Troll traducir francés
678 traducción paralela
Tommy'i yanına al, Bayan Troll.
Emmenez Tommy avec vous, Mme Troll.
- Bir kuş kafesi, buzlu şeker çubuklarıyla... Üst kattaki gel benimle bir tarafdan bende kıyafetimi giyerim. Sonra görüşürüz.
Tu me prends pour un troll qui est sorti de la forêt pour venir te voir?
Şşşt. Troll konuşuyor.
Madge va parler.
Gudleif'in oğlu, Thorgier'in üvey kardeşi Ljosa Water rahibi, Thurunn'u eş alan Thorkel Braggart'ın annesi, Güçlü Gudmund'un katili Howal'ı tanıyan, Geernon oğlu, Valdalescli Erikoğlu Arval Gristlebeard oğlu, Harken oğlu Bjortguaard'ı Norveç Sochnadale'de Cudreed'de öldüren Thorkel Long kızı, Kettle-Trout oğlu Harviyoun Half-troll'un üvey oğlu, Cesur Ingbare'in babası Kızgın Hangbard'ın kızı Gottenbergli Isenbert ile...
Le fils de Gudleif, demi-frère de Thorgier, prêtre de Ljosa Water, qui a pris pour épouse Thurunn, la mère de Thorkel Braggart, l'assassin de Gudmund le Puissant, qui connaissait Howal, fils de Geernon, fils d'Erik de Valdalesc, fils d'Arval Gristlebeard, fils d'Harken, qui tua Bjortguaard à Sochnadale, en Norvège, et Cudreed, fille de Thorkel Long, fils de Kettle-Trout, demi-fils d'Harviyoun Half-troll, père d'Ingbare le Brave, qui, avec Isenbert de Gottenberg, fille d'Hangbard le Cruel...
Fakat trollerde soyulacak ne olabilir ki?
- Quel est le rapport avec un troll?
Galiba büyük bir mağara trolü.
Sans doute un Troll.
Köprünün altında yaşamaktan sıkılıp duvarına taşınan bir trolun yaptığından emin.
Pour elle, il s'agit d'un troll qui en a eu assez d'habiter sous un pont et est venu vivre dans son mur.
- Merhaba de, sihirli munchkin'e.
Dites bonjour au troll. Attends.
Utgard diyarında insanların dev adını verdikleri troll ırkı karanlığın ve kaosun efendileri yaşardı...
Après Udgård, siège des créatures magiques que les hommes appelaient géants, seigneurs de l'ombre et du chaos...
Seni bir gün troll avına götürebilirim.
Je t'emmenerais peut-être à la chasse aux trolls un des ces jours.
Arabamın aynasına süs olarak bile asmayacağım bir sersemin kölesi oldum.
Un troll qui devrait être pendu à un rétro me tient prisonnier.
- Troll'lar?
- Des trolls?
Canlı canlı derini yüzüp, suratını parçalayacak Troll'ler?
Des trolls qui t'écorcheront vif et t'arracheront le visage?
Troll'lardan nefret ettiğimi biliyorsun
Ranon! Tu sais que je déteste les trolls.
- Onun kararı değil... Burglekutt, Seni aptal adam
- Vohnkar- - t'es un fumier de troll.
Troll'lerden nefret ederim
Je déteste les trolls.
Willow, şu Troll'ün üzerinde değneği kullan
utilise la baguette sur ce troll.
Bu arada bunlar annem ve evimizin altında yaşayan mağara cücesi.
Au fait, voici ma mère et... le troll qui vit sous notre maison.
Ben mağara cücesi değilim.
Je ne suis pas un troll!
Orta boy, yeşil tüylü olta.
Troll de taille moyenne, cheveux verts.
O küçük iğrenç trolle ne işin olabilir ki?
Quel marché avez-vous en cours avec cet immonde Troll?
O koca kulaklı cüce arkadaşın mı?
Ce troll aux grandes oreilles, c'est ton ami?
En çok neresi acır çok iyi bilirim seni muzip cüce.
Je sais où ça vous fait le plus de mal, espèce de Troll.
- Mağara adamı saçlı!
- Des cheveux de troll!
He robs your nest egg to bail out that little troll next door... Benim kızım giysilerini nehirde yıkarken.
Il vole votre magot pour dépanner le farfadet d'à côté... pendant que ma fille doit aller laver son linge à la rivière.
Nefesi kötü kokuyor olabilir ama bir kemirgene göre yakışıklıdır.
Son haleine peut faire peur Mais elle est charmante pour un troll
Troll rolü oynadığım oyundan iyiydi.
C'était mieux que les trolls.
Ben bir cüceyim...
Je suis un troll
- Dabo masalarını işleten cüceye.
- Ce Troll qui tient les tables de dabo?
Benden başka üzerine 2-4 çivilenmiş bir trol bebek gören var mı?
Vous voyez aussi un troll accroché sur un petit piédestal?
O zaman şu aptal trolü biz eve götürüyoruz.
On va ramener cet horrible troll à la maison.
İnşallah bu tuhaf canavara denk gelmem gene.
J'espère ne pas voir l'espèce de troll.
O tarz bir güvenlik değil zaten. Daha çok, aptal bi dev, bir trol, güven battaniyesi filan.
Ce n'est pas ce genre de sécurité, C'est comme un gonk, un troll, la couverture de Linus dans Charlie Brown.
Troll de ister misin? Kötü olanından?
Des trolls bien méchants?
Ayrıca resmindeki şu korkunç görünüşlü arkadaşın cüce olduğunu sanıyorum.
Et je présume que l'horrible chose sur ton dessin... est un troll.
Bu peri ve cüce.
C'est une fée et un troll.
Sence cüceler kapı zillerini biliyorlar mı?
Tu crois qu'un troll peut sonner à une porte?
Bu çok çok büyük bir cüceydi.
C'était un très, très gros troll.
O cüce değil, iblisti!
Ce n'était pas un troll, c'était un démon!
Gördüğüm ilk cücenin başı büyük belada.
Le premier troll que je vois est mal.
Cüce merkezi.
La centrale troll.
Ucunda cüce olan bir kurşunkalem.
Mais je t'ai acheté ça. C'est un troll sur un crayon.
Ama muhtemelen salaktır. Yani büyük bir sandviçin içindeyken bir kadına sarkan bir adam salaktır değil mi? - Bilmiyorum.
Un homme qui te fait des propositions de l'intérieur d'un sandwich doit être un troll.
Zindanda troll var!
Un troll... dans les cachots!
Bir troll nasıl içeri girebilir?
Comment un troll a pu entrer?
Sanırım troll zindandan ayrılmış.
Le troll a quitté les cachots.
Troll sümüğü.
De la morve de troll.
Ve burası... Troll'ler!
Des trolls.
Üç devasa Troll'ün karşısında ve aralarında bizi nasıl pişireceklerini konuşuyorlardı.
Ils se disputaient quant à la façon de nous cuire.
Bunlar Bay Bilbo'nun anlattığı Troll'ler.
Les trolls de M. Bilbon.
Bir Mağara Troll'ü.
Ils ont un troll des cavernes.