English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ Y ] / Yorgunum

Yorgunum traducir francés

3,758 traducción paralela
İyiyim. Sadece biraz yorgunum.
Je suis juste un peu fatiguée.
Çok yorgunum.
- Je suis épuisé.
Yorgunum ama bu iyi uyuyamadığım için.
Je suis fatigué. Mais c'est parce que je dors pas très bien.
Çok yorgunum.
Je suis crevée.
Ben de öyle, çok yorgunum.
Moi aussi, ie suis crevée.
Çok yorgunum. Yarın iş için erken kalkacağım.
Je suis éreinté et je dois me lever tôt demain.
- Bilmiyorum, çok yorgunum.
- Je ne sais pas. Je suis crevée. - Oui, moi aussi.
Çok yorgunum.
Je suis si fatigué.
Yok bir şey, yorgunum biraz.
Non, c'est rien. Une petite fatigue.
Yorgunum ben.
Je suis crevée.
Birazcık yorgunum o kadar.
Je suis juste un peu fatiguée.
Yorgunum Hale, yaşlı değil.
Je suis fatiguée, pas incontinente.
Çok yorgunum.
Je n'en peux plus.
Anne, yorgunum.
Je suis fatiguée.
Ama daha fazla böyle devam edemem. Çok yorgunum.
Désolé. mais je ne le supporte plus.
Kızgın olmak için çok yorgunum.
Je suis trop fatiguée pour ça.
Hayır, biraz yorgunum.
Non, je suis un peu fatigué.
- Öyle yorgunum ki.
Je suis tellement fatiguée...
Kristina. - Çok yorgunum. Gerçekten çok uzun bir hafta geçirdim ve ben...
Je suis crevée, la semaine a été longue...
- Lütfen git, yorgunum.
- Partez. Je suis fatiguée.
Tamam. Ama biraz yorgunum. Dün gece dışarı çıktım da.
- D'accord, mais je suis un peu fatiguée.
Sadece çok yorgunum. Uyuşturulmuş gibi hissediyorum.
Juste épuisée, comme si j'avais été droguée.
- Ah, Eli. Ben yorgunum.
- Eli, je suis fatiguée.
Yorgunum, geç oldu ve bitmeden önce yapmam gereken 6 şey daha var ve şimdi de günümün nasıl geçtiğini soran sen varsın.
Je suis fatiguée, il est tard, j'ai encore six choses à faire avant d'en finir, et je t'ai toi qui me demandes comment se passe ma journée.
Yorgunum...
Je suis fatiguée.
Evet, evet. İyiyim. Sadece biraz yorgunum.
Ça va, je suis juste fatigué.
- Epey yorgunum.
- Je suis rompu.
Çok yorgunum.
L suis si fatigué,
Sürekli yorgunum. Bazı şeyleri unutuyorum.
Je suis fatiguée, j'oublie les choses.
Çok yorgunum.
- Je suis si fatigué. - Andres.
- Ben de. Nasıl da yorgunum.
Oh, trop crevée.
Ben Yorgunum ve sonraki durağım ev. Ev?
Je suis fatigué, mon prochain arrêt est à la maison.
Yorgunum.
Je suis fatiguée.
Aslında, yorgunum.
En fait, je suis fatiguée.
Yorgunum.
Bien. Enfin, je suis fatigué.
Yorgunum.
Fatigué.
Hayır, yorgunum sadece.
Non je suis juste fatiguée
Sadece biraz yorgunum.
Je suis seulement fatiguée.
- Çok yorgunum.
- Qui a fait ses devoirs?
- Kusardım ama çok yorgunum.
- Vomirais. Trop fatigué.
Şu anda olmak istediğim yerdeyim çünkü çok yorgunum ve burası acayip sıcak.
J'aimerais y être là. Je suis épuisé et il fait si chaud.
Yorgunum, uyuyacağım.
Je suis fatigué. Je vais au lit.
Yorgunum. Güzel.
C'est super.
- Ben yorgunum.
Je suis fatigué, c'est tout.
Üç saatlik uçuştan yeni indim. Çok yorgunum. Sevimli "büro şakalarını" kaldıracak havada değilim yani.
Je descend d'un vol de trois heures et je suis vraiment fatigu Ž, ce qui veut dire que je ne suis pas d'humeur
Yorgunum.
Je suis crevée.
Yorgunum.
- Fatigué.
Sadece yorgunum.
D'accord.
Yorgunum, uykusuzum, açım.
Et je suis fatigué.
Sadece biraz yorgunum.
- Tu as l'air...
Oldukça yorgunum.
Je suis crevé.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]