English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ T ] / Tehlikeli mi

Tehlikeli mi traducir francés

847 traducción paralela
Tehlikeli mi?
Dangereuse?
Benden isteyeceğin şey tehlikeli mi?
Nous pouvons parler. C'est une chose dangereuse que vous me demandez de faire.
Şu uçaklar çok tehlikeli mi?
C'est três dangereux, dans ces avions?
Yani, siperden daha tehlikeli mi?
Je veux dire, plus que dans les tranchées?
- Tehlikeli mi?
Dangereux?
- Bu şey tehlikeli mi?
- C'est dangereux, ce truc?
- Bu tehlikeli mi?
- C'est dangereux?
Bu sıcaklıkta üşütmek tehlikeli mi?
Les rhumes sont dangereux, avec cette chaleur?
- Baksana. - Evet? Burada beklemem tehlikeli mi?
C'est sans danger, ici?
Yoksa çok tehlikeli mi görünüyorum?
J'ai l'air dangereuse?
- O kadar tehlikeli mi?
- Est-ce si dangereux?
- Kes sesini, bizi sessizce ona götür. Dikkat edin, tehlikelidir. Tehlikeli mi?
Je vous donne la plus belle chambre, notre chambre de mariés!
Ameliyat tehlikeli mi?
- L'opération est-elle dangereuse?
Doktor, ameliyat tehlikeli mi?
Docteur, cette opération est-elle dangereuse?
Denizciler için tehlikeli mi?
Est-ce un danger pour la navigation?
Tehlikeli mi?
Risquée?
Peki, tehlikeli mi? Olmamalı.
C'est dangereux?
O kadar tehlikeli mi oldum?
Je suis devenu si dangereux?
Bu tehlikeli değil mi?
N'est-ce pas dangereux en rase campagne?
- Tehlikeli değil mi?
N'est-ce pas dangereux?
Hiç yaşamınızda tehlikeli bir şey yapmak istediniz mi?
Avez-vous jamais voulu faire quelque chose de dangereux?
Nasıl bir polissin sen. Tehlikeli bir suçluyu bu şekilde mi kilitliyorsun.
Pas même capable d'enfermer un prisonnier.
Sence biraz tehlikeli değil mi?
Ne crois-tu pas que c'est dangereux?
Daha önce de tehlikeli yerlerde bulunmuştuk, değil mi?
Nous en avons vu d'autres, n'est-ce pas?
Biraz tehlikeli değil mi?
N'est-ce pas un peu dangereux? Peut-être.
Bugünlerde buraya gelmen tehlikeli degil mi?
Ce n'est pas dangereux de venir maintenant?
Kumar oynadıkları yere gittin mi? Hayır. Bu çok tehlikeli.
Francesca, tu fais ma piqûre?
Düşük ihtimal ve tehlikeli. - Öyle mi?
Mais c'est dangereux.
Evet, öyle biri, değil mi? Onun bu yanını seviyorum. Ama aynı zamanda tehlikeli de olabilir.
C'est une très jolie formule.
Yani, bu adamların için tehlikeli değil mi?
est-ce que n'est pas dangereux pour vos hommes?
Tehlikeli değil mi?
N'est-ce pas dangereux? Non.
- Bir hayli hurma yemiş! - Tehlikeli olabilir mi?
- Il a mangé toutes ces dattes!
Bu tehlikeli bir şey değil mi?
Mais c'est dangereux.
Peki tehlikeli bir görev mi?
C'est donc que ça peut être dangereux?
Su polosu çok tehlikeli değil mi?
N'est-ce pas un sport dangereux?
Yani bunlar tehlikeli Kızılderililer mi?
Ce sont des Indiens dangereux?
Tehlikeli bir şey yapmayacaksın, değil mi?
Tu ne vas rien tenter de désespéré?
Etrafta dolaşması tehlikeli değil mi?
Est-il dangereux?
Silahla ortalıkta dolaşmak tehlikeli değil mi?
Il n'est pas dangereux?
Tehlikeli bir şey, değil mi?
- C'est dangereux, n'est-ce pas?
Shimonida Ailesi'nin seni buralarda görmesi tehlikeli değil mi?
N'est-ce pas dangereux pour toi que la famille de Shimonida te voie ici?
Elinde bir çifte var ve tehlikeli olan kız, öyle mi?
Un coup dans le ventre...
Tehlikeli değil mi?
Ce n'est pas dangereux?
Şu ada, bu kadar yakınından geçmek tehlikeli değil mi?
Cette île, ce n'est pas - dangereux de s'en approcher?
Ne kadar tehlikeli olduğunun farkındasın değil mi, ne yapıyorsun sen?
Es-tu conscient du danger que tu encoures?
Ama bu çok tehlikeli değil mi?
Mais c'est dangereux?
Burada tehlikeli bir şey olsaydı,... bilirdik, değil mi?
S'il y avait quelque chose d'hostile ici, on le saurait.
Tehlikeli biri mi?
Il est dangereux? Très!
Burası sizce de tehlikeli bir yer değil mi Bay Dancer?
C'est un endroit dangereux, n'est-ce pas, M. Dancer?
Şimdi, Havershaw, biz yolda oldukça tehlikeli yağlı bir noktaya gelmiyoruz değil mi?
Bien, Havershaw, nous approchons de la flaque d'huile sur la route, n'est-ce pas?
Bu havada bisiklete binmek tehlikeli değil mi?
- Ça a l'air dangereux, cet engin, avec ce temps-là.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]