Senatörler traducir francés
161 traducción paralela
Çok yüksek sesle degil, uyumak isteyen senatörler vardir.
Pas trop fort, une paire de Sénateurs pourraient désirer dormir.
Bütün senatörler salona çagriliyor.
La présence de tous les Sénateurs est exigée.
Açikcasi, sayin senatörler...
Franchement, mes chers Sénateurs, lorsque Mr.
Protesto etmek için Senatörler...
Le Sénat est sorti en protestation.
Senatörler genelde görüşmelerini otomobillerinde mi yapar?
Les sénateurs tiennent habituellement leurs conférences en voiture?
Sizinle işimiz bittiğinde senatörler gibi ata biniyor olacaksınız.
Quand nous aurons fini, vous monterez comme des sénateurs. Votre sergent de cavalerie.
Ey halk ve senatörler, korkmayın!
Citoyens! Sénateurs! Ne craignez rien!
Senatörler, Romalılar...
Sénateurs, Romains...
Bazı senatörler bu barajların yapılmasına ciddi muhalefet gösterdiler.
Certains sénateurs sont hostiles aux expropriations.
Ve siz, Senatörler, Roma'nın kalbi, halkın sesini duyuran sizler,
Et vous Sénateurs, vous êtes l'âme de Rome.
Texas'lı senatörler ve av köpekleri umurumda değil.
Je me fiche des chiens et des sénateurs qu'il a tués.
Törende, valiler. senatörler, kongre üyeleri, anayasa mahkemesi hakimleri A.F.L, C.I.O, Sahil Güvenlik Akademisi'nin çok sesli korosu olacak.
Il y aura des gouverneurs, des sénateurs, des juges, des syndicats, la chorale de l'Académie des Douaniers gardes-côtes.
Senatörler, Dışişleri Bakanlığı, Dr. Kissinger.
Au sénat, aux Affaires étrangères, le Dr Kissinger.
Hükümet liderleri, senatörler yüksek hükümet yetkilileri hepsinin adı geçiyor. Cesaret edemeyiz! Bir noktada faydalı bir iş yaptığımızı düşünmeye başlamıştık.
Les gens du gouvernement, parlementaires et autres fonctionnaires de l'Etat...
Senatörler. Britanya'yı yeniden bir Roma eyaleti haline getirdik.
Messieurs, la Bretagne est redevenue une province de Rome.
Senatörler, İmparator tarafından İspanya'dan buraya gelmem emredilmişti.
Messieurs, Notre empereur m'a sommé de revenir d'Espagne, feu notre empereur.
Senatörler!
Messieurs!
Senatörler, anlıyorum ki bir İmparator daha istemiyorsunuz.
Messieurs, si je comprends bien, v-vous ne vouliez p-pas d'un autre empereur.
Senatörler, ağır işittiğim doğrudur ama anlayacaksınız ki bu, dinlemek istemediğimden değil.
Messieurs, c'est vrai, je suis dur d'oreille, mais vous verrez que ce n'est pas faute d'écouter.
Kız kardeşleri, kuzenleri, senatörler ve senatörlerin karıları.
Mais qui va-t-il y employer?
Senatörler.
- Si, mais ça n'avait aucun sens.
Senatörler, benim imzam bir "emir eri" imişim gibi alınamaz.
Messieurs, je ne signerai pas cette demande.
Senatörler, Drusus Caesar'ın tutuklanmasını oylarınıza sunuyorum.
Messieurs, je vous le demande, faut-il arrêter César Drusus?
"Senatörler, güvene ihanet edilmesinden daha ağır, katlanması zor bir darbe var mıdır?"
" Messieurs les sénateurs, qu'y a-t-il de pire que la confiance trahie?
Senatörler, baylar sevgili İmparatorumuz, Tiberius Claudius öldü.
Messieurs les sénateurs, messieurs... Notre empereur bien-aimé Tibère Claude est mort.
Bazı senatörler bu akşam benim için yemek verecekler.
Des sénateurs organisent un souper pour moi.
Yani senatörler sınıfından saygıdeğer Romalı bir hanımla evleneceksin.
Aussi épouseras-tu une respectable Romaine, d'une famille de sénateurs.
Kongre üyeleri denedi ; senatörler.
Les députés ont essayé, les sénateurs.
Kongre üyeleri, senatörler, kabine, şirketler, sendikalar, lobiler eski dostlar, bizi kazıklamaya çalışan korkaklar.
Parlementaires, sénateurs, cabinet, grandes entreprises, Labour, lobbies les copains d'hier, les lâches qui essayent de nous rouler.
- Senatörler bundan hep bahseder. - Bu, doğru.
- Un politique n'a que ça en tête.
Senatörler, kongre üyeleri, yargıçlar hariç.
Sans parler des sénateurs, des juges...
Senatörler altı yıllığına, kongre üyeleri de iki yıllığına seçilirler.
Les sénateurs sont élus pour six ans, les députés pour deux.
Ve burada, sevgili senatörler, siz devreye giriyorsunuz.
Messieurs, c'est ici que vous intervenez.
VIP " ler, senatörler, gizli servis.
Sénateurs, agents secrets...
Eskiden senatörler, parti liderlerinin istedikleri şekilde oy kullanmazsa, onları kırbaçlıyorlarmış.
Avant, quand les sénateurs ne votaient pas comme le chef voulait, il les fouettait!
Senatörler, kongre üyeleri, insanların inanması için son bir pırıltı istiyorlar.
Toute l'Amérique aura foi dans ce petit truc qui brille.
Senatörler, yüksek rütbeli askeri personel kitle iletişim araçları hatta bazı kuvvet komutanları.
Des sénateurs, des haut gradés... des journalistes et même certains responsables du Dôme Terrien.
Ama herkese hatırlatmak istiyorum, senatörler, vekiller, yöneticiler...
Mais nous rappelons à tous, sénateurs, membres du congrès...
Senatörler yarışında Hugh Weldie bu sabah kampanyasına erken başladı.
Chez les démocrates... Hugh Weldie faisait campagne ce matin dans la San Joaquin Valley.
Senatörler sadece kampanyala - rına bağış yapanları düşünür.
Les sénateurs ne pensent qu'à séduire ceux qui financent leurs campagnes.
Senatörler, Devgili Selegeler.. Cumhuriyete yönelen tehdide cevap olarak..... ben önermek bu Senatonun.. .. acil güç yetkisi vermesini..... Büyük Başkan'a.
Sénateurs, missa chers collègues, en réponse à cette menace contre la République, missa propose que le Sénat donne immédiatement pleins pouvoirs d'urgence au Suprême Chancelier.
İyi senatörler! Roma'nın gerçek vatanseverleri! Dikkat, lütfen!
Chers sénateurs tout dévoués à Rome, écoutez-moi!
Ya senatörler?
Et les sénateurs?
Şimdi seni kurtarayım. Senatörler.
Maintenant, je vais vous sauver.
Ama bu senatörler ancak entrika çevirir, hırgür eder, yaltaklanır ve aldatırlar.
Mais ces sénateurs complotent, flattent et trahissent à volonté.
Senatörler.
Sénateurs.
Ayrıca senatörler ve kongre üyeleriyle tanışacaksın. Her biri sana önceden hazırlanmış sorular soracaklar.
Vous rencontrerez aussi des sénateurs et des députés... chacun avec une question préparée spécialement.
- Ama sonunda senatörler benim sadece dürüst ve yasal bir işadamı olduğumu gördüler.
- Aïe, ça fait mal. Mais les sénateurs ont fini par voir la vérité : Je suis un homme d'affaires honnête et droit.
Senatörler, beni burada son kez görüyorsunuz.
Je n'y reviendrai plus.
İyi günler, senatörler.
Bonjour, sénateurs.
Yani herkes hata yapar. Senatörler bile.
Tout le monde peut se tromper, même les sénateurs.