Araştırma traducir portugués
8,151 traducción paralela
Ve aslında buradaki misafir sizsiniz. Samaritan'ın araştırma terminalinde.
És a convidada aqui, no terminal de pesquisa do Samaritano.
- Alias Araştırma Bürosu.
Investigações Alias.
Alias Araştırma Bürosu yazıyordu, özel yaptırmıştım.
Investigações Alias. Mandei-a fazer por encomenda.
Şehir Ulaşım'ın müfettişlerindenim, bir kazayla ilgili araştırma yapıyorum.
Trabalho nos Transportes Municipais. Estou a investigar um acidente.
İnternette biraz araştırma yapacağım, bir şey bulursam haber veririm.
Vou pesquisar na Internet. Ligo-te se descobrir alguma coisa.
Biraz araştırma yaptım, evin değeri altı yüz bin doların biraz üstünde sanırım.
Eu pesquisei. Vale pouco mais de 600 mil dólares.
O dönemde araştırma yapan profesörlerin isimleri gerekiyor.
Preciso dos nomes dos professores que faziam estudos nessa altura.
Aradığım araştırma çocuklar üstünde yapılmış.
O estudo que procuro tinha que ver com crianças.
Özel bir araştırma programının bir parçası o.
Ele faz parte de um programa de investigação privado.
Simpson'ın doktoru IGH denen özel bir araştırma şirketi adına çalışıyor.
O médico do Simpson trabalha para uma empresa privada chamada IGH.
Simpson'ın ilaç denemelerinin parasını ödeyen IGH özel araştırma grubu vardı ya?
O grupo IGH que financiou os testes médicos no Simpson?
Alias Araştırma Bürosu.
Investigações Alias.
Senin işin, senin sikik işin mahkeme salonunda olan şeyleri filme almak. Kötülüğün doğasına kişisel araştırma yapmak değil.
O seu trabalho, a merda do seu trabalho, é filmar o que acontece naquele tribunal, e não uma investigação pessoal sobre a natureza do mal.
Dr. Kirke Ubient İlaç Şirketi'nde araştırma laboratuvarın başına geçiriliyor.
O doutor Kirk tem um laboratório na Ubient Farmacêutica.
Küçük bir araştırma yaptım.
Fiz uma pequena pesquisa.
Gerekçe bulmak için çok derin bir araştırma yapmaya gerek yok.
Não será necessário investigar a fundo para se encontrar motivo.
Sana bir anda iş teklifinde bulununca, özgeçmişin hakkında biraz araştırma yapayım dedim.
Bem, depois de impulsivamente lhe ter oferecido emprego, Eu, menos impulsivamente, consultei os seus antecedentes.
Bunların hepsi saf araştırma türleri.
Estas cepas são puras, para pesquisa?
Biraz araştırma yaptım.
Fiz algumas pesquisas.
Ee, araştırma bitti mi?
A investigação terminou? Sim.
Gel, araştırma laboratuvarına girmenin bir yolunu bulmamız gerek.
Vá lá, temos de encontrar uma maneira de entrar no laboratório de pesquisa.
Annenin araştırma bölümü ile ilgili ne biliyorsun?
O que sabes da divisão de pesquisa da tua mãe?
Uzatılmış bir araştırma izninden hemen sonraydı.
E depois tirei umas férias prolongadas.
Jasper'ın arşivine göz at. Karanlık madde üzerine epey araştırma yapmıştı.
Vê os arquivos do Jasper, ele pesquisou sobre isso.
Araştırma ekibime ulaşmaya çalışıyorum ama cevap vermiyorlar.
Estou a tentar contactar a minha equipa de pesquisa, mas não respondem.
Kutup bölgesindeki bir tesiste bulunan araştırma ekibinin öldürülmesinden de sorumlu olabileceğinden şüpheleniyoruz.
Tememos que ele possa ser o responsável pelo homicidio de toda a sua equipe de pesquisa numa instalação remota no Ártico.
İstanbul'daki toplu taşıma ve minibüsler hakkında bir araştırma konumuz var.
Estamos a investigar os transportes públicos e os minibuses em Istanbul.
Sizleri birbirinize bağlayan bir şeyler bulmak için araştırma yapıyordum. - O sırada kocanı buldum.
Fiz alguma pesquisa para saber o que vos ligava a todos e encontrei o seu marido.
Bilgilerini basit araştırma metotları dışında geliştirmedikleri için.
Recusam-se a ampliar a sua base de conhecimentos para além dos limites da investigação básica.
- Aramızda geçmedi. - Herneyse bugün bir araştırma gemisi bulduk.
- Sim, então... hoje, encontramos um navio de pesquisa.
Şu avukat hakkında biraz araştırma yapalım.
- Vamos investigar o advogado.
- Dur. - Biraz araştırma yaptım.
Para!
O zaman bu tırmıkla gözlemsel bir yığın ya da'tepe'yap... ve sonra bu tepeleri özel araştırma çantalarına dolduralım ki siz çocuklar everinize götürebilesiniz.
Junta-as com um ancinho num monte que se possa observar e depois metemos o monte num saco especial de pesquisa que vocês podem levar para casa.
Bir de daha fazla araştırma yapmam gerek.
Tenho de pesquisar mais.
Biraz araştırma yaptım.
Eu investiguei.
Ajan Kallus, araştırma droidlerini isyancıların Lothal'da aktif olduğu bilinen her yere yerleştireceksin.
Agente Kallus, vai enviar dróides sonda... para cada localização de actividade rebelde em Lothal.
İmparatorluk araştırma droidi.
É um dróide sonda Imperial.
İkinizi böyle görmek çok dokunaklı fakat o araştırma droidinin arkadaşları olduğuna eminim, o yüzden gidelim.
É tocante quando vocês se combinam... mas aposto que aquela sonda tem amigos, por isso vamos embora.
Amirim, araştırma droidlerimizden biri bir şey bulmuşa benziyor.
Governador, uma das sondas parece ter encontrado qualquer coisa.
- Aynen. Biraz araştırma yaptım. Ava Montrose orada 20 / 20 bir depo kiralamış.
E fiz uma busca, e é o bairro onde Ava alugou um armazém de 18 por 18 metros.
Kızı ve erkek arkadaşı ayrılmış, araştırma yok.
A filha e o namorado terminaram, então nada de investigação.
Araştırma ekibi bir görgü tanığı bulmuş. Ana öldükten sonra olay yerinden kaçarken bir adam gördüğünü söylemiş.
Portanto, a investigação conduziu a uma testemunha que viu um homem a fugir do local depois da Anna ter sido assassinada.
Sokağa çıkmak, araştırma yapmak gibi.
Ir para as ruas.
Araştırma mı?
Começar as buscas.
Özel dedektif, araştırma için- -
Detective privado, a investigar.
Ablam için yaptığım araştırma sırasında ileri seviye transkraniyal doğrudan akımla uyarma ile ilgili inanılmaz makalelere ulaştım.
O que tenho pesquisado para a minha irmã levou-me a resultados incríveis nos extremos transcranianos com estimulação de corrente contínua.
Ben de 16 yıl önce lüzum bile görmediğimiz biri hakkında biraz araştırma yaptım.
Então, pesquisei sobre alguém que nem consideramos há 16 anos.
Evet, ayrıca şunu bilmenin de işine yarayabileceğini düşündüm Güney Maine Üniversitesi'nin çok sağlam araştırma merkezleri var bir UCLA değil ama sağlam... yani Ralph için iyi olabilir.
Pensei que seria bom saberes que a Universidade de Southern Maine também tem bons laboratórios de pesquisa, não como os da UCLA, mas bons e porreiros para o Ralph.
Araştırma Bölümü Başkanı'na mesaj bıraktım.
Falei com o nosso Director de Pesquisa.
Araştırma Bölümü yarın bir toplantı yapmak istiyor.
O Chefe quer uma reunião amanhã.
Kodlama, araştırma.
Para codificar, pesquisar.