Bale traducir portugués
967 traducción paralela
Bale hocası Pimenov'la arkadaş oldum.
Tornei-me amigo do professor de ballet, o Pimenov.
Bundan sonra bale falan yok. Caz, sadece caz var.
Depois disto, deixo-me de ballets.
Bay Pimenov, bale hocası.
Sr. Pimenov, o maestro do ballet.
Bir düşün hele, bir bale okulunda yüz kız... Hepsi de dünyanın en ünlü balerini olacağını düşünüyor.
Pode imaginar 100 moças numa escola de ballet... e cada uma delas pensando que se tornará a bailarina mais famosa do mundo?
Pimenov, bir fikrim var, bir bale.
Pimenov, tenho uma idéia, um ballet.
Tam bir prova istiyorum. Bale, bütün orkestra...
Quero um ensaio completo, ballet, orquestra completa...
Bale hakkında pek bir bilgim yok.
Receio não saber muito sobre ballet.
Bu bale gösterisi için bir kereden fazla bu görevde bulundum ve gerçekten... Gerçekten düzeltmem gereken bir kaç şey var.
Mas estive a trabalhar neste ballet... mais de uma vez, e devo... preciso de mudar uma ou duas coisas.
Boris Lermontov'la, şu bale gösterisini yöneten adamla öğle yemeği yiyeceğim.
Vou almoçar com o Boris Lermontov... o director do ballet.
Buraya gelmenizi istedim çünkü yeni bir bale gösterisi hazırlıyoruz ve size bir şans verip baş rolde dans etmenize karar verdim.
Pedi-lhe para que viesse aqui hoje... porque preparámos um novo ballet. E decidi dar-lhe uma oportunidade... e vou-lhe dar o papel principal.
Yeni bale gösterim Kırmızı Ayakkabılar'ın partisyonu üzerinde çalışıyorum.
Não. Estou apenas a trabalhar na música do meu novo ballet. Os Sapatos Vermelhos.
Bu benim de çıkacağım bale gösterisi mi?
Também é o meu ballet?
Yeni bir bale gösterisi ile başlıyor, yürüyüş ve cazibe dolu.
Para breve. Cheio de alegria e charme.
Kendin için yararlı olabilecek bir çok birinci sınıf bale ekibi var.
Há muitas companhias de ballet de primeira classe... aos quais pode mostrá-lo... para seu benefício.
Bale çalışmaları en büyük hayalim değil.
Não sei se a minha maior ambição é trabalhar para o ballet.
Yeni bir bale gösterisi hazırlıyoruz.
Estamos a preparar um novo ballet.
Kırmızı Ayakkabılar, Lermontov Bale grubu tarafından sahnelendiği Monte Carlo'da büyük bir başarı kazanmıştı. Ama bu ülkede henüz sahnelenmedi.
"Os Sapatos Vermelhos" foi um grande sucesso em Monte Carlo... no ano passado, com o ballet Lermontov... mas ainda não foi apresentado neste país.
Bu onu, onun ismini yaratan bale gösterisi.
É... o ballet... que lhe deu fama... e a que ela... deu fama.
Ayrıca rodeo, karnaval ve bale. Kızılderili kabile dansı, Punch ve Judy, tek kişilik orkestra. Hepsi tiyatrodur.
E os rodeos, carnavais, bailados, danças tribais índias, teatro de fantoches - tudo é teatro.
Görüyorum kızınız bale dersi alıyor.
A sua filha tem aulas de dança?
Ayaga kalk Bale.
Poe-te de pé, Bale.
Birak masal anlatmayi Bale.
Nao me digas, Bale.
Bale baºlatmiºti.
Bem, foi o Bale que começou.
Melise, Bale'ye katılınca.
Quando a Melise chegou.
Bale okulundan bir kız.
Uma rapariga da escola de dança.
Senin için bir bale bestelediğini söyleyecek.
Ele lhe dirá que escreveu um "ballet" para si.
Yeni bale de palyaçoyu oynamanı istiyor.
Quer que faça de palhaço no nosso ballet.
Senin muhteşem bale yaptığını söylüyor.
Disse-me que dançavas bem.
Ajans yolladı, yeni Bale'nin provalarını izleyeceğim.
A agência mandou-me aqui assistir aos ensaios.
Sen bale yapacaksın, ben komedi oynayacağım.
Tu a dançar, eu com a comédia.
Bale eğitimi aldım.
Trabalhava como bailarina de balé.
O ufak arazinin bedeli... Ne kadardı Bale?
Aquele pedaço de terra vale, no máximo...
Taş çatlasa 500-600 dolar Bick.
Quanto, Bale? No máximo, diria que vale $ 500 ou $ 600.
Bale, bizim Pinky'nin ne düşündüğünü söyleyeyim.
Vou dizer-te o que o velho Pinky pensa. O que é?
Kasabada bale olduğunu söylememiştin.
Não me disseste que o bailado estava na cidade.
Gazetelerde resimlerinizi görmüştüm Başkan Stoska ile birlikte.. ... bale tiyatrosunda, Şehitler Anıtı'nı ziyaret ederken.
Vi sua foto nos jornais... com o presidente Stoska, no balé, no Monumento aos Mortos da Guerra.
- Bale mi?
- O ballet?
Bale eğitimi almış olduğunu görüyorum.
Vejo que fez ballet.
Sizi bir Doğu Alman teknesiyle Çek Bale Topluluğu'nun kostüm sepetlerinin içinde denizden göndereceğiz.
Vão sair por mar num barco leste-alemão, dentro dos cestos do guarda-roupa de uma companhia checa de ballet.
Bale.
O ballet.
Bale mi? Opera mı?
De um bailado, de uma ópera?
Giant maçına yer ve bale sezonuna abonelik.
E os lugares nos jogos dos Giants e uma inscrição na temporada de ballet.
Ama bu sıradan bir bale değil.
Mas isto não é um ballet qualquer.
- Bale sırasında.
- No ballet.
Baleyi özlemişsindir.
Perdeu o balé.
Hiç bale kursuna gittin mi?
Alguma vez fizeste ballet?
Bale mi?
Ballet?
Benim için bale bir din gibidir.
Para mim é uma religião.
- Hayır, klasik baleye ilgim var.
- Não, só me interessa o balé clássico.
Bu Bay Bale Clinch ve eşi.
Estes são o Sr. E a Sra. Bale Clinch.
Ya bale?
Então, esse ballet?