Tansy traducir francés
190 traducción paralela
Tansy.
Tansy.
Hey, Tansy.
hey Tansy.
Hey, Tansy, ben Wade.
Hey, Tansy, c'est heu... c'est Wade.
Her zaman arkamı kolladın, Tansy.
Tu assures toujours mes derrières Tans.
Selam, Tansy.
Hey, Tansy.
Tansy, beni yanlış anlama ama, hiç yemek yaptın mı hayatında?
Tansy, stp ne le prends pas mal. Est-ce que tu as déjà cuisiné avant?
Tansy'le yemeği neden iptal ettin?
Pourquoi tu as annulé avec Tansy comme ca?
Hey, Wade. İyi misin? Tansy.
Hey Wade tu vas bien?
Selam, Tansy.
Oh, Hey, Tansy
Eski karım Tansy'i hatırlıyor musun?
Tu te souviens de mon ex-femme Tansy?
- Tanrı aşkına, Tansy, sadece 6 adım.
Oh, nom de Dieu, Tansy. C'est 2 mètres.
- Hey, Tansy.
Eh, Tansy. EH.
Bu karavan, Tansy'nin.
Nous, cette caravane, umh, appartient à Tansy.
Tansy'i hatırlıyorsun, değil mi?
Tu te souviens de Tansy, hein?
Böylelikle Tansy bugün oy kullanabilecek, yapma.
Alors Tansy pourra voter à l'élection aujourd'hui, allez.
Tancy ve sen bu konuyu konuştunuz mu?
Et toi et Tansy en avez discuté?
Ya Tansy'nin oyu Lavon'ın kazanmasında rol oynarsa, ve biz denemeden vazgeçtiysek, ha?
Et si le vote de Transy pouvait faire la difference pour la victoire de Lavon et que l'on avait même pas essayé? Huh? !
- Tansy?
Tansy?
Bak, Tansy, biliyorum buraya tamamen yerleşmiş ve kendine güzel bir yer bulmuşsun, ben sadece acaba Bluebell'in oraya, 6 adım öteye sadece bugün için yerleşmeyi düşünürmüsün diye merak etmiştim?
( Gloussement ) Hey, Tansy. Ecoute, je comprends que tu t'es bien installée ici, et tu as choisis un bonne place pour toi, mais je voulais savoir si tu voulais bien bouger de 2 mètres jusqu'à Bluebell juste pour aujourd'hui
Tansy, bak eğer Wade'e her kızan
Tansy, merde, si chaque personne qui en veut à Wade
Tansy dünya tarihindeki en kötü saç tıraşımı yapmış oldu!
Tansy m'a fait la pire coupe de cheveux de l'histoire du monde!
- Bekle, Tansy, ben...
Attend, Tansy, je...
- Sana karşı dürüst olacağım, Tansy'yi aradım.
Juste pour que tout sois mis sur la table, j'ai appelé Tansy.
- Aslında, Tansy, Ben...
En fait, Tansy, je...
Tansy'yle işler nasıl?
Comment ça se passe avec Tansy?
- Oh, Tansy.
Oh, Tansy.
Tansy, selam.
Tansy, salut.
- 30 dolara satıyorum, satıyorum, Bayan Tansy Truitt'e sattım.
30 $, une fois, deux fois, vendu à mademoiselle Tansy Truitt.
Tansy'ye bak... küçük George'u ordan... oraya koşturuyor.
Bonne vielle Tansy Gardant le petit George sur ses orteil
Ve şimdi de Tansy?
Et maintenant Tansy?
Tansy, aynı zamanda Todd Gainey Jr. olarak da bilinen... Colt adlı canavar kamyon... meraklısıyla çıkan tipte bir kız.
Tansy est le genre de fille qui va à des shows de monster truck avec des mecs qui s'appellent Colt alias Todd gainey Jr
- Neden biliyor musun... eğer George'la Tansy bu işi başaramazsa, o zaman, uh...
C'est juste que, tu vois... si ça ne marche pas entre George et Tansy, alors, euh...
Yani Tansy ile randevunuz beş dakikacık sürdü... ve sen gangster filmlerindeki neşeli şöförlere döndün bile!
Donc tu es sorti avec Tansy en tout 5 minutes, et tu es déjà un marrant sortant d'un film de gangster!
- Tamam, Evelyn, o halde... Dolly Parton'un açıkça Tansy'ye... dönmek istediğini... kabul etmemek için kör ve sağır olmamız gerekli.
Ok, bon, ensuite, Evelyn toi et moi seront tous les 2 aveugles et sourds si nous n'étions pas d'accord sur le fait que clairement, Dolly Parton veut retourner à Tansy.
- Evet, Tansy bilinmeyen bir yönünü ortaya çıkardı.
Ouais, elle fait ressortir un aspect différent de toi
WADE : Tansy küçük George'u ordan oraya koşturuyor.
Cette chère Tansy s'occupe bien du petit George.
TANSY : Hey, Bilge Adam, şu tütsüyle esansı getir bakalım.
Allez, Hommes Sages, apportez l'encens et la myrrhe.
George Tucker, Tansy'ye evlenme teklif edecek.
George Tucker va demander à Tansy de l'épouser.
- Oh, selam, George, Tansy, bu benim... annem.
George, Tansy, c'est ma... maman.
TANSY : Mutlu Noeller.
Joyeux Noël.
Tansy de kim?
Qui est Tansy?
- Tansy, Lemon'ın kısaltılmışı.
Tansy est le diminutif de Lemon.
Şu Tansy hoş bir hediyeyi hak ediyor, değil mi?
Cette Tansy mérite un beau cadeau, non?
Üzerinde köpeğinin adı yazan bir kolye... hem O'nun neyi sevdiğini bildiğimi gösteriyor... hem de çok abartılı değil... basit ama düşünceli.
Un collier avec le nom de son chien, Dolly Parton, dessus. ça montre que je sais ce qu'aime Tansy Mais ce n'est pas trop.
- Tansy nasıl?
Comment va Tansy?
Anne, Baba, bu Tansy.
Maman, Papa, voici tansy.
Tansy, hamile misin, bu mudur?
Donc, Tansy, tu es enceinte, c'est ça?
Tansy, bu filmi mi izleyeceksin?
Tansy, tu vas voir ce film?
- Biliyor musunuz, eğer Wade ve Tansy bu filmi izlemek istemiyorlarsa Hangover 4'ü gösteren sinemanın önünden geçtik heralde o eğlenceli maymunu geri getirmişler.
- Tu sais, si, um, Wade et Tansy ne veulent pas voir ce film, on peut aller au cinéma qui passe Very Bad Trip 4, Et je crois qu'ils ont ramené cet adorable singe.
Eddie'nin hiç ţansý yok, sabah olmadan onu yakalayacaklar.
Eddie sera repris avant l'aube.
Tansy'i bilirsin, içindeki dürüstlükten midir nedir,
Mais, tu connais Tansy.