English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ Y ] / Yamağı

Yamağı traducir francés

152 traducción paralela
Çıkmam. Emirleri evin hanımından alırım, at yamağından değil.
J'obéis à Madame Catherine, pas à un palefrenier.
Bir yamağı dinlemekten daha eğlenceli olduğu kesin.
C'est bien plus amusant que de parler à un palefrenier.
Pis at yamağına seni bırakmasını söyle.
Dites au palefrenier de vous laisser.
Korkarım onun için büyük bir sürpriz olacak, kumar borçlarının ve içki faturalarının eski at yamağı tarafından ödendiğini fark ettiğinde.
Il risque d'être surpris quand il apprendra que toutes ses dettes ont été payées par son ancien palefrenier.
Beni at yamağın olarak aşağıladığın ve kırbaçladığın zamanları?
De toutes les fois oû vous m'avez humilié et fouetté?
Kalan zamanda seyis yamağıydı.
Le reste du temps, il n'était que le garçon d'écurie.
- Seyis yamağı mı?
- Le garçon d'écurie?
- Küçük bir münakaşa demek. Durun da size Bay Prosper Michaux'nun ifadesini okuyayım. Lapérouse'un garson yamağı.
Je lis la déposition du sieur Michaud commis au restaurant Lapérouse, etc.
Sen benim yamağım olamazsın.
Tu ne peux devenir mon disciple.
Fırıncı yamağıyım.
Garçon boulanger. Je suis garçon boulanger.
Bay Petersen, fırıncı yamağı olarak çalıştığınızı söylemiştiniz, değil mi?
Vous dites travailler comme garçon boulanger, c'est bien ça?
Ha! Kay gibi birinin yamağı.
Rester toujours le valet de cette brute de Kay.
Papaz yamağısın. Papazlık rütbesi alabilirsin. Ve sonraki gün de piskopos olarak takdir edilebilirsin.
Tu es diacre, tu peux être ordonné prêtre et consacré Archevêque le jour suivant.
Bir haftada, her karavana aşçısının bir Çinli yamağı oldu.
Une semaine après, chaque cuisinier avait son aide chinois.
Sende adi bir yamağın kafası var.
Que croyez-vous avec votre petite tête d'épicier?
Tesadüfen personelinin parçası oldum, Majesteleri, öfke anlarının birinde Volk adlı bir yamağı dışarı attığında.
J'ai été au service du Roi durant 10 ans. J'y suis entré par hasard quand Sa Majesté, dans un moment de colère, a chassé un écuyer nommé Volk.
Burada 6 seyis yamağına yetecek iş var.
Il y a assez de travail pour six lads.
# Geçen Pazartesi, Leyden'da aşçı yamağı olan, "Çocuk" lakaplı... #... Adriaen Adriaenszoon hırsızlık suçundan asıldı.
Lundi dernier, le marmiton Adriaen Adriaenszoon, surnommé l'Enfant, a été pendu pour vol.
"... seyis yamağının... kovalarca... kovalarca kanının üzerindeydik! "
".. devant un tonneau... un tonneau de sang de garçon d'écurie "!
Ne olarak? Snop bir barda garson yamağı mı?
Comme aide-serveur?
Papaz yamağı olduğu döneme kadar inceledik. Ve o bir Papaz yamağıymış.
On a vérifié depuis qu'il était enfant de choeur.
Bir ahçı yamağından daha az kazanan kaç erkek 100.000 dolar borçlanabilir ki?
Combien d'hommes gagnant moins qu'un cuistot ont perdu 100 000 $?
Ahçı yamağı mı?
Un cuistot?
Aşçı yamağı çocuk nerede?
Où est le garçon de cuisine?
Ama dış kapının anahtarı yamağımda.
Je suppose.
Seyis yamağı olarak onlara hizmet ettim.
J'ai servi sous leurs ordres.
Garson yamağı! - Tatlım lütfen.
Je t'en prie...
Mufasa'nın küçük yamağısın.
Tu es le laquais de Mufasa.
Veya belki sadece çok ezik bir rahip yamağıdır.
À moins que ce soit simplement un enfant de chœur très fâché.
Oo, Batman'in yamağı gelmiş.
Qu'est-ce qu'on a là? Batman Light?
Kardeşim onu hapse tıktığında garson yamağıydı. İki suçu vardı.
Il était aide-serveur quand vous l'avez condamné.
Bütün arkadaşlarına mutfakta aşçı yamağı olarak çalışıp sizinle kira masraflarını ödediğini anlatıyor Bayan Klein!
Elle raconte à ses camarades qu'elle travaille dans un restaurant. pour gagner le gîte et le couvert chez vous, Mlle Klein!
Ross Halpo, aşçı yamağı.
Ross Halpo, assistant chef.
Bu, aşçı yamağının bıçağı.
C'est celui de l'assistant.
" Aşçı yamağı, alabalığın filetosunu çıkarırken etin % 89'unu kurtarıyor.
" L'assistant récupère 99 % d'un filet de truite.
Hepsi failin bu masaya atladığını görmüş... sonra bu demire atlıyor ve parende atıyor, ve yamağın üstünden atlıyor, sokağın aşağısına koşuyor ve aşağıdaki yoldan sola dönüyor.
Ils l'ont vu sauter vers la table... bondir vers la barre où il a fait une roulade, puis vers le valet... et il a filé dans la rue et a tourné à gauche dans la ruelle.
Ted Martinez. Havacılık Makinist Yamağı, Astsubay.
" Aide machiniste dans l'aviation, seconde classe.
Havacılık Makinist Yamağı.
Il travaillait donc sur le pont d'envol.
Eski bir aktör arkadaşım ve iyi dostum, aşçı yamağınız.
Un ami à moi, ancien acteur, qui est maintenant cuisinier, ici.
birkaç marifeti olan bir çiftçi yamağı bizi alt edemez.
Ce n'est pas un fermier et sa magie qui vont nous arrêter.
- Evet. - 13 kilo malı çalıp iki polisi öldüren bir zenciyle yamağına inanırlar mı?
- Tu crois qu'ils vont croire un Mexicain et un Black qui ont piqué de la coke et tué 2 flics?
Mutfaktaki yeni yamağın eli biraz ağırmış.
Elle a dit que son nouvel assistant est plutôt lent.
Garson yamağı olarak mı?
Vous étiez aide-serveur?
Sen bir garson yamağısın bu yüzden unutma : Hiçbir şey görmeyecek ve duymayacaksın.
Tu es apprenti alors retiens ceci : tu ne vois rien et tu n'entends rien.
Bir garson yamağı sadece saygıdeğer bir vatandaşın sahip olacağı özel hayatı yaşamaya cüret edemez.
Un apprenti serveur ne peut prendre les libertés... dont un citoyen respectable ne profite qu'en privé.
Ve bir garson yamağısın.
Et un aide-serveur.
Ücretsiz bir samuray yamağı.
C'est un samouraï sans rémunération.
Bu aşağıIık gemi yamağı böyle bir bıçağı nerden bulmuş?
Where would such a scurvy ship s boy steal such a blade?
Tıpkı garson yamağına benziyorsun.
Pas maintenant.
Aşçı yamağı Ross'tu.
C'était Ross, l'assistant du chef.
Ben aşçı yamağıyım.
Je suis l'assistant du chef.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]