English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ P ] / Panel

Panel traducir francés

399 traducción paralela
Her korumaya bir inci. Caddelerdeki gizli panel boyunca onu, güvenli bir yere yerleştirin.
Donne une perle à tous les gardes et conduis-le en lieu sûr à travers le passage secret.
Caddelere açılan gizli panel...
Le passage secret vers la rue.
Ne sayvanlı karyola, ne panel ne de yanan bir kütük...
Ni lit à baldaquin, ni lambris, ni cheminée.
SCR - 536 telsiz, bir panel takımı ve işaret göndermek için... dört ayna taşıyacaksınız.
Des radios et 4 miroirs pour signaux.
- Panel ayrılmayacak, fakat adın ekranda : Yardımcı yönetmen olacak - Teşekkürler
Ton nom apparaîtra au générique comme assistant de production.
Kapat onu! Rose, panel orada. Tüm düğmeleri sağa çevir!
Rose, ce panneau à gauche, tourne les commandes vers la droite.
Efekten sorumlu Jimmy Rugg, ona bindi - orada bir panel vardı, içinde duman renkli bir plexi bulunan - ve makineye bağlı bir teneke kutu, üzerinde delikleri olan ve içinde de bir ışık.
Quand j'ai passé l'audition, j'ai ponctué mes répliques d'un gloussement de temps à autre. Comme ça. On m'a engagé sans me dire si c'était à cause ou malgré le gloussement.
Panel kontrolü tamam.
Contrôle du panneau.
Bu iki panel üzerinde de aynı elektronik bağlantı var bu sayede kapının açık pozisyonunda lamba kırmızı yanmalıyken yeşil yanıyor.
Et vous inversez deux fils électriques sur ces deux tableaux et la porte ouverte allume un voyant vert quand il devrait être rouge.
Chelsea'de caddeler boşalmadan önce meşhur önyargılı panel oyununa geçelim ve sizleri bir kez daha İbneyi Vurun'a davet edelim.
Alors, avant que les rues de Chelsea ne se vident, passons à notre programme le plus populaire. Je vous invite une fois encore à Tirer la Tapette!
Panel konuklarımız ; Gurt Svensson İsveçli memeli tacizcisi ve yarı zamanlı radyatör.
Notre panel, ce soir, Gurt Svensson, le violeur de mammifères suédois et radiateur à temps partiel.
Evet, çok doğru. Preston'dan bir izleyici doğru biçimde tüm konukların deli olduğunu söyledi.
Un spectateur de Preston vient de remarquer justement que tout le panel était cinglé.
Işıklı bir panel göreceksin. Işık yanarsa, Leary ve ben hücredeyiz demektir.
C'est une lumière sur la console qui te dira qu'on est dans la salle.
Birkaç panel var.
C'est pas notre truc.
Kapsülün panel ışıklarını derhal kontrol et.
Vérifiez vos voyants-capsule.
Sağındaki panel kayıt girişleri içindir. Kütüphane bilgisayarı girişi, ekran kontrolü ve iç haberleşme.
Ces commandes enregistrent le journal de bord, contrôlent l'ordinateur central et le système de communication.
Deri panel.
Finitions en vinyle.
Panel van'ım dışarıda park etmiş.
Ma camionnette est devant la porte.
Size panelimizde bulunan... dört seçkin uzmanı tanıtmak istiyorum.
Je voudrais présenter notre panel d'éminents experts.
İnşaat alanlarının çevresine bu yüzden şu tahta panel çitleri koyarlar.
C'est pourquoi les chantiers sont entourés d'une palissade.
Panel J14-Baker'a açık bir yol buldum.
J'ai une voie dégagée au panneau J1 4.
Yüzbaşı, bir açık panel saptıyorum. K - 12, J-9, güverte 30.
Lieutenant, un panneau a été ouvert au pont 30 en K - 12, J-9.
Okumalar Jeffries tübü N-11, güverte 38'de açık bir panel gösteriyor.
Je reçois un signal d'ouverture dans le tube de Jefferies N-11, pont 38.
Üst çekmecede bir panel var.
Il y a un faux tiroir.
Duvarda küçük bir panel açılır, Crack oradan alınır.
Une trappe s'ouvre, crack, ça tombe.
Panel.
Panneau.
- Her köşeye bir damla ve panel düşecek. - Bunu nerden biliyorsun?
Une goutte à chaque coin et le panneau tombe tout seul.
Kulağa gevşek bir panel veya onun gibi bir şeymiş gibi geliyor.
- Une porte qui claque.
Spota panel kullanmayı mı öğretiyorsun?
Spot apprend à utiliser la console?
- Yani panel şov gibi bir şey mi?
- Une autre émission?
- Peki ya Panel Show?
Et pour le panel show?
- O dolandırıcı "Time" ın... kapağında çıkıyor, bense Panel Show için ilk 42'ye giremiyorum.
Ce gland non circoncis est dans Time Magazine... et je ne suis pas dans les 42 sélectionnés!
Beni Panel Show'a çıkarmazsan sizi de beraberimde batırırım.
Réintégrez-moi, sinon vous coulerez avec moi, pourriture!
Beni Panel Show'a çıkarmazsan, sizi de beraberimde dibe çekerim.
Réintégrez-moi, sinon vous coulerez avec moi, pourriture!
Beni Panel Show'a çıkaracaksın... yoksa herkese bunların düzmece olduğunu anlatırım.
Réintégrez-moi, sinon je dirai que c'est truqué. - Vous savez que c'est faux.
Panel Show'a çıkmak için şantaj yapmışsın. Ne?
Vous l'avez menacé de chantage?
- Panel Show için söz vermişti.
Il m'a promis une émission!
Kendi Panel Show'unun olması ilgini çeker miydi?
Ça vous dirait, une émission à vous?
Panel açıldığında bir şey oldu demiştin.
Vous avez dit avoir eu une vision à l'ouverture du panneau.
Pekala, 5 numaralı panel.
Bon, maintenant, panneau 5... disjoncteur
Ana antenin hemen yanındaki bütün bir panel havaya uçmuş ta ısı kalkanına kadar.
A la hauteur du haut gain, une paroi entière s'est volatilisée, jusqu'au... bouclier thermique.
- Bir kablo veya panel görüyor musun?
- Il y a des fils, des boutons?
Hangi panel bilgisayara erişiyor?
Où se trouve le panneau d'accès à l'ordinateur?
Benim odama gidip çoğaltıcının yanındaki bölmeyi incelersen sahte bir panel olduğunu görürsün.
Allez dans ma cabine et examinez la cloison, vous verrez un faux mur.
Kendimi açarken gördüğüm panel bu.
C'est le panneau que je me suis vu ouvrir.
- Bunun doğru panel olduğundan emin misin?
Vous êtes sûr que ce soit le bon panneau?
O'Brien'ın kendisini ölürken gördüğü panel hemen o odaların dışında.
Le panneau devant lequel O'Brien s'est vu mourir est juste à côté.
Jack Gelber'in sözlerini tercüme edeyim. Eğer bu Devrim bu kadar özgün ise panel ve seyirciler arasında bir ilişki oluşturmak ve farklı dinamik yollar icat etmek yerine neden yuvarlak masa gibi alışagelmiş yöntemlere başvurulduğunu soruyor.
JaSk Gelber propose qu'étant la révolution Subaine une révolution originale pourquoi utilise des méthodes Sonventionnelles telles que les tables rondes, pour quoi ne développe pas une méthode plpus dynamique pour établir une relation entre le panel et le publis
Burada bir yerde bir panel olmalı.
Il doit y avoir un panneau quelque part.
Üst çekmecede bir panel var.
Il y a un panneau qui s'ouvre au dessus du premier tiroir.
Panel şov harika olurdu.
Envoyez-moi ses notes. Je serais épatant dans un panel show!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]