Saturn traducir francés
137 traducción paralela
Dönüş kodu Saturn V.
Le code de connexion est Saturn 5.
Ama o değil. Bu Saturn ya da bir başka kürekli gemi.
Mais ce n'est pas lui.
Güneş'e yakın tüm gezegenler, Saturn dahil... Birleşmiş Milletler uzay filosu tarafından araştırılmıştır.
Toutes les planètes proches du soleil, y compris Saturne, ont été explorées et reconnues par la flotte spatiale de l'ONU.
Mars, Jupiter, ve Saturn'ü geçip otomatik olarak Uranus'e ulaşacaktır.
Jupiter et Saturne, puis on se met en pilotage automatique jusqu'à Uranus.
Satürn safhası güncellenip üçüncü aşama yeniden yapılandırılacak. İniş içinse yepyeni bir aşama oluşturulacak. Tek kişi, iki katı yaşam desteği.
En Saturn à trois étages avec nouvel embarcadère, conçu pour un homme avec plus d'espace et d'équipements de vie.
- Mars, Saturn'le bir arada tabii.
Mars en conjonction avec Saturne, évidemment.
SATÜRN'DE TRAJEDİ
Regardez TRAGÉDIE SUR SATURNE
Otoyoldan arabayla gelirken şehri Saturn'ün halkaları gibi saran Raccordo Anulare'den etkilenmemek mümkün değil.
Essayons d'entrer en voiture par l'autoroute... pour prendre l'inévitable raccordo anulare... formant des cercles autour de la ville comme les anneaux de Saturne :
Jerry, bu sadece Saturn'ün etkisinin kötü olduğu anlamına geliyor.
Saturne a une mauvaise influence.
Gezegenlerin Güneş'in oluşturduğu yörüngelerde döndüğünü biliyordu ve belki de Saturn'e kadarki sıralamayı bulmuştu.
Pour lui, les planètes ont des orbites circulaires... et il sait les ordonner, jusqu'à Saturne.
Jüpiter Voyager'ı Saturn'e doğru savuruyor.
En passant près de Jupiter... Voyager a été propulsé vers Saturne.
Saturn'un çekim gücü ise onu Uranus'e savuracak ve bu kozmik bilardo oyununda Neptün'ü de geride bırakarak güneş sisteminin dışına çıkıp yıldızlar arası okyanusta sonsuz yolculuğuna başlayarak belirsiz kaderini yaşayacak.
La gravité de Saturne l'a projeté vers Uranus. Après Uranus, le billard cosmique continue. Il plonge au-delà de Neptune, quitte le système solaire... et, tel un vaisseau interstellaire... il s'apprête à errer à jamais dans le vaste océan des étoiles.
"Saturn sarılmış durumda," diye yazmış "ince düz bir halkası var ve gezegenle temas etmiyor."
"Saturne est entourée", écrit-il... "par un anneau fin... qui ne touche pas la planète elle-même".
Jupiter'e kadar ulaşıp Güneş'e 750 milyon km Saturn'e birbuçuk milyar km, Uranus, üç milyar ve Neptun'e, dörtbuçukmilyar km mesafeye geldik.
Nous dépassons Jupiter... 750 millions de km par-delà le Soleil... Saturne, 1,5 milliard, Uranus, 3 milliards... et Neptune, à une distance de 4,5 milliards de km.
Hayali gemimizde iki Voyager uzayaracının rotasını yeniden düzenleyerek Saturn ve ötesine gidiyoruz.
Dans notre vaisseau... nous retraçons l'itinéraire des deux Voyager... en route vers Saturne et au-delà.
Saturn'ü teleskopla ilk kez Galileo gözlemlemişti.
Galilée observe Saturne à travers un télescope.
Saturn güneş sisteminin 2.en büyük gezegeni.
Saturne est la deuxième plus grosse planète du système.
Halkası milyarlarca minik uydudan oluşuyor ve her biri Saturn etrafında kendi yörüngesiyle dönüyor.
Il y a des milliards de satellites... chacun encerclant Saturne dans son orbite.
Halkalardan uzakta, kızıl ışıklar içinde Saturn'dev bulut kaplı uydusu Titan'la karşılaşıyoruz.
Loin des anneaux, baigné de lumière rouge... on trouve l'immense satellite de Saturne : Titan.
Titan buzullarının yakınında organik molekül bulutlarının içerisinde muhteşem halkalı gezegen Saturn'ü görebiliriz.
Près d'une falaise de Titan... dans les nuages de molécules organiques... Jupiter, la belle planète aux anneaux se dessine.
Cosmos'un Voyager uzayaraçlarını Saturn, Uranus, ve Neptun gezegenlerini ve ötesindeki yıldızları keşfederken gösterdiğinden beri.
Depuis les débuts de Cosmos... Voyager a exploré les systèmes de planètes telles que... Saturne, Uranus et Neptune... et a dépassé les planètes les plus lointaines, près des étoiles.
Buzlu Enceladus, Saturn'ün küçük, ayında kraterler erimiş.
Encelade, petit satellite glacé de Saturne, sur lequel... les cratères ont fondu.
Titan'ı alın misal, Saturn'ün dev uydusu.
Et voici Titan, le satellite géant de Saturne.
Bilimsel misyonları dev gezegenler Jupiter, Saturn ve uydularını incelemekti.
Leur mission est d'explorer les planètes géantes... d'abord Jupiter... puis Saturne et ses satellites.
Saturn 3'e giderken ben de kafayı yiyordum. Hah!
Moi aussi je serai instable, si je savais que j'allais partir sur Saturne 3.
Saturn 3...
Saturne 3!
Yüzbaşı James Saturn 3'e fırlatma için - eksi 5 saniye.
Le Capitaine James pour le voyage vers Saturne 3, H moins 5.
Saturn 3'ün Deneysel Besin... Araştırma İstasyonu alanına giriyorsunuz.
Bienvenue à la Station de Recherche sur l'Alimentation de Saturne 3.
Saturn 3'ün Deneysel Besin... Araştırma İstasyonu alanına giriyorsunuz..
Bienvenue à la Station de Recherche sur l'Alimentation de Saturne 3.
Tamam, Saturn 3.
Ici Sonde 19.
Milyonlarca bilgiyi saklayabilen ve tek bir odaya sığan bir bilgisayar ya da Saturn 5 roketi gibi.
Comme un ordinateur qui tient tout entier dans une salle et emmagasine des millions d'informations. Ou la fusée Saturne 5.
- Ben bir Satürn kullanıyorum.
J'ai une Saturn. Une Saturn?
Saturn'un uydusu Titan'da korkunç kaza... titanyum madeni çöktü, 1000 robot işçi kısıldı kaldı.
Catastrophe sur le satellite de Saturne, Titan... après l'effondrement d'une mine. Bilan : 1000 robots ensevelis.
Biliyorsun, Mavi ay burger, Saturn halkaları ve bir Mercury milk shake sadece 3.99.
Tu sais, Blue Moon hamburger... Anneaux Saturne et Milkshake Mercure, le tout pour 4 $.
Satürn.
Une Saturn.
Watchung Caddesinde bir servise Saturn'ü getirip, baktırmışlar.
Des mecs ont voulu revendre des pièces de Saturn à un garagiste.
Buralarda bir öğretmenin Satürn'ü var mı?
Vous auriez pas vu la Saturn d'un professeur?
Puss, işte araba burada.
La voilà, ta Saturn.
Sonra biriniz kalacak, öteki başka bir Satürn getirecek.
Sinon on garde l'un de vous pendant que l'autre va piquer une Saturn.
Ama araba modeli olarak, tam tersi...
Pourtant, les véhicules Mercury et Saturn...
Hatırlıyorum, 4. sınıfta falan sizin gerçekten havalı olduğunuzu düşünüyordum. Bir keresinde "Göster-Anlat" için Saturn 5 modeli getirmiştiniz.
Je me souviens, en CM1, je trouvais que vous étiez les plus cools, et une fois, tu as apporté ta maquette de la fusée Saturn 5 pour l'exposé.
- Satürn, evet.
- La Saturn.
Vata hastalıklarına sebep olan, Saturn gezegeninin taşıdır. Çok güzel
C'est la pierre de la planète Saturne qui cause les maladies Vata.
Vata hastalıkları ve romatizma ağrısı. Saturn gezegeni, olası bir felcin sebebi olabilir.
Les maladies Vata, les rhumatismes et la paralysie.
- Çünkü yeni filmim Saturn Skies..
- L'authenticité est essentielle
... gerçekçiliği için çabalıyorum.
- à mon prochain film, Saturn Skies.
- Saturn halkaları ve Galaxy Sub'ımız var, Max...
Nous avons des oignons frits, et un sandwich sans Max.
Burası Saturn 3.
Ici le Major.
Bak, bu Saturn roketinin 4B modülü ve bizi, tabancadan fırlayan mermi gibi hızla Dünya'dan uzaklaştıracak.
Regarde...
Sonra Ay'ın çekimi bizi yakalayıp çekecek ve Ay'ın etrafında dönmeye başlayacağız.
Voici le lanceur Saturn-4-B, qui nous propulse loin de la Terre... aussi vite qu'une balle... de revolver, jusqu'à ce que la gravité lunaire nous attrape, et nous attire... dans... un cercle autour de la Lune.
Geçen yıl ilçede bir soygun olmuş.
- à mon prochain film, Saturn Skies.