Sensei traducir francés
608 traducción paralela
Usta, çok uzun süre oldu.
Sensei, ça faisait tellement longtemps.
Usta!
Sensei!
Ustamız her zaman çok meşguldür.
Sensei est toujours si occupé.
Ama usta bunu onaylayacak mı?
Mais est-ce que le Sensei approuvera?
Usta, lütfen kız kardeşinize benimle evlenmem için izin verin.
Sensei, s'il vous plaît donnez-moi la main de votre sœur en mariage.
Usta, bu Tengu Çetesi'nin işi değil mi?
Sensei, n'est-ce pas les faits de la bande de Tengu?
Usta, beni affet.
Sensei, pardonnez-moi.
Usta, çok uzun süre oldu.
Sensei, ça fait tellement longtemps.
Usta, lütfen kız kardeşinize benimle evlenmem için izin verin.
Sensei, s'il vous plaît, laissez-moi épouser votre sœur.
Usta, bu Tengu Çetesi'nin işi değil mi?
Sensei, ce ne serait pas la bande de Tengu?
Kiyokawa Sensei'nin böyle biri olduğuna inanamam.
Je doute que Kiyokawa nous ait trahis.
Ne var ki Kiyokawa Sensei'yi öldüremem.
Mais je ne puis tuer Kiyokawa.
Ben basit bir adamım ancak Sensei'nin yüce bir amaç taşıdığına inanıyorum.
J'ignore ce qui se passe, mais... Kiyokawa a sûrement un autre plan qu'il garde encore secret.
Sensei beni kurtarmamış olsaydı öldürülmüş olacaktım.
Si Kiyokawa n'avait pas été là, je serais mort, ce jour-là...
Sensei, Itto Ekolü eskrimde ustadır.
Kiyokawa sort de l'école Dragon-du-Nord.
- Peki ya Yamoka Sensei yapabilir mi?
Yamaoka, qu'en dites-vous?
Fakat Sensei, ne zaman?
Maître Kiyokawa... Quand ça?
Sensei! Sensei döndü mü?
Le Maître est rentré?
Paniğe kapılmıştım ve Sensei de öyle...
Je n'en crois pas mes yeux.
Söyleyin bana, Sensei'nin bu yaptığı şey de ne böyle şimdi?
Et que fait Kiyokawa maintenant? Je ne comprends pas.
Sensei bunları neden yapıyor?
À quoi pense-t-il?
Sensei, söyleyin bana Kiyokawa Sensei hakkında ne düşünüyorsunuz?
Maître Sakamoto Ryoma. Que pensez-vous de Kiyokawa? Répondez-moi.
Bana "Sensei" deme.
Je ne suis pas ton "maître".
Sakamoto Sensei : "Kiyokawa Hachiro bir düzenbaz."
D'après maître Sakamoto, Kiyokawa est un rusé.
Sensei bu konuda sizinle konuştu mu yoksa?
Il vous a dit quelque chose?
Sensei!
Maître!
Sensei, konuşmalıyız!
J'ai une question à vous poser.
Sensei, cevap verin!
Maître, répondez!
Sensei.
Maître...
Güçlü görünüyorlardı. Sensei!
Ils ont l'air fort.
İmparator'un buyruğu üzerine yarın Edo'ya doğru yola çıkacağız. Yokohama'ya baskın yapıp yabancı işgalcilere neler yapabileceğimiz göstereceğiz! Sensei!
Demain, on se rend à Edo pour rapporter le Rescrit.
- Sensei, dinliyor musunuz?
Vous m'écoutez?
Kellelerini bizzat Sensei uçuracak!
Maître Kiyokawa va se charger de l'exécution!
Kiyokawa Sensei.
Maître Kiyokawa.
- Sensei!
- Maître!
Efendim!
Sensei!
- Hayır, Sensei!
- Non, Sensei!
Evet, Sensei.
Oui, Sensei.
- Kiyokawa Sensei!
- Kiyokawa!
Sensei, benim!
C'est moi, Shingo!
Sensei, bana yol gösterin!
Dites-nous à la fin!
- Fakat neden, Sensei?
Mais vous, Maître?
- Peki siz, Sensei?
Et vous?
Kiyokawa Sensei!
Maître Kiyokawa!
- Fakat, Sensei...
Maître...
Sensei'mizin şiirini dinleyin.
Voici un poème de notre Maître.
Neden bir şey yapmıyorsunuz, Sensei?
Pourquoi n'intervenez-vous pas?
Sensei, adamlarımız o sahtekârları yakalamak için yanıp tutuşuyorlar.
Certains chez nous sont prêts à arrêter ces imposteurs.
Sensei, bu onurlu görevi bana bırakın.
J'ai été chargé de les attraper.
- Sensei!
Maître!
Kiyokawa Sensei değil misiniz?
Maître Kiyokawa?