Şeye benziyor traducir francés
734 traducción paralela
Eğlence gezisinden daha ciddi bir şeye benziyor.
ça ne va pas être une partie de plaisir.
O, şeye benziyor...
C'est trop comme...
Bir şeye benziyor mu?
Est-ce important?
Evliliğe bakışım şeye benziyor...
Je trouve le mariage... C'est comme... merci.
- Dekadan bir şeye benziyor.
- C'est vraiment décadent.
Şeye benziyor beni affedin ama, ben gerçekten biraz şaşırdım.
- Intéressant. Pardon, mais je reste perplexe.
Evet eşit sayı ama bu şeye benziyor.
Comme les autres, on dirait, mais...
Heyecanlı bir şeye benziyor.
- Ca semble intéressant.
Sanki çekiçle gümüşten dövülmüş bir şeye benziyor.
Elle est faite d'argent massif forgé.
Bu en azından yapabileceğim bir şeye benziyor.
Je ne peux pas faire moins.
Eğlenceli bir şeye benziyor.
C'est une bonne idée.
Tehlikeli bir şeye benziyor, ama devam edin.
Il semble dangereux, mais continuez.
Sürekli büyüyüp duran bir şeye benziyor.
C'est une masse qui grossit de plus en plus.
Bir şeye benziyor.
Il ressemble à je ne sais quoi...
Evet, bir şeye benziyor.
Oui, il ressemble à je ne sais quoi...
Evet, nedir bu polis kulübesi? Neden böyle bir şeye benziyor?
- Pourquoi une cabine de police?
Her neyse çok taşlı bir şeye benziyor.
Quoi que ce soit, ça semble bien rocheux.
Kitaplar onları hep... Bu cana yakın bir şeye benziyor.
Oh, les livres les décrivent bien, mais... eh bien, celui-là a l'air tout à fait amical!
Bu, bugünlerde çok yapılan bir şeye benziyor
Ca a l'air très à la mode ces temps-ci.
Oldukça tutkulu bir şeye benziyor.
Il paraît que c'est le grand amour!
Düşük bir şeye benziyor, fakat alacağım.
Simple mais acceptable.
Ucuz romanlardan çıkma bir şeye benziyor, değil mi?
On dirait un mauvais roman, c'est vrai!
Şeye benziyor...
Il faut s'y faire.
Özel bir şeye benziyor.
Ça a l'air spécial.
İlk hece : Şeye benziyor- -
Quelle est la première syllabe?
Oh, şeye benziyor- - Uh, tip!
Ça ressemble à..... pif.
Bu balık jölesinden başka her şeye benziyor.
car vous chantez magnifiquement, mais vous ne savez pas cuisiner.
Bu şeye benziyor... Kremadan köpükleri ayırmaya.
C'est comme si on essayait de faire tenir des cerises confittes sur de la chantilly.
İnsanların hayvansal manyetizmadan bahsettiklerini hep duymuşuzdur... "doğa insanı"... "soylu yabani"... medeni insanlara doğru uzun süreli... evrilişimiz sırasında yitirdiğimiz değerli bir şeye benziyor.
Nous avons tous entendu parler... de magnétisme animal, de l'homme naturel, du noble sauvage... comme si nous avions perdu quelque chose de valeur... dans notre longue évolution jusqu'à l'être humain.
Buzun altına gömülü bir şeye benziyor.
Quelque chose enterré sous la glace.
- Bu biraz özel bir şeye benziyor.
- Ça a l'air perso.
Gerçekleştiğinde, geldiğinde, şeye benziyor.
Quand ça se produit, quand les visions arrivent, j'ai l'impression...
- Ciddi bir şeye benziyor.
- Ça a l'air sérieux.
Şeye benziyor hareketli yıldızlara.
On dirait des étoiles flottantes.
"Şeye benziyor sanki..."
'Elle a l'air de...'
İlginç bir şeye benziyor.
Ça s'annonce palpitant.
Hoş bir şeye benziyor.
Ça a l'air bon.
Biliyor musun tıpkı şey gibi bu, aynen şeye benziyor...
C'est comme...
Ciddi bir şeye benziyor.
Le 22 février dernier.
- Öyle bir şeye benziyor.
- Ça ressemble à cela.
İyi bir şeye benziyor, ama ne?
Expliquez-moi.
Uzman değilim ama değerli bir şeye benziyor.
Très beau.
Bu aynı hayallerimde yaptığım şeye benziyor.
Imagination et réalité se superposent.
Bu balık jölesinden başka her şeye benziyor.
Tenez, votre gelée c'est de la vraie mort-aux-rats. - Vous m'en faisiez des compliments...
Bir Aztek sembolüne benziyor. Ya da öyle bir şeye.
On dirait un symbole aztèque ou quelque chose comme ça.
Beğeneceğini umarım. Çünkü antre için düşündüğün şeye çok benziyor.
J'espère qu'il vous plaît, il est parfait pour l'entrée.
Bir şeye benzetemedim. Lambaya benziyor.
Ça m'a pourtant l'air d'une lampe.
Şeye benziyor...
Pareil à
Çok geç bile kalmış olabilirsiniz. Sanırım Japon tarzı bir şeye benziyor bu.
Il est peut-être déjà trop tard.
Roger, iyi bir çocuğa benziyor ama her şeye rağmen yine de tanışacağım onunla.
Roger m'a l'air sympathique, mais je veux le voir quand même.
Kötü bir şeye benziyor.
Du sérieux.