açarsa onu tutuklamayacağız.
Dis-lui qu'on va le laisser partir, s'il ouvre.
Hadi, Deuce, adamım, aç ulan şu kapıyı.
Allez, Deuce. Ouvre l'ostie de porte.
Silah yuvalarını açıyor!
Il ouvre ses trappes à canons!
Kızkardeşine söyle, Yeşil Kart için başvursun, hesap numarasını gönder bana, sonra tamamız.
Si ta soeur ouvre un compte et m'envoie le numéro, on sera quittes.
Manny, kapıyı aç. Arabayı aç.
Manny, ouvre la portière.
Harry, hepsini aç.
Harry, ouvre-les.
- Tamam o zaman, kapıyı aç.
- Ouvre la porte alors.
Pekâlâ, aç şu lanet kapıyı Dexter.
Bien. Ouvre la putain de porte, Dexter.
Bana gözlerin ve kulakların lazım, ağzın değil.
Ouvre les yeux et les oreilles, pas la bouche.
Kapıyı aç yoksa şimdi havaya uçuracağım!
Ouvre la porte, sinon je la fais sauter!
Kapıyı aç!
Ouvre la portière!
Sayın Meclis Üyesi, ben hallederim.
Je vous ouvre.
Söylememe gerek var mı?
Faut-il que je l'ouvre?
Ağzını aç.
Ouvre la bouche.
- Kapı açılıyor!
- La porte s'ouvre!
Çantayı aç.
Ouvre.
Pekala siz içeri geçin...
{ \ 1cH00ffff } Bon, je vous ouvre et... { \ 1cH00ffff }
Neden senin o zenciyi istedik diye merak ediyorsan kendi gözlerinle gör işte.
Vous vous demandez pourquoi on a besoin de votre nègre? Vous le voyez. Bon, ouvre-lui la bouche.
CIA'DE GÜVEN KAYBI
PERTE DE CONFIANCE À LA CIA LA COMMISSION DU SÉNAT OUVRE UNE ENQUÊTE
Aç.
Ouvre-là.
Şurda, kapıyı aç.
Tiens, ouvre la porte.
Gerçekten ona karşı çıkmayı istiyor musun?
Tu crois vraiment qu'ils vont la libérer? Ouvre les yeux!
Aslında, bir diğerini de desteklemeye yetecek kadar ilgi var.
- Merci. Je dirais que les clients sont assez enthousiastes pour qu'on en ouvre un autre.
- Gözlerini aç o hâlde.
Ouvre les yeux, alors.
Yukarı gel.
Je t'ouvre.
- Benim, aç kapıyı.
C'est moi, ouvre-moi.
Şu Wally "bugün ne sıcak" demeyi çok seviyor bugünün ne kadar sıcak olduğunu bilmeme rağmen.
( la porte s'ouvre ) Oh, ce Wally adore dire "Chaude journée" alors que je sais déjà que c'est une chaude journée.
- Kapıyı açıyorum.
Je vous ouvre.
Aç bakalım, sert çocuk.
Ouvre-le.
Yollar sana açık olsun.
Que la route s'ouvre devant toi.
Aç ağzını.
Ouvre grand.
Açmak ister misin?
Ouvre-le donc!
Kapıyı aç.
Ouvre la porte.
Aç hadi.
Ouvre-le.
Kapıyı aç!
Ouvre la porte!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]