English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ T ] / Tequila

Tequila traducir francés

1,350 traducción paralela
Çok faydalı bir eser.
Ça te dirait, de la tequila?
Demek beni bir şişe tekilaya sattın.
Alors tu m'as laissé tomber pour une bouteille de tequila.
Tekila sana yaramaz. Seni aramaz, sana yazmaz.
La tequila, ce n'est pas bon pour toi - - ce n'est bon pour rien du tout.
Bedava tekila için bisikletli kuryelerin trafikte birbirleriyle yarışması.
- Dingue. De coureurs cyclistes contre le traffic, essayant de battre les autres pour des verres de tequila gratuits.
Tekila gibi geldi bana.
Ca ressemble à de la tequila pour moi.
Tekila!
Tequila!
- 2 tane de tekila lütfen.
- Et deux verres de tequila, s'il vous plaît.
Bu gece tekila içirip Dennis'i sarhoş edebilir misin?
II faut commencer avec Dennis. Tu peux le saouler ce soir? Avec de la tequila.
Bir kahve bir tekila, lütfen.
Un café et une tequila, s'il vous plait.
Tekila ve tonik.
Tequila tonic.
Tekila tonik ve içine bir dilim limon.
Une tequila tonic. Avec une rondelle de citron.
Bir tekila tonik daha alabilir miyiz lütfen?
Une autre tequila tonic.
Peki, söyle bana, Ana-Lucia henüz öğle bile olmamışken neden tekila tonik içiyorsun?
Dites-moi, Ana-Lucia, pourquoi buvez-vous de la tequila à midi moins dix?
Tekila ve tonik.
Tequila et tonic.
Turuncu Çamur, sek. Tüm masaya.
Quatre tequila-rhum-vodka-orange.
Tekilaya ne dersin?
J'ai de la tequila.
Kusura bakma ama Christian,... sen tekilanın çeşitleri konusunda ebeveynlikten daha çok şey bilirsin.
Avec tout le respect que je te dois, tu en sais davantage sur les catégories de tequila que sur l'éducation des enfants.
Dün işe gelmeyince, evine gittim. Tekila içip, kendi haline üzülüyordu.
Comme il n'est pas venu au travail hier, je suis allée chez lui et je l'ai trouvé s'apitoyant sur son sort avec de la tequila.
O yüzden biraz tekila içmişti ve Chingy çalıyordu.
Elle avait bu de la tequila.
Dur tahmin edeyim, Tekila?
- De la tequila, sans doute?
Biliyorum dışarı çıkamayız ama ; Meksika yemeği sipariş edebiliriz. Bir şişe de tekila.
Je sais qu'on ne peut pas sortir, mais on pourrait commander de la cuisine mexicaine, avec de la tequila.
Biz en iyisi sadece tekila içelim.
Allons juste prendre une tequila.
Şimdiye kadar, Oaxaca'ya kaçar, tekila yuvarlamaya başlarsın diye düşünüyordum.
Je te croyais à Oaxaca en train de te saouler à la tequila.
En son ne zaman tekila içmiştim... hatırlamıyorum.
J'ai pas bu de tequila depuis... une éternité.
Tekilalar mutfakta.
Shots de tequila dans la cuisine.
- Tekila alır mısın?
- Tequila?
Arizona'da yıllarca kaldım. Çok tekila içtim.
Oui, beaucoup d'années passées en Arizona, beaucoup de tequila.
Sloe Cin koyarsın senin güneyli rahatındır Vodka ve O.J. ... sevişme için... Bazen üstüne tekila koyarlar o zaman adı "Bir Meksikalıyla yavaş, rahat sevişme" olur.
Tu as du gin à la prunelle, le sud qui te réconforte, la vodka et le jus d'orange, pour la baise, et alors parfois ils ajoutent de la tequila et l'appelent la baise lente et confortable avec une mexicaine,
"reality bites" seyredip tekila içeceğiz.
Nous avons fait de la tequila Tire et regarde "la réalité mord."
Tequila Marinade yapmayı düşündüm.
Je pensais essayer de faire une marinade à la Tequila citronnée.
Önce bir tekila fondiplememiz gerekmiyor muydu?
Oh, on est pas sensés prendre un verre de Tequila d'abord?
Oturur tembellik ederiz, biraz D alırız. Belki biraz da tekila.
On prendra quelques doses de M, on peut acheter de la tequila.
Tekila içeriz.
Avec la tequila!
Buranın tekilası bayağı iyi olmalı.
La Tequila doit être bonne ici.
Hey, bir tekila alabilir miyim?
Hé, je peux avoir une tequila?
Votka tabii ki. Büyük bir şişe tekila, bir... Bir votka daha.
Et bien sur, vodka... grande bouteille de tequila, re-vodka... des Ben et Jerry's dans le fond.
Bira, scotch, tekila..
Biére, Scotch, Tequila...
- Ayrıca masamda bir şişe tekilam var.
J'ai aussi une bouteille de tequila dans mon bureau.
Howie, al şu parayı. Birayla tekila al, hemen geri dön.
Howie, écoute, prends cet argent, va acheter de la bière et de la tequila et reviens.
Salı gecesi Tequila Hut'ta Martin Luther King'den bahsettik.
On a parlé de Martin Luther King au Bar Téquila, mardi soir.
Ona bir kadeh tekila ver, iyi tatiller dile ve iyi olsun.
Donnez lui un verre de tequila, souhaitez lui de bonnes fêtes, et ça fera l'affaire.
Ayrıca, tekilanın bana neler yaptığını bilirsin.
Et puis, tu sais quel effet la tequila me fait.
Tekila.
De la tequila.
Hiç sanmıyorum. Tequila beni iyi hakladı.
- Cette tequila va me saouler.
Hatta ilk şişe tekilamızı burada, tam bu noktada paylaşmıştık. Vay be.
On a bu notre première bouteille de tequila ici.
Barmen, elindeki en iyi Kentucky viskisini, ucuz bir tekila...
Barman, du bourbon, un peu de tequila...
Tekila.
Tequila!
Tekila sever misin?
Tu aimes la téquila?
Bir gece oturması planlıyordum... tekila partisi gibi bir şey.
J'essayais d'organiser une petite réunion d'étage... un genre de soirée téquila.
Bana biraz tekila ve ot verdiler, gülmeye başladık.
Ils m'ont donné de la téquila et de l'herbe, on a commencé à rire.
Düşünme falan yoktu. Birkaç tekila içtik, biraz konuştuk, güzel bir akşam geçiriyorduk, sonra birisi bol köpüklü banyo yapmayı önerdi.
On a bu de la téquila, on a discuté, c'était sympa, et quelqu'un a parlé de prendre un bain.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]