Şükür traducir francés
8,187 traducción paralela
Tanrıya şükür...
Dieu merci.
Şükür!
Dieu merci!
Tanrıya Şükür.
Dieu merci!
Çok şükür durdun sonunda.
Est-ce que tu peux t'arrêter deux minutes? - Juste deux minutes?
Tanrım şükür, Matthew, gitmeliyiz.
Dieu merci, Matthew, on doit y aller.
Tanrı'ya şükür.
Si cette chance.
Tanrı'ya şükür.
Chanceux.
Tanrıya şükür, politik biri değilim.
- Je fais pas de politique. Dieu soit loué.
Çocuk sahibi olabileceğim bir adam olmadığını anladım. Aman Allah'a şükür.
- J'ai tout de suite su que je ne devais pas avoir d'enfants avec lui.
- Tanrıya şükür, iyi misin?
- Dieu merci, tu vas bien. Oui?
Geldin çok şükür!
Dieu merci, vous êtes là.
Tanrı'ya şükür buradasınız.
Dieu merci, vous êtes là.
Tanrı'ya şükür!
Merci, seigneur.
Gretchen, şükür seni bulabildim.
Je suis contente de vous voir.
"Tanrıya şükür su geçirmez yağmurluk giymişler" diye düşündü.
"Dieu merci ils portaient ces panchos imperméables", il pensa
Çok şükür.
Oh, dieu merci.
- Tanrıya şükür.
Merci, mon Dieu.
Tanrı'ya şükür.
Bon dieu.
Evet. Çok şükür cuma geldi.
Oui.
Tabi şu an için daha çok "Çok şükür cumartesi geldi." gibi.
Ou plutôt Dieu merci c'est samedi.
Betsy? Tanrı'ya şükür.
Je suis désolé.
Şükür duasını sen et, oğlum.
Dis les grâces, mon petit.
- Çok şükür geldiniz.
- Merci mon Dieu, tu es ici.
- Amcık, Tanrı'ya şükür Kansas'ta değilim artık.
Heureusement que je suis plus au Kansas, Toto.
Şükür kurtulduk senden şerefsiz herif.
Bon débarras, misérable viré...
Tanrı'ya şükür!
Dieu merci.
Tanrıya şükür Majesteleri.
Dieu merci, Votre Majesté.
Çok şükür efendim, çok şükür ki aranızda gerçek kapışma olmadı.
Dieu merci... Dieu merci, ce n'est pas une vrai duel... et juste de l'entraînement.
Çok şükür.
Merci.
Dün kardeşinin evinde büyük olay yarattın. Çok şükür ki her şey o evde kaldı.
Vous vous êtes donné en spectacle chez les soeurs, hier... heureusement, il n'y a pas eu de débordement.
Pedikür, manikür, çok şükür.
Pédi, pédi, pédicures.
Çok şükür, çoğu aptal.
Heureusement, la plupart d'entre eux sont des idiots.
Sevgili Martinez, Mars iyi, çok şükür.
" Cher Martinez, Mars est super.
- Tanrıya şükür ki değilim.
- Dieu merci.
Çok şükür. İyi vakit geçirmeye çalışma moduna girmeye çalışıyormuş gibiydi ama sen kendisini dışarı çıkmaya zorluyor gibi düşünebilirsin.
Il avait l'air de faire son possible pour s'amuser, mais c'était évident qu'il se forçait à sortir.
- Çok şükür.
Merci, mon dieu.
12 uzun yıI aldı benden ama Tanrıya şükür bitirdim.
Ça a pris 12 longues années mais je l'ai fini.
Çok şükür ki, daha dibe çakıIdım.
Heureusement, j'ai creusé plus profond.
Tanrıya şükür.
Merci, mon dieu.
Tanrı'ya şükür.
Dieu merci!
- Ha evlisiniz. Tanrı'ya şükür.
Dieu merci!
- Tanrıya şükür.
Merci putain de Dieu.
Tanrıya şükür ki, oğlum Aethelwuf hala hayatta.
Dieu merci, mon fils, Aethelwulf, est vivant.
- Tanrı'ya şükür.
- Merci.
- Tanrı'ya şükür.
- Grâce à Dieu.
Tanrı'ya şükür.
Grâce à Dieu.
- Şey, şükür ki Tim'le olan..
Bien, mon cauchemar...
- Aman çok şükür.
- Dieu soit loué.
- Asıl bana şükür etmelisin.
Tu devrais être reconnaissante.
- Çok şükür.
Oh, God.
- Hele şükür.
- Il était temps.