Tüm kalbimle traducir francés
573 traducción paralela
Aşkım, ben de tüm kalbimle istiyorum. Bunu biliyorsun.
Chéri, je le veux de tout mon cœur, vous le savez.
Seni pervasızca, coşkuyla, tüm kalbimle seviyorum.
Gaiement, joyeusement et le cœur léger.
Tüm kalbimle istiyorum, fakat babam...
Je le veux de tout mon cœur, mais Père...
- Tüm kalbimle.
- De tout mon cœur.
Bunu tüm kalbimle istiyorum.
Je le veux de tout mon cœur.
Tatlım, ne kadar üzüldüğümü anlatamam... tüm kalbimle umuyorum ki Jekyll'ın geçerli bir nedeni vardır.
Je suis profondément navré, mais j'espère de tout cœur que Jekyll aura une excuse valable.
Tüm kalbimle.
Il est grand temps.
Tüm kalbimle itiraf ediyorum ama tabii, sen ne bileceksin seni balık suratlı alık!
J'en conviens, mais vous l'ignorerez toujours, espèce de merlan frit.
Senden tüm kalbimle nefret ettiğim günler oluyor!
Et toi, il y a des jours! où je te déteste, je te déteste de tout mon cœur!
Fakat seni tüm kalbimle seviyorum.
Et pourtant, je t'aime, Je te jure, je t'aime de tout mon coeur, Flore.
Seni tüm kalbimle seviyorum.
Je t'aime, c'est vrai, je t'aime de tout mon cœur je te jure.
Tüm kalbimle öyle olmamasını isterdim gerçi.
Bien que je souhaiterais que ce soit le cas.
Gece boyunca tüm kalbimle... ve gözlerimle sizi izliyordum.
Toute la soirée, mon cœur et mes yeux vous ont invitée.
" Tüm kalbimle sizin ve çalışmalarınızın yanındayım.
" Je vous soutiens, ainsi que votre œuvre, de tout cœur.
Kendinizle gurur duymalısınız. Tüm kalbimle sizlere teşekkür etmek istiyorum.
Vous pouvez etre fiers de vous, je vous remercie de tout coeur.
Sizi tüm kalbimle anlıyorum.
Je suis d'accord avec vous.
Sizi tüm kalbimle affediyorum.
Grand merci. Vous êtes déjà pardonnée!
Çünkü ona tüm kalbimle inanıyorum.
- Car je crois en lui de tout mon cœur.
Seni tüm kalbimle seviyorum.
Je vous aime, de tout mon cœur.
- Tüm kalbimle öyle umuyorum.
- Je l'espère sincèrement.
- Gitmeyelim. Bunu tüm kalbimle söylüyorum, burada kalalım.
Tout est clair pour moi, maintenant.
Sana tüm kalbimle güveniyorum.
Je vous fais confiance de tout mon cœur.
ve seni tüm kalbimle seviyorum.
et je t'aime de tout mon cœur.
Söylesene Rudolf önceleri senden hiç hoşlanmadığım halde şimdi neden sana tüm kalbimle aşığım? - Hiç mi hoşlanmamıştın?
Comment se fait-il... que maintenant je vous aime de tout mon cœur, alors que je vous détestais.
Seni seviyorum. Tüm kalbimle seni Seviyorum.
Je vous aime... de tout mon cœur, de toute mon âme!
Öyle olmasını tüm kalbimle diledim.
J'aurais voulu qu'il en fût ainsi.
Tüm kalbimle imparatora ve Roma'ya bağlılık yeminimi tekrarlarım. Ben bu yemini hiç bozmadım.
Avec tout mon cœur, je réitère ma loyauté envers mon empereur et Rome, promesse à laquelle je n'ai jamais failli.
- Tüm kalbimle.
- De tout mon cœur!
Sizler onu paylaşmak zorundasınız çünkü ben tüm kalbimle Bob'a sadık kalacağım.
- Et seul. - Je ne le crois pas.
- Tüm kalbimle.
- Je le jure.
Tüm kalbimle seni sevdiğim kesin.
Je suis sûre de t'aimer de tout mon cœur.
Tüm kalbimle ve ruhumla.
Je t'aimais tant!
" Ama bu ikinize de tüm kalbimle mutluluk dilemiyorum demek değil.
"Mais ça ne veut pas dire que je ne vous souhaite pas du bonheur " de tout mon coeur.
"Rabbim, tüm kalbimle tövbe ediyorum."
"Mon Dieu, je me repens de mes péchés..."
Tüm kalbimle onu seviyordum - ve onun da beni sevdiğini sanmıştım.
Je l'aimais et je croyais qu'il m'aimait.
Tüm kalbimle hoşgeldiniz beyler.
Soyez de tout coeur les bienvenus, Messieurs.
"Bu yüzden senin de beni anlayacağını tüm kalbimle ümit ediyorum."
" J'espère que votre cœur vous interdira de me jeter la pierre.
Ben sizinle gelmeyeceğim ama yine de tüm kalbimle teşekkür ederim
Joe, je ne pars pas avec vous. Mais merci, du fond du coeur.
Seni tüm kalbimle özleyeceğim.
Tu me manqueras affreusement.
Hayatım boyunca ülkeme hizmet ettim. Hangi pozisyonda çalışırsam çalışayım..... sadakatle tüm kalbimle ve ard niyet taşımadan çalıştım.
J'ai servi mon pays toute ma vie, au gré de tous les postes que j'ai occupés, avec loyauté, sincérité, et sans intention malveillante.
Tüm kalbimle kutlarım, Carlos.
- Mes félicitations, Carlos.
Peki efendim, tüm kalbimle size yardım etmeye çalışacağım.
Trouvez quelque chose et je vous aiderai de tout mon cœur.
Tüm kalbimle sana teşekkürler - Hayatıma kattıkların için - Büyük bir sevgi ve fedakarlık.
Du fond du coeur, je te remercie... d'avoir ajouté à ma vie... une grande mesure de douceur et de dévouement.
Tüm kalbimle sesleniyorum :
Du fond du coeur, je crie :
Doğru, evet bu doğru, size tüm kalbimle katılıyorum.
C'est vrai. Je suis plutôt d'accord.
Ama Erasmus, inan bana sana yaptığımdan dolayı tüm kalbimle pişmanım.
Mais, Erasmus, croyez-moi, je regrette de tout mon coeur.
Benim gibi bir kıza bakacak bir erkek olsa onu tüm kalbimle severdim.
J'ai tellement bu vos paroles, je ne vous ai même pas offert de thé. Laissez... ne vous inquiétez pas.
"Her ikinize de tüm vücudumla ve kalbimle geri döneceğime söz veriyorum, ne olduğu önemli değil."
"Je vous promets de revenir sain de corps et de coeur, quoi qu'il arrive."
Tüm kalbimle.
De tout mon cœur.
Tüm kalbimle evimde sizi, koruyacagim.
Ils garderont farouchement votre maison.
Sana tüm kalbimle mutluluklar dilerim.
de tout mon cœur