English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ A ] / Americana

Americana traducir portugués

4,779 traducción paralela
Bunlar iş arkadaşlarım, Bay Auon elçilikten ve Bay Richards da savunma ABD dairesinden. Lütfen.
Estes são os meus colegas, o Sr. Auon da Embaixada Americana e o Sr. Richards da Segurança Nacional dos Estados Unidos.
Muhteşem Amerikan hikâyesi.
A perfeita história americana.
AMERİKA Kadını
Mulher AMERICANA
Konusu ; Amerika'nın biyografi ve tarih, teori ve metot arasındaki belirgin ilişkileri.
É sobre a relação distintamente americana entre biografia e história, teoria e método e na forma como isso se relaciona com poder e classe social no nosso país.
Sırada, 5000 metrede Amerika rekoru sahibi Don Lash önderliğinde Amerikan takımı var. Aralarında yeni çocuk Louie Zamperini de var.
Segue-se a prova dos 5000m, com o recordista Don Lash a liderar a equipa americana, juntamente com o estreante Louie Zamperini.
Sağlıksız olması sebebiyle askere alınmayan Steven Rogers, Amerika Harbi tarihinde özgün bir programa seçilmişti.
Sendo-lhe negado o alistamento devido a problemas de saúde, Steven Rogers foi escolhido para um programa único, nos anais da guerra americana.
- O bir hataydı. Amerikan bayrağını yıkıyordum.
Quis lavar a bandeira americana.
Efendim bizim aldığımız eğitimler ABD üretimi akıllı bombalar üzerine.
Todos tivemos formação na versão americana das bombas inteligentes.
Martha, Amerikalıların bakış açısı nasıl?
Martha, qual é a perspectiva americana?
Yunanlar bu yemekleri binlerce yıldan beri yapıyor. Ama eminim senin o dar görüşlü rehberin muhtemelen haklıdır. New York'un pis mutfaklarında yemektense burada gözümüzün tutulan ürünleri yemek daha iyidir bence.
Os gregos comem-nas há milhares de anos, mas o teu provinciano guiazinho deve ter razão, é melhor o marisco saído duma suja cozinha americana do que aqui, à beira-mar.
Amerikan paranoyası.
Paranoia americana.
Amerikalı Afrodit...
Afrodite americana.
Amerikan ama güvenilir.
É americana mas é de confiança.
Amerikan elçiliği ile görüşmek istiyorum.
Quero falar com a embaixada Americana.
Senin karantinaya alınmanı isteyen zaten Amerika.
Foi a lei Americana que obrigou a que fosses posto de quarentena.
Sadece, Paris'e eğlenmeye gelmiş, Amerikalı bir kızsın değil mi?
És uma rapariga americana que se diverte em Paris, não és?
... birçok kişi ölmüştür, yaralıların arasında ise Amerikalı bulunmamaktadır.
... mas a maioria das baixas não é americana.
- Ben Fransız değilim. Bir ara kendimi Edith Piaf gibi hissettim. Ama beyaz gömlekleri, sıska hindileri düşünmek, sürtüğünü bilmiyormuş gibi davranmak falan- -
Não sou francesa, mas tive um pequeno momento Edith Piaf... mas a idéia de me preocupar com camisas brancas e finas, perus e tudo o mais... enquanto finjo não saber nada sobre as suas prostitutas... levou-me a uma grande raiva à americana.
Amerikalı onu bile bilmiyorum.
Nem sei se ela é americana.
Görünüşe göre toplum hizmeti yapıyormuş. Gecekondu bölgesinde kâr gütmeyen bir hizmet..
Aparentemente, estava a fazer trabalho social para uma organização americana sem fins lucrativos nas favelas.
Bu yarı ölü Amerikalı konusunda...
Uma americana quase morta depois...
Geri geleceğiz.. mümkün olduğunca sık olarak. Amerika'lıya kimin saldırdığını bulana kadar.
Vamos voltar as vezes que forem precisas até apanharmos quem atacou a americana!
Amerikalı toplum hizmeti üyesi burada güzel işler yapmaya çalıştı ve bu hayvanlar sayesinde Şimdi hastanede yaşam savaşı veriyor.
Uma assistente social americana tentou fazer coisas boas e graças aos animais, ela está no hospital a lutar pela vida.
Amerikalı kızı mı?
A rapariga americana?
Ama buradaki Ford ve Carrol Shelby tarafından yeniden tasarlanmış. Amerikan tarihindeki en iyi performans arabasıdır.
Bem, este foi construído pela Ford e reinventado pelo Carroll Shelby, o maior construídor de carros de performance na história Americana.
Kimse Amerika'daki yemekleri ya da insanların besinlerini kontrol etmiyor. Bunun için yeterince ulusal çaba sarf edilmiyor.
É por isso que não vemos um grande esforço a nível nacional para melhorar a qualidade da dieta americana ou hábitos alimentares.
Küçük Bayan'Aman Ne Amerikanım'.
A Pequena Menina Sou-Tão-Americana.
Bu klâsik bir Amerikan öyküsü.
É uma clássica americana.
Amerikalı arkadaşların nerede?
Encontrei-me com a tua amiga americana.
ABD Elçiliği, Belgrad, Sırbistan
EMBAIXADA AMERICANA, BELGRADO, SÉRVIA
1999 yılında, Çeçen terörist rolü yapmak için Amerikan operasyonunu destekliyordun.
1999. Apoiou uma operação americana para agirem como terroristas tchetchenos.
Çeçen katliamında bir tane bile Amerikalı hayatını kaybetmedi.
Não se perdeu nenhuma vida americana na confusão tchetchena.
Dokuzuncu bölüğün yüzde sekseni kardeştir.
80 % da Nona Divisão é afro-americana.
Amerikan versiyonu mu bu?
Essa é a versão americana?
Amerika'da işler böyle olur.
É à maneira americana.
Amerikan Senaryo Yazarları Derneği.
Bem, Sociedade Americana de Autores.
Paul Prentiss, Amerikan Edebiyatı.
Paul Prentiss, de Literatura Americana..
Klâsik Amerikan özelliği. Country müzik ve obezite gibi.
É muito americana, como a música country, ou a obesidade.
Adalet Bakanı, el Patron'u Amerikan hapishanesine koymak istiyor.
O ministro da Justiça quer pôr o patrão numa prisão norte-americana.
Burası 1882'de Amerikan sınır bölgesiydi.
Esta era a fronteira americana, em 1882.
Amerikan kültürünün çok yanlış olduğunu kariyerim yaşlı insanlarla olduğu için biliyorum.
O que aprendi ao longo da carreira a trabalhar com idosos, é que a cultura americana está errada.
Polisi arayıp anlattım ama biz ağırlıklı olarak Afro-Amerikan bir cemaatiz.
Eu contactei a polícia, mas somos uma congregação afro-americana.
Belki de imparatorluk sonrasındaki bu yavaş çöküş sırasında Amerikalıların yaşadığı kaygıları Kanadalı bir grubun dile getirmesi postmodern profilimize daha uygun düşüyordur.
Não sei, talvez encaixe no nosso perfil pós-moderno de uma banda Canadiana que melhor exprima a ansiedade Americana durante este gradual período de declínio pós-império.
Yok, ben sadece Amerikan tarzı müziğe aşina olmaya çalışıyordum.
- Não. Tentava familiarizar-me com a música americana.
- Orada Amerikan birası var.
Há uma cerveja americana aqui.
Tabii ki ruh dünyası diye bir şey yok, olsa bile, Amerikalı bir çingenenin bunun sırlarını çözen, kutsanmış kişi olmayacağından emin olabilirsin.
O Além não existe e, mesmo que existisse, não seria uma ciganinha americana a desvendar os seus segredos.
Ah, "Amerikalı" olmalısınız. Catledgeların anlattıkları hayret verici.
Deve ser a americana que os Catledge tanto elogiam.
Sen ve o sahte Amerikalı telepatiğin düşüncesi ne tuhaf.
Só de imaginar-te com aquela vidente americana aldrabona...
Tayvan'daki bir Amerikan vatandaşından tuhaf bir telefon var.
Recebi uma chamada estranha de uma cidadã americana em Taiwan.
Benim Neil Young turunun Kuzey Amerika ayağına başlamam gerekiyordu.
Eu era suposto de iniciar a parte Norte Americana do tour do Neil Young.
[ ]
A CARNE MATA HUMANISTA AMERICANA

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]