Paniğe kapıldım traducir francés
174 traducción paralela
Çok gülünç ama dehşetli paniğe kapıldım.
C'est idiot, mais j'ai été prise d'une crise de panique.
Hemen kürekleri çektim, biri elimden kaydı, sonra da paniğe kapıldım.
Alors, j'ai perdu une rame. J'ai été prise de panique.
Ama son anda... paniğe kapıldım.
Mais au dernier moment, j'ai eu peur.
Özür dilerim. İşle ilgili paniğe kapıldım, hepsi bu.
Je suis submergé de travail.
- Paniğe kapıldım sanırım.
- J'ai dû paniquer.
Diana'nın broşsuz geldiği gece paniğe kapıldım.
Quand Diana est revenue sans sa broche, j'ai eu peur.
Bugün gösterdiğinizde, paniğe kapıldım.
Quand je vous ai vu, j'ai un peu paniqué.
Paniğe kapıldım. O kadar korktum ki her şey aklımdan çıktı.
J'ai paniqué, J'étais tellement effrayée que j'ai tout oublié.
David, paniğe kapıldım.
David, j'ai paniqué.
David, paniğe kapıldım.
J'ai paniqué.
Sonunda gideceğim yere ulaştım ama benim gemim kalkmıştı. 'Paniğe kapıldım.
Finalement, je suis arrivé mais le cargo était parti.
Paniğe kapıldım!
J'ai paniqué!
- Adrienne, niye durdun? - Birden paniğe kapıldım.
J'ai paniqué, tout d'un coup.
Silah seslerini duyunca korktum, paniğe kapıldım.
J'ai eu peur en entendant les coups de feu.
Bir dersten kaldım ve paniğe kapıldım.
Ça ne marchait pas dans un cours et j'ai paniqué.
Park yerine bakıp polis arabalarını görünce paniğe kapıldım.
J'ai paniqué en voyant le parking rempli de voitures de flics.
İlk başta, paniğe kapıldım.
Au début, j'ai paniqué.
Paniğe kapıldım.
Je panique.
Paniğe kapıldım ve polis oldum.
J'ai paniqué et je suis devenu policier.
Paniğe kapıldım.
J'ai paniqué.
Bu çoğu insanın çok hoşuna gider, ama ben paniğe kapıldım.
D'autres se seraient réjouis, moi j'ai tout soudain paniqué...
Maude'un en sevdiği bitkiye aşırı su verdim. Sonra paniğe kapıldım ve gömdüm.
J'ai trop arrosé le ficus préféré de Maude, j'ai paniqué et enterré les restes.
- Çünkü... -... paniğe kapıldım.
Parce que... j'ai paniqué.
Tabancasını bana doğrultmuş... hava da buz gibi, paniğe kapıldım. Terastayım. Gençken yazdığım bir hikayeyi anlattım... komik buldu, Allahtan.
On est sur le toit, elle braque son flingue, on caille, je panique et je lui raconte une de mes nouvelles, qu'elle trouve drôle, Dieu merci... elle se met à rire, elle se détend, et elle pose son arme.
Paniğe kapıldım!
J'ai paniqué.
Ve paniğe kapıldım.
J'ai paniqué.
Ve paniğe kapıldım.
Et j'ai paniqué! Paniqué!
Onu bana doğrulattı. Üzerime geldi. Paniğe kapıldım.
Elle l'a lancé vers moi, j'ai paniqué, je lui ai renvoyé...
Ve... paniğe kapıldım.
- Et j'ai paniqué.
Paniğe kapıldım. Hiç benlik bir hareket değil.
Ça ne me ressemble pas.
Paniğe kapıldım.
J'ai vraiment paniqué.
Philly'de yolların kapandığını duyunca, paniğe kapıldım.
Philadelphie était bloquée par la neige, alors... on était mal barrés.
Ben paniğe kapıldım.
Je me suis affolé.
Evet, biraz paniğe kapıldım, hepsi bu.
Oui, j'ai un peu paniqué. C'est tout.
- Özür dilerim. Paniğe kapıldım.
Quoi, j'ai paniqué.
Dairesinin parka baktığını fark ettiğimde paniğe kapıldım. Benimkinden daha pahalı olduğu açıktı.
J'ai comme un moment de panique en constatant que son appartement surplombe le parc, et qu'il est donc plus cher que le mien.
Ve paniğe kapıldım.
et j'ai paniqué.
Ayağımı bir an için frenden çektim, araba ilerlemeye başladı ve paniğe kapıldım.
la voiture a avancé... j'ai paniqué, j'ai heurté l'accélérateur...
Galiba kızgındım ve paniğe kapıldım.
Par colère. J'ai perdu la tête.
Hayır. A.J. paniğe kapıldım.
Non, j'ai paniqué.
Paniğe kapıldım.
J'ai juste paniqué.
Darin ölmüştü. Paniğe kapıldım.
Darin était mort et j'ai paniqué.
- Neler oldu? Çok büyük bir işe giriştiğimiz için paniğe kapıldım. Bu durum beni "hakladı." Ben de Sookie'yi hakladım.
D'un coup j'ai eu une montée d'angoisse devant l'énormité de ce qui nous attend, et au lieu d'en parler clairement, j'ai pété les plombs, comme une idiote.
- Paniğe kapıldım, üzgünüm.
Oui, excusez-moi d'être si paniqué.
Arabanın dışında bazı gürültüler duydum ve paniğe... -... kapıldım.
Je peux avoir un Coca?
Akşam ki bütün kabadayılığına rağmen Bay Manulis paniğe kapıldı ve arabadan dışarı fırladı.
Malgré son courage, M. Manulis sortit de la voiture pris de panique.
Paniğe kapıldım.
Pourquoi? J'ai paniqué.
Bu şiirin adı : "Beni Kaçıran Uzaylılara Ve Paniğe Kapıldığımdan Dolayı İmha Edilen Uzaylılara Yazılmış Bir Özür."
Ce poème s'intitule : "Mes excuses aux extraterrestres qui m'ont enlevé... auxquels j'ai infligé de nombreuses pertes... pendant ma crise d'épilepsie, à bord du vaisseau".
Paniğe kapıldı, ona bağırdım. ... döndü ama beni göremedi.
Il a paniqué, j'ai crié, il s'est retourné, il ne m'a pas vu.
- Paniğe kapıldım.
J'ai paniqué.
Paniğe kapıldım mı?
Ai-je paniqué?