Reservations traducir francés
380 traducción paralela
Rezervasyonlarımı iptal ettim.
J'ai annulé mes réservations.
Tren istasyonu mu?
Passez-moi les réservations.
- Ön satışlar?
- Réservations?
Şehir merkezine gidip rezervasyon işlerini halledeceğim.
Je vais aller en ville faire les réservations.
Rezervasyonu daha dün yaptığımızdan normal.
Nous n'avons fait nos réservations qu'hier.
Fena sonuçlanmadı ha?
Dis à Goldie de prendre leurs noms et de faire les réservations.
Mandrake Falls'a üç kişilik tren rezervasyonu yaptır.
Prenez 3 réservations pour le train de Mandrake Falls dans le Vermont.
- Anlıyorum efendim. O halde diğer rezervasyonlara gerek kalmadı.
Je peux faire annuler vos réservations?
- Hangi rezervasyonlar?
Quelles réservations?
- Rezervasyon olayına gelirsek efendim. - Evet?
Les réservations...
Yemek rezervasyonları, lütfen.
Des réservations pour le déjeuner?
Lütfen rezervasyonunuzu başka bir yere yaptırın.
Faites vos réservations ailleurs.
Bir dosyaya başlamak istiyorum. Tatil yerlerine, kulüplere iş başvurusu için, dairelere kiralamak için, başvuru için tıp fakültelerine vesaire mektup yazmanızı istiyorum
Rédigez des demandes d'adhésion à des clubs, des réservations d'hôtel, répondez aux demandes d'emplois, aux agences immobilières, aux facultés, etc.
- Rezervasyonlarımız.
- Nos réservations.
Jack, telefona git. Rezervasyonları yap.
Jack, allez téléphoner pour les réservations.
Acaba Shorty uçak rezervasyonlarını halletti mi? Bunu öğrenir misin?
Je me demande si Shorty a vérifié mes réservations d'avion.
- Bana uçak rezervasyonlarını bağla.
- Les réservations, s'il vous plaît.
Aklıma gelmişken, rezervasyonları yaptırdın mı?
Ça me rappelle, vous avez fait nos réservations?
- Rezervasyon listenize bir daha bakın.
- Consultez les réservations.
Jan, rezervasyonlarımı kontrol et iyisi mi.
Jan vous devriez aller vérifier mes réservations.
Rezervasyonlarınız ayarlandı.
Vos réservations sont toutes faites.
KONGRE REZERVASYONLARI
RÉSERVATIONS POUR LE CONGRÉS
Babası harcını ödüyor, biz de ona aksesuar ve rezervasyon işini yükledik.
Papa paie les cotisations, et elle s'occupe des accessoires et des réservations.
BUGÜNKÜ OYUN REZERVASYON
REPRÉSENTATION DU JOUR RÉSERVATIONS
Lütfen rezervasyonunuzu iptal etmeyi düşünün.
Considérez les réservations annulées.
Rezervasyonu bağlayın lütfen.
Les réservations, s'il vous plaît.
Yer ayırtırım.
Je ferai les réservations.
Kamarot, kalacak yerleri karıştırmış görünüyorsunuz.
Il y a dû y avoir une erreur dans les réservations.
Umarım yemek için yerinizi ayırtmışınızdır.
- Vous avez des réservations, j'espère.
- Siz İspanyol'sunuz, değil mi? - Evet. - Biz emirler alırız.
On prend les réservations.
Bitirmeme müsaade edin. - Ama...
Les "réservations".
- Biz emirler alırız. - Ne? - Emirler.
Des réservations pour le nouveau missel.
Bir de önemli anonsumuz var :
J'ai une annonce importante à faire à propos de John Hirschman, le préposé aux réservations.
Uçuşu iptal ettin mi?
Tu as annulé les réservations?
Doğru, bu Bay Lessing dün öğleden sonra her türlü rezervasyon, uçak bileti için ivedi siparişte bulundu.
M. Lessing a fait des réservations de dernière minute hier après-midi pour des billets d'avion.
Bu nedenle bu sabah kahvaltı yapmadım. Ben rezervasyonları iptal ederken, gözetlemesi için çocuğu buraya yolladım. Affedersiniz, efendim.
J'ai sauté le petit-déjeuner et j'ai envoyé le gamin tandis que j'annulais les réservations.
Her şey kayıt dışı, iz sürülemez.
Les réservations ne les indiquent pas.
Rezervasyon yaparım.
Les réservations...
8 : 15 için rezervasyonumuz vardı.
J'ai fait les réservations pour 8h15.
Otel adına ikinize de hem Kamelot salonunda hem süper star salonunda yer ayırmak istiyorum.
Au nom de l'hôtel, je vous offre des réservations pour la salle Camelot et le restaurant Superstar.
Rezervasyon yaptırmamışlar.
Ils n'ont pas de réservations.
- Hayır. Fakat rezervasyonun var.
Mais on a des réservations.
Paris'e iki kişilik rezervasyon yaptırdın.
Tu as fais des réservations pour deux.
Çoktan halk otelinde rezervasyonumuzu etmiştik.
On a déjà nos réservations à l'auberge locale.
Ne komik bir rezarvasyon sorunuydu o öyle.
- C'était amusant ces réservations.
Rezervasyon sekreterim adıma bir rezervasyon yaptı.
Ma secrétaire des réservations a fait... une réservation pour moi.
Ben Tanrı beni nasıl yarattıysa öyleyim, efendim.
- Je suis ce que Dieu m'a fait. - Avez-vous mes réservations?
- Siz de bilirsiniz Müfettiş Bey bir barı herkes arar, çoğu zaman müşteriler için telefonla rezervasyon da yapılır.
Tout le monde appelle. J'ai tres souvent des réservations par téléphone pour les clients, tout ça... Bensimi, il appelle souvent la.
- Yapmıyorsunuz sanıyordum.
- Vous ne prenez pas de réservations.
Hafta sonu için dondurma makinesi ile 4 oda rezerve edildi.
Les affaires vont reprendre. J'ai une machine à glace retapée, et quatre réservations plus tard dans la semaine.
Rezervasyonu hemen yapacağım.
Je m'occupe des réservations tout de suite.