English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ Z ] / Zephyr

Zephyr traducir francés

241 traducción paralela
Kaliforniya Zephyr trenine aktarmalı.
Il existe des correspondances.
- Zephyr. Bir meltem kadar saf.
"Zéphyr, la cigarette pure comme la brise"
Zephyr tarafından, sizlere bir kamu hizmeti olarak sunulmaktadır : Saf sigara.
Ces nouvelles du matin vous sont offertes par Zéphyr La cigarette pure.
Zephyr sigaraları ile hayatınızı keyif içinde geçirin.
Profitez de la vie avec les cigarettes Zéphyr.
Saf bir Zephyr, bir meltem kadar saftır.
Zéphyr est pure comme la brise.
Saf sigara Zephyr tarafından sunulmaktadır,
Offert par Zéphyr, la cigarette pure.
- Güvendiğiniz insanların çoğu, Zephyr içiyor. - En sevdiğiniz sigara.
Ceux à qui vous faites confiance fument Zéphyr.
Eddie, her şeyi bırakıp Zephyr üzerine yoğunlaşmanı istiyorum.
- Eddie, je veux que vous laissiez tout tomber et vous vous concentriez sur Zéphyr.
Zephyr.
- Zéphir.
Ve beyler, siz bu ürüne sahipsiniz. Zephyr Sigarası.
Il faut pour cela un produit que vous avez Messieurs :
Bunu yaparken, yanınıza Zephyr'i de alın.
- Eddie. Faites-le avec Zéphyr.
Çok güzel, öyle değil mi? Zephyr.
- Elle est belle, n'est-ce pas?
Zephyr sigarasını içenler, kansere karşı daha güvendeymiş.
"Les gens qui fument les cigarettes Zéphyr sont protégés du cancer".
Bu bir Zephyr.
- C'est une Zephyr.
Zephyr bu mu yani?
- Donc c'est une Zephyr?
Siz ne zaman Zephyr'e geçiyorsunuz?
- Et quand allez vous changer pour Zephyr?
Zephyr işini üzerime alıyorum.
- Je me chargerai moi-même du compte Zéphyr.
Zephyr, Zephyr, Zephyr, Zephyr. Zephyr, Zephyr, Zephyr, saf.
Zéphyr, Zéphyr, Zéphyr, Zéphyr Zéphyr, Zéphyr, Zéphyr... pure...
Sen ne zaman Zephyr'e geçiyorsun?
... pure. Quand allez-vous changer pour Zéphyr?
Meltem'den Kasırga'ya!
Zephyr a tourbillon!
Kasırga, ben Meltem-3!
tourbillon, ici Zephyr-3!
Zephyr : Ben Upper East Side, Manhattan'da yetiştim.
J'ai été élevé dans l'Upper East Side de Manhattan ( quartier chic )
Balina Zephyr'ye ne dersin, Delcourt,... dostların da Demir Yürek takımında mı? Onları kadırgalara yollamadım mı?
- Et Zéphyr la Baleine, Delcourt... tes complices de la bande à Coeur-de-Fer, grâce à toi, ils sont aux galères.
Hafifçe esen rüzgar meltemdir.
La brise est un zephyr.
Meltem de bir hikayedir, hikaye de bir masaldır.
Le zephyr est un mensonge, un mensonge est un conte.
Altı ay sonra Zephyr'deydik ben ve Roland Double Six'e geçtik.
Six mois plus tard, on est dans la Zéphyr avec Roland. On passe devant le Double Six.
Janeane, karakteri "Zephyr".
- Janeane joue Zephyr...
27 Nisan'da Yunan askeri sorumlu General Calvacos, resmen Alman karşı güç Yarbay Von Zephyr'e şehri teslim etti.
Le 27 avril, le délégué militaire, le général Carvacos, a remis les clés de la cité athénienne au lieutenant-colonel von Sefen.
Şaşırtıcı Zephyr söylememiş.
Le Fabuleux Zephyr ne veut rien dire.
Punky Dillinger. Zephyr'in sahne görevlisiyim.
Punky Dillinger, le machiniste de Zephyr.
Hey, hey! Köşede Zephyr'in numaraları var. Onların yanına yaklaşmaya izniniz yok.
Interdiction d'y toucher, même pour moi.
Zephyr gibi sihirbazlar toplumdan çok uzaktırlar.
Les magiciens comme Zephyr font partie d'un cercle très fermé.
Zephyr şovunda herhangi bir canlı hayvan kullanmadı.
Zephyr n'utilise pas d'animaux.
Hiç Zephyr şovunda bulundun mu?
Vous avez déjà vu Zephyr?
Zephyr'in destekçileri var.
Zephyr a un pied dans la tombe.
ZEPHYR'IN ÇAYLAK ATICISI 3 DIŞARI ATIŞI YAPTI
Strike!
Zephyr sigaraları ile başımız dertte idi.
Souvenez-vous, il y a deux ans nous avions des difficultés avec Zéphir.
Zephyr üzerine çalıştığını biliyordum.
Mais je savais que vous étiez quelque part à travailler sur Zéphyr.
Zephyr'i hangi açıdan ele alacağımı çözdüm. Yapacağını biliyordum.
- J'ai trouvé pour Zéphyr.
O gün harikaydın, Eddie.
La cigarette Zéphyr. - Eddie, Eddie, vous étiez formidable.
Saf Sigara.
Zéphyr. Celle qui est pure.
Hafif bir esinti geveze bir derenin uğultusu eriklerin kokusu...
Doux zéphyr... Gazouillis, parfum de pruniers...
Erik kokusu geveze bir derenin uğultusu hafif bir esinti...
Parfum de pruniers... Gazouillis... Doux zéphyr...
Hafif bir esinti geveze bir derenin uğultusu erik kokusu ve bülbüllerin şarkıları.
Doux zéphyr... Gazouillis... Parfum de pruniers...
Kongrede kurulan götlek bir komitenin... rüzgar esse osuruk sanan üyeleri... fena halde azmış deniz piyadelerinin karaya çıkma izinlerini iptal etti.
Un comité de politicards qui, cul à cul, n'aurait pas repoussé... un zéphyr à coups de bloches... a décrété au crapahuteur lambda des Marines : "Plus de quartier libre".
Bu ne sürpriz meItemin esintisi beni buraya sürükIesin.
Et, Ô surprise, un léger zéphyr mollement m'y conduit!
Şafak meltemi.
- Le zéphyr de l'aurore.
Zephyr mi?
Zéphyr?
- Zephyr'in.
- Zephyr.
Zephyr numaralarının yanına kimsenin yaklaşmasına izin vermez.
Zephyr refuse qu'on touche au matériel.
Genç Zephyr...
Le jeune Zephyr.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]