English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ P ] / Parkes

Parkes traducir francés

75 traducción paralela
Boston'lu Parkes'lardan birini aperatif servis ederken görünce... sanırım biraz merak maruz görülebilir.
J'arrive chez les fous et je vois un des Park de Boston servant des petits fours, j'ai bien le droit de m'interroger.
Biliyorsun ki Parkes'lar çabuk utanırlar.
Les Park ont la disgrâce facile.
Biliyorsun ki Parkes'lar hayat için gerekli donanımdan her zaman uzaktılar.
Les Park n'ont jamais été préparés aux aléas de la vie.
Parkes ailesi hakkında oldukça bilgileri vardı.
Ils connaissaient très bien la famille...
15 numaralı arabayla Michael Parkes ;
Numéro 15, pilotée par Michael Parkes.
Nasıl yardımcı olabilirim? Bu da polis memuru, Parkes.
Que puis-je pour vous?
Ben. Hiç bir şeyden bu kadar emin olmamıştım Bay Parkes.
Je ne suis jamais vraiment sûr de rien, M. Parkes.
Sevgili, evet. Sevgili Cecil.
- C'était Parkes, M. Parkes.
Öyle değil. Sevgili Bay Parkes.
Il a touché l'âme de Sergei avec le concerto no 3.
Rachmaninoff 3, böyle demek kötü sayılmaz değil mi? Çünkü, o çok önemli biri.
" Cher M. Parkes.
Short, Payton, McDonald, Parkes!
Short, Payton, McDonald, Parkes!
Ben, Parkes'taki teleskop ve çanağın bir maketini yaptım.
J'ai fait une maquette du radiotélescope de Parkes.
Neil Armstrong aya iniş yaptığında, dünya Parkes'taki radyo frekanslarından televizyon görüntülerini izliyor olacak.
Quand Neil Armstrong ira sur la Lune... Ie monde entier le verra à la télévision... grâce au radiotélescope de Parkes.
Apollo 11, aya vardığında Parkes alıcı istasyon olacak.
Quand Apollo 11 atteindra la Lune, Parkes recevra.
Buradaki insanlar ne yaptıklarını biliyorlar mı?
Merde. Ceux de Parkes connaissent leur affaire?
Parkes teleskopu, ya da bizim deyişimizle, "Çanak" Apollo 11'in seyrini takip edecek. Astronotlardan gelen sinyalleri, uzay gemisinden gelen ölçümleri ve en önemlisi de, aydan gelen televizyon sinyallerini alacak.
Le radiotélescope de Parkes, surnommé l'Assiette... suivra Apollo 11 durant son voyage... recevra les voix des astronautes, la télémétrie de la fusée... et, plus important encore, les images de la lune elle-même.
Ayrıca Parkes Belediye Başkanı'nın davetini kabul ettim pazartesi günü ilk elden bu işe verdiğimiz hayati katkıları görmek için orada olacağım.
J'ai jugé bon d'accepter l'invitation du maire de Parkes... et d'aller lundi assister en personne... à notre contribution cruciale.
Başbakan Parkes'a geliyor.
Le Premier ministre à Parkes.
Parkes'ı önerdiğimde insanlar ne dedi biliyor musun?
Qu'a-t-on dit quand j'ai proposé Parkes?
Henüz resmileşmedi... Bob'un Parkes'a adaylığı söz konusu.
Ce n'est pas encore officiel... mais Bob a l'investiture à Parkes.
Bob'un Parkes'a adaylığı söz konusu.
Bob a l'investiture à Parkes.
Baba, Parkes'tan bahsediyorlar.
Papa, ils parlent de Parkes.
Parkes'taki radyo teleskoptan gelen sinyaller genel video dağıtım sistemi üzerinden yayınlanacak.
Les signaux du radiotélescope de Parkes... arriveront ici, au système vidéo central.
Parkes'taki en güzel kız gelmiş.
Ah, la plus jolie fille de Parkes.
Haberlerde Parkes'ı gösterdiler.
On a vu Parkes à la télé.
Ay bizim tarafımızdayken, Parkes bağlantıya geçiyor.
Quand la Lune est de notre côté, on est en ligne.
Goldstone Apollo 11'i göremediğinde, Parkes görebiliyor.
J'ai compris. Parkes voit Apollo 11 quand Goldstone ne peut pas.
Devam et, Parkes.
À vous, Parkes.
Şunu kopyala, Parkes.
Reçu, Parkes.
Parkes için büyük bir gün.
C'est un grand jour pour Parkes.
Parkes'a dair ilk izlenimi biz olacağız.
Ses premières impressions dépendent de nous.
Sayın Büyükelçi, Parkes halkı adına size hoşgeldiniz diyorum.
Bienvenue à Parkes au nom des habitants de Parkes.
Üzgünüm Parkes.
Désolé!
Parkes'tan herhangi bir sinyal alıyor musunuz?
Vous recevez Parkes?
Uçuş Kontrol, burası Parkes.
Contrôle, ici Parkes.
Parkes, sinyalinizi kaybettik.
On a perdu votre signal.
Houston, burası Parkes.
Houston, ici Parkes.
Dinle, Parkes.
Reçu, Parkes.
Parkes beklemede.
Parkes à l'écoute.
Parkes'ın Belediye Başkanı olmaktan daha önce hiç bu kadar gurur duymamıştım.
Je n'ai jamais été si fier d'être le maire de Parkes.
Parkes çevrimiçi.
Parkes est en ligne.
- Bu, Parkes kuzusu.
- De l'agneau de Parkes.
Parkes çevrimiçi.
Parkes en ligne.
Başbakan da Parkes'a geldi.... Amerikan Büyükelçisi ve bölgenin ileri gelenleriyle....... birlikte tarihi inişi görmek için sabırsızlanıyorlar.
À Parkes, le Premier ministre... a été accueilli par l'ambassadeur américain, M. Hutfield... et par la population anxieuse de voir l'alunissage historique.
Parkes, büyük bir radyo teleskopun idare edilmesi için uygun iklim şartlarına sahip.
Parkes offre une stabilité climatique... favorable à l'usage de grands radiotélescopes.
Parkes, lütfen durumunu bildir.
Parkes, votre position?
Parkes için harika bir gün.
C'est un grand jour pour Parkes.
Feci derecede olağanüstü! İşte Parkes!
Fantastique, bon sang!
Ama " Parkes'taki Radyo-teleskop personelini, insanoğlunun ilk ay yolculuğuna verdikleri destek için tebrik ederim.
" Pour féliciter le personnel du radiotélescope de Parkes... de son soutien remarquable durant la première expédition lunaire.
Parkes'ın hazır olduğunu ve yapılandırıldığını... ve Apollo 11'in fırlatmaya hazır olduğunu onaylayın.
Confirmez que Parkes est configuré.
Dinliyoruz, Parkes.
Reçu, Parkes.
parker 145

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]