932 traducir portugués
34 traducción paralela
Gidip hemen North Bank Hastanesinin acil servisini ara, 932-1000.
Eu quero que vás para casa e quero que ligues às urgências do Hospital de North Bank, telefona 9-3-2-1000.
Tamam. Acil Servis, North Bank Hastanesi, 932-1000.
Urgências, Hospital North Bank, 9-3-2-1000.
Bunun ilk dersin olduğunu kabul et. 23 00 : 03 : 44,202 - - 00 : 03 : 46,932 İstemiyorum. Ders istemiyorum.
Considera isto a tua primeira lição.
1932'de, Amerika'nın en büyük kahramanı olan Charles Lindbergh'ün en küçük oğlu kaçırıldı.
Em 1 932, o filho bebé de Charles Lindbergh, o grande herói americano, foi raptado.
Kasım, 1932
Novembro, 1 932
- Evet. Yangının sıcaklığı 500 dereceye ulaştığında oksijenle buluşursa duman parlayıp alev alır.
Quando o fogo atinge 932 graus Fahrenheit... com o oxigénio, o fogo explode em chamas.
Üç damla benzin, sınırlı miktarda oksijen ve 500 dereceye ulaşmak için de ısı.
Três gotas de gasolina, pouco oxigénio... aquece ao ponto de ignição, 932 graus Fahrenheit.
Fransa'da küçük bir savaş yaşanmış gibiydi.
00 : 05 : 00,932 - - 00 : 05 : 02,957 Se isso não serve para te deprimir...
Neden olduğum ölümler yüzünden lanetli bir çocuk... doğuracağımdan korkuyordu.
Como eu realizava tantos abortos, 120 00 : 16 : 39,932 - - 00 : 16 : 43,698 ele tinha medo que fossemos amaldiçoados. Era uma política a nível nacional.
... o mutfaktaki sıcaklığın 500 derece olması gerekiyordu.
Para este ferro a temperatura teria que ter chegado aos 932 graus na cozinha.
- Altından.
932 01 : 14 : 19,321 - - 01 : 14 : 21,482 Estás bem?
RICHMOND, VIRGINIA - 9. HAFTA ÖLÜ SAYISI : 5.865.932 Kim'den nişanlısı Aaron'a bir mesaj var.
Aaron, a Kim quer que saibas que agora que as quarentenas foram levantadas e vocês podem voltar a estar juntos, ela nunca esteve tão feliz.
Robert C. Parker 932 Pryor caddesinde yaşıyor.
Robert C. Parker. Vive no número 932 da Pryor Street.
Bu sokaklar hemen temizlensin!
932 CHURCH STREET Preciso destas ruas limpas, já!
Eğer ayakta kalmak için doğduysan asla düşmezsin.
942 ) } Se nasceste para ser enforcado... 932 ) \ i1 }... nunca te afogarás.
Şuna parasını verin!
932 ) } Dá-lhe o dinheiro.
Eğer derhal çıkmazsan başın derde girer!
932 ) } Se não sairem vou ter que detê-los!
Bu senin hatan değil.
932 ) } A culpa não é tua.
Üç kadın barda iş görüşmesine gider. Şef sorar : Barda, yerde 20 dolar bulsanız ne yapardınız?
Três mulheres foram a uma entrevista num bar... 988 ) } O patrão pergunta-lhes : "Se encontrarem uma nota de 20 dólares... 932 ) }"... sobre o chão do bar o que fariam com ela?
Onu alırım ve kasaya koyarım demiş.
934 ) } "Eu pegava nela... 932 ) }"... e punha-a na caixa.
Ve sonra üçünü kadın :
932 ) } E por fim.... 928 ) } A terceira diz :
Bir kutu çalınır veya kaybolursa bütün anahtarlara el konur. Tabi kutular bulununcaya veya kilidi kırılıncaya kadar.
932 ) } Se uma caixa é roubada ou perdida... 924 ) }... todas as chaves são confiscadas... 972 ) }... até que a caixa seja recuperada ou destruída a cobertura.
Gerçekte ise kazanmak diye bir şey yoktur.
932 ) } A verdade é que... ganhar não é uma realidade.
Şuraya bak. Bütün Manila ayaklar altında.
926 ) } Olha para isto... 932 ) } Vê-se toda Metro Manila.
Kızlar çılgına dönecek!
932 ) } As raparigas vão ficar doidas!
Sıradaki iş bir şirket değil. Bir şahıs.
932 ) } A próxima recolha não é numa empresa... 936 ) }... é um particular.
Kutuları aldıklarını söyledim.
932 ) } Então disse que os ladrões fugiram com uma caixa.
İşin bitince vidaları geri tak. Her şeyi bulduğun gibi bırak.
930 ) } Quando terminares... 932 ) }... voltas a colocar os parafusos....... e deixas tudo como encontraste.
Ben de ailemi kurtarmak istedim.
932 ) } Eu também queria salvar a minha família.
Melissa sabah S : 17'de Bay Village North Croft Caddesi No : 932'deki evinden alındi.
A Melissa foi apanhada às 5 e 17 em casa, na 932 North Croft Avenue, Bay Village.
En son kayda bakarsan Bay Potter'ın, Butch Callahan ve Jared Talt'ın öldürüldüğü günde 932 kilometrelik bir yol gitmiş olduğunu görürsün.
Se reparares na entrada mais recente, podes ver que Mr. Potter fez um registo de 930 km no mesmo dia que o Butch Callahan e o Jared Talt foram mortos.
Bay Potter 932 kilometrelik bir yolculuk kaydı girdiyse, herhangi bir yöne doğru en uzak yer bu mesafenin yarısı olacaktır.
Se M. Potter registou uma viagem de 930 km, O mais longe que pode ter ido é metade desse número.
Saklayacak bir seyin mi var?
932 00 : 53 : 21,020 - - 00 : 53 : 23,659 Sou um oficial de justiça, ajuramentado para cumprir a lei, 24 horas por dia... e nem a formalidade nem a informalidade justificam a sua recusa... numa evidência dum crime, excepto em bases constitucionais. Porque não, se não tem nada a esconder?
Merkez, 1.
932 ) } Central.