Zalman traducir francés
98 traducción paralela
Bizim haham çok dahidir. Haham Zalman?
Notre rabbin est génial.
Belki onu bir yerden duymuş olabilirsin.
Rabbi Zalman? Tu en as entendu parler?
Haham Zalman seni ne bildiğin ya da ne düşündüğünü bilmek için sınav yapacak.
Rabbi Zalman va t'interroger sur ce que tu sais ou crois savoir.
Haham Zalman kızgın mıydı yoksa o da gülüyor muydu?
Rabbi Zalman était-il en colère ou a-t-il ri?
Adam ışıkla oynayınca kendini Zalman King sanmıştır.
Il se prend pour Zalman King ou quoi?
Islak cüzdanına göre kurban, dükkan sahibi Zalman Drake.
D'après son portefeuille détrempé, c'est Zalman Drake, le propriétaire.
Ama Zalman bunu yapmazdı.
Mais il ne l'aurait pas fait.
Mahkeme kayıtları Zalman Drake'e bir ay önce bir hukuk davası açıldığını gösteriyor.
Une plainte a été déposée contre Drake il y a un mois.
- Tamam siz onu araştırın ve Zalman'ın nereye gidip durduğunu da bulalım.
Vérifiez et trouvez où Zalman disparaissait.
Zalman Drake'e, Jerome Aspenall tarafından dava açıldığı ortaya çıktı.
Une plainte a bien été déposée contre Zalman Drake par Jerome Aspenall.
Zalman Drake'mi?
Zalman Drake?
Bu Zalman Drake denen sihirbaz sahneye çıktı. Bir zengin elemanı yok etti, sonra geri getirdi.
Le magicien monte sur scène, et fait son tour de magie.
Zalman Drake dün gece öldürüldü.
- Zalman Drake a été assassiné.
Jerome, senin Zalman Drake'in dükkanına gidip ona saldırdığını ve tehdit ettiğini gören bir tanığımız var.
Un témoin vous a vu aller à sa boutique, l'agresser et le menacer.
Sihir Dükkanı'na gidip Zalman'ı öldürdün mü?
Avez-vous tué Zalman?
Hayır, dün gece 57nci caddedeki O'Lannahan'ın Barı dışında bir yere gitmedim. Çünkü Zalman sayesinde birlikte eve gidebileceğim ne bir karım, ne de metresim var.
Non, j'étais chez O'Lannahan sur la 57e et la 7e, parce que grâce à Drake, je n'ai plus ni femme ni maîtresse chez qui aller.
Zalman bunu nasıl yaptı acaba?
Comment Zalman a pu?
Zalman'ın dün bulunduğu yerler hakkında bir şey bulabildin mi?
On sait où était Zalman hier?
Su tankının çalıştırma aparatında yapılan incelemeden de Zalman'ın izlerinden başka bir şey çıkmadı.
L'analyse du caisson ne montre pas d'autres empreintes que celles de Zalman.
Laboratuvar'a göre intihar notunun her yanında parmak izi varmış ve izler Zalman'ın ya da Jerome'un değilmiş.
- Pas tout le temps. La lettre porte des empreintes qui ne sont ni à Zalman ni à Jerome.
Anlaşılan Zalman, Amerikan Sihirbazlar Birliği'nde üst düzey yöneticiymiş.
Oui, Zalman était un gros bonnet de la Guilde des magiciens.
Gösterisinde dikkatsizce ateş kullanarak yardımcısını yaralamış. Zalman'da onu birlikten atmış.
Il a joué avec des explosifs, a blessé son assistant, et Zalman l'a exclu.
Seninle Zalman Drake hakkında konuşmamız gerek.
On vient parler de Zalman Drake.
- Eski dostun Zalman Drake.
- De votre ami, Zalman Drake.
Zalman sadece dükkan işletip şirketlere şov yapmıyordu. O aynı zamanda dahi bir oyun tasarımcısıydı.
Zalman dirigeait une boutique et se produisait en spectacle, mais c'était aussi un concepteur génial.
Zalman, babasından dükkanı devraldığından beri New York sihir camiasının tam merkezindeydi.
Zalman était l'âme des magiciens new-yorkais depuis qu'il avait hérité du magasin.
Bakın, Zalman 15 yıldır benim özel tasarımcım ve mühendisimdi.
Zalman a été mon concepteur exclusif pendant 15 ans.
Sizce Zalman onu ne için kullanıyor olabilir?
À quoi Zalman le destinait-il?
Peki eğer Soğuk Savaş değilse... Zalman neden askeri... -... patlayıcılara ihtiyaç duyar?
Si c'est pas la guerre froide, pourquoi commander des explosifs?
- Zalman'ın atölyesine.
- À l'atelier de Zalman.
Zalman'ın banka kayıtlarını kontrol ettik.
J'ai étudié les comptes de Zalman.
Zalman'ın yalnızlık kalesi.
La forteresse de solitude de Zalman.
Zalman?
- Zalman?
Ölen kişi muhtemelen Edmund idi. Bu yan odadaki hödükde Zalman'ın ta kendisi.
C'est sûrement Edmund qui est mort, et le zigoto là-bas est Zalman.
Zalman ve ben, biz. Çocukken bir gösterimiz vardı.
Zalman et moi, on avait un numéro quand on était gosses.
Zalman harika bir mühendisti. Korkarım benim beynim o şekilde çalışmıyor.
Zalman était un ingénieur brillant, j'ai bien peur de ne pas avoir le même cerveau.
Şu ana kadar Zalman'ın Tobias Strange dışında kime çalışıyor olabileceğini gösteren herhangi bir bulguya rastlamadılar.
Jusqu'ici, on n'a rien trouvé qui indique pour qui Zalman travaillait, en dehors de Tobias Strange.
- Şansımız yaver giderse Profesör X, Zalman'ın gizemli müşterisine dönüşebilir.
- Avec un peu de chance, le professeur X est le client mystérieux de Zalman.
Zalman boyundan büyük işe bulaşır.
Zalman a de gros problèmes.
Bu arada Zalman, Edmund olarak kendi dükkanını miras alır. Kendi sigortasını tahsil eder. Bu arada...
Et Zalman, sous l'identité d'Edmund, hérite du magasin, ramasse l'argent de son assurance, mais aussi la femme et les enfants d'Edmund qui l'aimeront comme Edmund.
Edmund Zalman'dır.
Edmund est Zalman.
Kurbanımızın parmak izlerini kontrol ettim.
Les empreintes de la victime prouvent que c'est Zalman.
Zalmanın nasıl oksijensiz kaldığını bulmaya çalışırken, aynı zamanda burnunda ve boğazında düşük dozda organofosfat tespit ettim.
En cherchant comment Zalman a été étouffé, j'ai découvert une petite quantité d'organophosphates dans son nez et sa gorge.
Şu Zalman'ın atölyesinde bulduğumuz tekerlekli sandalye izleri var ya?
Les traces de fauteuil roulant dans l'atelier de Zalman?
Size Zalman Drake ile ilgili bazı sorular sormak istiyoruz.
On doit vous poser des questions sur Zalman Drake.
Drake'in Sihir dükkanından... Zalman Drake
Zalman Drake, le magicien.
Bakın Zalman benim arkadaşımdı.
Zalman... c'était mon ami.
Zalman kendisini dükkana bırakmamı istedi.
Zalman m'a demandé de le déposer.
Zalman'ı kimi öldürmek üzere tuttuklarını bularak.
En trouvant la cible désignée à Zalman.
9 1 / 2 haftaya izlemedin mi?
Ou autre chose de Zalman King?
Zalman?
Zalman?