Yü traducir francés
272 traducción paralela
Menajerinin alkol ve kadın düşkünlüğüyle ilgili şikayetleri Dövüşçü'yü kızdırır - ama öfkesini menajere boşaltamaz - daha zayıf birine yönlendirmek üzere saklar.
Les reproches de l'entraîneur sur l'alcool et les femmes, mettent Battling en rage. Ne pouvant pas soulager sa colère, il compte la passer quelqu'un de plus faible.
Dövüşçü'yü yatıştırmak için kum torbası işlevi görmediği zamanlarda, Limehouse rıhtımında yara bere içinde, sessizce dolaşırken görülebilirdi.
Quand elle ne sert pas de punching-ball aux humeurs du boxeur, ce petit corps meurtri peut être aperçu près des docks se faufilant entre les entrepots.
Menajeri, Dövüşçü'yü yine aynı durumda bulmaktan dehşete düştü.
L'entraîneur est scandalisé de trouver Battling encore là.
- Gözcü'yü arıyorum.
- J'appelle Tex.
- Gözcü'yü arıyorum.
- J'appelle le poste de surveillance.
Gözcü'yü arıyorum, Gözcü'yü arıyorum.
Poste d'observation, répondez.
Gözcü'yü arıyorum, Gözcü'yü arıyorum.
J'appelle le poste de surveillance.
- Gözcü'yü arıyorum.
- J'appelle poste de surveillance.
Kö-yü-müz-de baş-la-yan
Dans no-tre vi-Ila-ge
Bir sonraki sefere sizin için "Çıplak ve Ölü" yü yazarım.
La prochaine fois, j'écrirai Les Nus et les morts.
Burada tuttuğumu sandığımdan, emin olmak için göreyim dedim. Arras'a gittim, Champmathieu'yü getirdiler.
- Je vous ai accusé d'être le forçat Jean Valjean.
Aslında, simdi, ne desem öğrenci derneği üyeliğini bırakmadan önce, yani ÖDÜ'yü, üç yıl...
Eh bien, euh, je dirais, euh... avant que je sois au Conseil des Études, à USC, 3 ans...
Şey, "süprüntü" yü bilmem.
Je ne sais pas pour le "déchet".
Richelieu'yü örtmeyi unutmuşum.
Excusez-moi, j'ai oublié de couvrir Richelieu.
- Küçük Yüzücü'yü unutuyorsunuz.
- J'ai fait le Petit Baigneur.
Küçük Yüzücü'yü kim aldı şimdi? - Hiç kimse.
- Qui l'a, le Petit Baigneur?
Eğer isterseniz Küçük Yüzücü'yü birlikte satabiliriz.
On le fera ensemble, le Petit Baigneur.
- Evet! Revü'yü durdurdum!
- Oui, le clou des Follies!
Kardinal Richelieu'yü çağırın.
Appelez le Cardinal Richelieu.
Sanık, zaten hep senin gibi insanlar yü -
Accusé, ce sont des gens comme vous qui...
Yüce Büyücü'yü?
Le Grand Enchanteur!
Beni bağışlayın. Yü... yücelik.
Excusez-moi votre Enormité.
Büyücü'yü nerede bulacağım?
Où puis-je trouver l'Enchanteur?
yü... yü... yüzme.
centres hippiques.
Dr. Montague'yü tanıyorsunuz, değil mi?
Vous connaissez le Dr Montague?
Bu keşiflerini herkesle paylaşmak isteyeceklerine Pitagorasçılar karekök ikiyi ve oniki yüzlü'yü gizlediler.
Au lieu de faire partager leurs découvertes... les pythagoriciens suppriment la racine carrée de 2... et le dodécaèdre.
- Mathieu'yü tanıyor musun?
Tu connais? Non, non.
Hamburgeri hapse, PDÖ'yü de tuvalete attım.
J'ai flanqué la bidoche en taule et l'EPD aux chiottes.
Yazık size, "özgürlük", "kötü" yü simgeliyor.
Dommage que pour vous, "liberté" signifie "mal".
Bayım, Gümüş Sörfçü'yü sever misiniz?
Mec, tu aimes le Surfeur d'Argent?
Yü.. yü..
Une...
Barbekü'yü kuracağım.
Un Monopoly?
Oh, bu yü... yün.
C'est de la laine.
Boş ver Süslü Püslü'yü. Onun hayatını kurtarmak için kılımı bile kıpırdatmam.
Laisse tomber Froufrou, sa vie ne vaut pas une crotte de nez.
Daha önce Köprü'yü hiç aramamıştın.
C'est la première fois que vous appelez la passerelle.
Köprü'yü beğeneceğiniz düşünmüştüm.
J'étais certain que cela vous plairait.
- Ben de. Acil durum anında Köprü'yü terk etmek yapacağınız en son şeydir.
Vous n'auriez jamais abandonné la passerelle s'il était en perdition.
Gözcü'yü aldığınız için teşekkür ederim.
Je ne vous cache pas qu'à Paris, c'était un cauchemar, surtout avec notre vieux Quick.
Köprü'yü tahliye edin.Güverte 1'de yaşam destek sistemi arızasına 30 saniye.
Evacuez la passerelle. Rupture du système de survie dans 30 secondes.
Köprü'yü tahliye edin.Güverte 1'de yaşam destek sistemi arızasına 20 saniye.
Evacuez la passerelle. Rupture du système de survie dans 20 secondes.
Köprü'yü tahliye edin.
Evacuez la passerelle.
o güç alanının enerjisini aktarıp, Köprü'yü koruyan alanı devredışı bırakmakta kullanabilirdik. Ama tıbbi karantina koşullarını sürdürmek zorundayız.
On pourrait l'utiliser pour annuler le champ de force de la passerelle, mais la quarantaine doit être sauvegardée.
Sürekli gramalog yapıyoruz. "Bülbüle Övgü" yü işliyoruz.
II y en a trop apprend l'"Ode au rossignol"
Bayan Troi, sizden Köprü'yü terk etmenizi istemek zorundayım, lütfen.
Mme Troi, vous devez quitter la passerelle immédiatement.
Beni bazı filmlerden hatırlayabilirsiniz Herkül`ün Erotik Maceraları "Öldürücülük İçin" Ö "yü Tuşlayın".
Vous m'avez vu dans des films comme Les Aventures érotiques d'Hercule et La Meurtrissure était presque parfaite.
Köprü'yü de ele geçirdiklerini farz etmeliyiz.
Ils doivent tenir la passerelle.
Boeldieu'yü severim.
Boeldieu, je l'aime bien... mais...
Cailleux'yü gördün mü?
T'as vu Caillaux?
Eğer 3 kez işe yaramadıysa, 4.yü denememelisin.
Je n'ai pas le temps.
Doğru prosedür, Asteğmen, onu bulduğunuz anda Köprü'yü aramaktır.
Salle des machines, ici la passerelle.
- Onun tekrar yü... - Sakin ol, sakin ol.
Doucement, doucement!