English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ Y ] / Yatağımda

Yatağımda traducir francés

994 traducción paralela
Kraliçe, kendi küçük beyaz yatağımda güvende olduğumu sanıyor!
"Et la Reine me croit tranquille dans mon petit lit!"
# Ben yine de yatağımda bisküvilerimi yerim.
Prendre la soupe avec une fourchette
Onlar İngiltere'yi zalimlerden kurtararak özgürlüğüne kavuşturmak isterken ben yatağımda horluyordum.
Eux ont essayé de libérer l'Angleterre du tyran!
Bronşitim yüzünden sabahtan beri sağ tarafımda bir ağrı vardı ve bu yüzden yatağımdan çıkamadım.
Je souffrais depuis le matin à cause de ma bronchite et j'ai dû rester couché.
Bayım, yatağımda bir adam var.
Il y a un homme dans mon lit.
Komik, değil mi? Sabah yatağımda oturuyordun... şimdi de ben seninkinde oturuyorum.
C'est drôle, vous étiez assis sur mon lit, maintenant c'est moi.
"Biri benim yatağımda yatmış."
"Quelqu'un a dormi dans mon lit."
"Biri de benim yatağımda yatmış."
"Et quelqu'un a dormi dans mon lit."
" Ama bu sabah uyandığımda kendi yatağımda olmadığımı fark ettim.
" Mais ce matin, en me réveillant, j'ai réalisé où j'étais.
Her gece yatağımda ağlayacağım.
Je pleurerai toutes les nuits...
Yarın yola çıktığınız zaman rahat yatağımda beni düşünün.
Demain soir, sur la route... pensez à moi! Je serai en train de roupiller!
- Duydum tabii. Duymasaydım sıcak ve güvenli yatağımda olurdum.
Bien sûr, sinon je serais douillettement au chaud dans mon lit.
Kahvaltıda yatağımda sert sütsüz kahve servis edilmesini istiyorum.
Je prends mon petit-déjeuner au lit, du café noir.
Burada oturmak hoşuma gitmiyor. Ben de evde yatağımda olmayı yeğlerim.
J'aimerais mieux être au lit!
- Gitmiyorum. Sabah yatağımda korkudan donmuş halde ölü bulunurum.
On me retrouvera morte dans mon lit.
Aksi taktirde evde yatağımda olurdum.
Sans ça, à cette heure-ci, je serais au lit.
- Yukarda, yatağımda mı yoksa?
Est-il en haut dans mon lit?
Odamdan çıkarın onu. Yatağımda.
Va le chercher, il est dans mon lit.
- Orada yatağımda. Onu hemen görebilirsiniz.
Là, sur mon lit, immobile.
Evet, Çölde ve dağda yağmurda ve tipide bu güzel şişeyi yatağımda sakladım.
Oui. Du désert aux montagnes, de la pluie au blizzard, j'ai chéri cette petite copine dans ma couverture.
Merhaba. Her gün yatağımda takla attım.
J'ai fait des sauts périlleux dans mon lit, tous les jours.
Beni yatağımda bıçaklayacağı için, tek gözüm açık uyuyorum ben.
Je ne dors que d'un œil, elle me poignardera dans mon lit.
Sabah yatağımda düşünüyordum.
J'étais sur ma couchette, ce matin. Je réfléchissais.
Yatağımda olduğumu sanmış olmalılar.
Ils se doutaient que j'étais lä.
Şu herifin asılmasına epey sevineceğim, evime gidip kendi yatağımda rahat bir uyku çekebileceğim.
Vivement que je rentre chez moi pour dormirdans un vrai lit!
Bir sürü şarkıcı kız tutup yatağımda dans ettireceğim.
Engager des girls pour danser sur mon lit.
Bilmem farkında mısınız ama hasta yatağımda yatarken sizi şu kendi kauçuk hortumlarınızdan biriyle boğmayı düşünmüştüm.
Vous rendez-vous compte que j'ai sérieusement songé à vous étrangler avec un de vos tubes?
Kocam evi terk etti, en kötü sefaletler içinde hasta yatağımda yatıyorum.
Dans le quartier du marché aux chevaux. Poursuivant ses études de droit,..
Şikayet etmiyorum. Tek istediğim ara sıra yatağımda uyuman.
Je voudrais bien que tu t'endormes dans mon lit quelquefois.
Yatağımda uyandığımı, annemin çığlıklarını duyduğumu... ve... ve o adamı...
- Je gérais ses investissements. - Selden, dites-vous? - Oui, Selden.
Öğleden akşama kadar yatağımda yatar, kitap okurdum.
Je passais des après-midi sur mon lit, à lire.
Yukarıda tek başıma kalmayacağım. Yatağımda öldürülebilirim.
Je ne vais pas rester seul là-haut pour être tué dans mon lit.
Benim yatağımda.
Dans mon lit.
- Ve birazdan öğreneceğiniz gibi ölüm yatağımda yapacağım bir iyilikten başka hiçbir şey istemiyor.
- Non, monsieur. - Et pourtant, vous savez... il n'acceptera rien pour cette bénédiction... sauf une faveur insignifiante sur mon lit de mort.
Ne odamda, ne de yatağımda!
Dans ma chambre! Dans mon lit!
Baba ayı "Birisi benim yatağımda uyuyor." diyor.
"Il y a quelqu'un dans mon lit" dit le gros ours.
Ne oluyor? Yatağımda küçük meleklerini buluyorum, değil mi? - Ama çocuğun suçu yok.
Et tout ça pour retrouver le petit ange dans mon lit!
Yatak odasında, yatağımda.
Non, chéri. La chambre, dans mon lit.
Banknotları bulmasını istemiyorum, özellikle yatağımda.
Je veux pas qu'elle trouve des billets, même dans mon lit.
Yatağımda bırakmışım.
Je l'ai laissée sur mon lit. Ma sortie de bain.
Sizin gibi, böyle bir otelde kalabilen bir beyefendi niye yatağımda uyumak istesin ki?
je demande pourquoi un monsieur comme vous, qui peut aller dans un hôtel comme ça, veut dormir dans mon lit?
Bremen'de evimde karımla birlikte yatağımda.
A Brême, au lit avec ma femme.
Eski yatağımda yatacağım.
J'irai dans mon ancienne chambre.
Bay Harrison, niyetim, yatağımda güzel bir kadının kollarında ölmek.
M. Harrison, j'aspire à mourir dans les bras d'une jolie femme.
Öğle uykumdan uyandığımda bu domuz Lazaro yatağımda oturuyordu.
Quand je me suis réveillée, ce cochon de Lazaro était assis sur mon lit.
Koleraya, kanlı ishale yakalanırım, yatağımda pire, saçımda Araplar, ama siyasetçilere yakalanmam.
Je supporte le choléra et les tracasseries des Arabes mais pas les politiciens.
- Ne korkunç bir şey! - Öldü, benim yatağımda!
Il est mort, il est mort sur mon lit!
- Bu mümkün değil! - Yatağımda değilsiniz!
Vous n'êtes pas dans mon lit?
İnanın bana, Lord McRashley öldü! Hem de benim yatağımda!
Ecoutez, vous me croyez!
Fotoğrafını yatağımın üstündeki tavana yapıştırdım böylece her sabah uyandığımda ilk gördüğüm şey sen oluyorsun.
J'ai collé votre photo au-dessus de mon lit. C'est vous que je vois dès mon réveil.
Gecenin bir yarısı uyandığımda çok korktum. Yargıç yatağın kenarına oturmuş. Kocam uyanmasın diye mumu eliyle siperliyordu.
Au milieu de la nuit, je me réveille et je le vois près du lit... cachant la bougie pour que la lumière ne frappe pas mon mari.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]