English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ Z ] / Zihninde

Zihninde traducir francés

475 traducción paralela
Bununla birlikte, insanoğlunun kendi zihninde birçok şey olabileceğine inanırım.
Cependant, je crois... que presque tout peut arriver dans l'esprit d'un homme.
Oğlunun boğulması zihninde sorunlara yol açmıştı.
Son fils s'est noyé, ça l'a rendue folle.
Karınızın zihninde varolan saf bir hayal, bir hayalet olarak... bir şey yaptığımı söylemem mümkün değil.
Né de l'imagination de votre femme, je ne le puis.
Koyu renk palto ve açık renk şapka ipucu yetersizdi ve yedi tanığın zihninde tasarlanıp bir sanatçının kalemiyle canlandırılan belirsiz şahıs pek iyi değildi.
La piste d'un manteau noir et d'un chapeau était aussi mince que ce visage flou, fruit de l'imagination des témoins et couché sur le papier par un dessinateur de talent.
Zihninde bir şeyleri hapsetmiştin. Mark, bir sebepten dolayı bu odayı kilitli tuttun.
C'est enfermé dans ton esprit, comme tu gardes cette chambre fermée.
Gözlerini kapat ve yanlızmışsın gibi davran ve zihninde kelimeler görüyorsun,
Fermez les yeux, dites-vous que vous êtes tout seul, et que vous lisez dans votre esprit :
Onu, en ince ayrıntısına kadar gördün tıpkı diğer insanların diğer şeyleri gördüğü gibi ama sadece zihninde gördün.
Vous l'avez vue, dans tous les détails, aussi clairement qu'on puisse voir... mais seulement dans votre esprit.
Doğa kanunları yaratıcımızın zihninde doğdu.
La loi naturelle est née dans l'esprit de notre Père.
İnsanın zihninde iki kişilik olduğu zaman hep bir çatışma, savaş olur.
Quand un cerveau est habité par deux êtres... il y a conflit!
Zihninde ön planda tuttuğun her şeyi.
Nous lisons toutes celles qui affleurent.
Çocuğu zihninde canlandırmış.
Cette partie d'elle était enfouie.
Ona ne yapacağınızın korkusu. Ceza korkusu zihninde öyle yer etmiş ki ani ölümden bile daha fazla korkuyor.
La peur du châtiment est plus présente dans son esprit que la crainte d'une mort soudaine.
Pislik tamamen senin zihninde.
Ce sont tes pensées qui sont sordides.
O da zümrütle birlikte zihninde yer etmedi mi?
Il ne fait pas qu'un avec l'émeraude aussi dans ton esprit?
Aşağılık kompleksleri insan zihninde boşluklar açar, ben de onları doldururum.
J'ai juste comblé le fossé psychologique.
Senin için zihninde canlandırmak zor olmalı ama bugün masken kendi kişiliğine sahip gibi görünüyor.
Votre masque a maintenant bien plus de personnalité.
Zihninde bir bilmecenin anahtarı saklı. O anahtarı almalıyım.
Il possède la clef d'une énigme et il faut qu'il me la donne.
Bunu zihninde sen öyle yorumluyorsun, Korku aslında orada.
Ce n'est que ton interprétation. C'est là qu'est la peur.
Ama zihninde asla pes etmiyorsun.
Tu étais coréen et si pauvre.
Zihninde ne varsa, bana açmalısın.
Dis-moi plutôt ce qui ne va pas.
Kelinda'nın zihninde gördüğüm soyut görüntüler bilincimde birleşiyor.
Ce que j'ai entrevu dans l'esprit de Kelinda commence à s'unir à ma conscience.
Bazılarınız şu ya da bu zamanlarda yüksek bir geliri olmuş ya da olmamış olabilir ama insanların zihninde ya da kişisel tatminiyetiniz için çok fazla saygınız hiçbir zaman olmadı. Ama Tanrı'ya hizmet etme konusunda ne yaptığınızı biliyorsunuz artık.
Certains parmi vous n'ont pas de gros revenus, mais ils ne seront jamais aussi haut placés dans l'estime des gens et dans leur propre estime que maintenant, sachant quelle belle oeuvre ils accomplissent.
Hastanın yaşamında ve zihninde ipucu aramayı sürdürmeye niyetliyim.
Je compte bien fouiller dans la vie de la patiente pour trouver une réponse.
Böylece zihninde bir geri adım atar,..... veya geriler, ve manzara resmi yapan bir ressamın resmini yapar.
Mentalement, il a fait un pas en arrière, et il a peint le tableau de l'artiste qui peint un paysage.
Bu gerçek değil. Bunların hepsi zihninde. Zihninde bu.
Tout est dans ta tête.
Duncan benim. Zihninde.
Duncan est à moi.
Korkunç şey herkesin zihninde.
Tout le monde pense à ce truc affreux.
zihninde daha da zayıflayacak.
De plus en plus vague dans votre esprit.
Kendi zihninde olan bir şeyi göstermek.
Quelque chose dans votre esprit.
Onun zihninde yaşıyorum, Mitchell.
Je vis en lui.
Karmaşık zihninde, Frady'nin... Hammond'ı, senatörün ölümünden sorumlu tuttuğu anlaşılıyor.
Et, dans son esprit dénaturé, il semble qu'il ait tenu Hammond pour responsable de la mort du sénateur.
O sadece zihninde.
C'est dans la tête.
Uçuşan yelelerin zihninde açtığı kamçı izlerini sileceğim.
J'effacerai les stigmates laissés en lui par les crinières.
Pazuzu'nun ele geçirdiği bir kızın zihninde gördüm.
Je t'ai vu dans l'âme d'une possédée de Pazuzu.
Zihninde geriye git. Geriye git.
Repars en arrière.
Sanığın zihninde var olan ahlâk kurallarıyla ilgili kendine ait inançlar bizi alakadar etmemektedir.
La conception personnelle que l'accusé a de la morale n'est pas notre souci.
Zihninde var olan komik imgeler mi?
Quelque chose dans sa tête?
Bir Budist böyle düşünceleri zihninde barındırmamalı.
Un bouddhiste ne doit pas avoir ce genre de pensée.
Onu bastırmazsan, zihninde yayılır... ve birgün, sabah uyanırsın... hayatla yüzleşemiyorsundur artık.
Si vous ne réagissez pas, elle infecte l'esprit, et un jour, vous vous réveillez, et la vie est insupportable.
Senin zihninde farklı.
Différent que dans ton esprit.
Zihninde hiç bir soru yok.
Mais oui.
Zihninde, kolu bir hareket yapmalı.
En pensée, son bras a dû bouger.
Zihninde bir sorun var, farkında değil misin?
Quelque chose ne tourne pas rond dans ta tête!
Zihninde büyük bir boşluk var.
Un grand vide se fait dans votre esprit.
Bu ses aç bir adamın zihninde yankılandığında... Kafasının görüntüsü de berbattır.
quand il remue dans la mémoire de l'homme qui a faim.
- Zihninde görebiliyorum.
- Je le vois dans son esprit.
Zihninde.
Dans votre esprit.
Nişan zihninde bir çatlak açtı, O kadar korkunç ki Larry'in aklı kilitli kalmalı.
Les fiançailles ont créé une énorme fissure... dans son psychique, si hideux pour Larry... qu'il doit l'isoler.
Bu düşünceyi zihninde evirip çevirmiş olacak ki bir saat yürüdükten sonra ilâve etti : "Dünyadaki herkesten daha fazlasını biliyor."
Au bout d'une heure de marche, l'idée ayant fait son chemin en lui, il ajouta : " ll en sait beaucoup plus que tout le monde.
Tanrım... eğer İsa insanlara'Hav'demiş olsaydı, Hıristiyanlığın, insanlığın kalbinde ve zihninde yer edeceğine inanmıyorum.
Je ne sais si le christianisme aurait pu établir son empire sur le cœur et l'âme de l'humanité si Jésus n'avait pu dire que "Ouaf".
O canavar, senin kendi zihninde yarattığın bir şeydi.
- Ne t'inquiète pas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]