Barstow traducir portugués
131 traducción paralela
Barstow'da doktor var.
Têm médico em Barstow.
Kraliyet Hava Kuvvetlerinden Albay Barstow, Albay Kretschmar-Schuldorff.
Barston, da Força Aérea Real, Kretschmar-Schuldorff.
305 ve 309, Barstow yolundaki engelleri takviye edin.
305 e 309, reforcem a patrulha até Barstow.
Otel, bar, erzak. Geriye kalan parayla da iki otobüs bileti aldım. Ancak Kaliforniya, Barstow'a kadar.
E, com as sobras, comprei duas passagens de ônibus... até Barstow, Califórnia.
Komodor Barstow'un şüphelendiği işgal.
A invasão de que o Comodoro Barstow suspeitou.
General Stilwell, komutanım, Barstow'dan acil bir mesaj var!
General Stilwell, uma mensagem urgente de Barstow.
Bomba Depolama Ünitesi Barstow, California. Saat 21 : 08 - Burada uçak görmüyorum, Loomis.
501ª UNIDADE DE BOMBAS Barstow, Califórnia 21 : 08
Ben hangi cehennemdeyim?
Onde estou? - Em Barstow.
Barstow'da bir yerde sarhoş olmuştur herhalde.
- Provavelmente bêbedo, no Barstow.
- Sana Basrtow'da olduğunu söylemiştim. - Aynı onun gibi kokuyor. Vay be!
- Disse-te que ele estava no Barstow.
Bay Barstow!
Sr. Barstow!
- Evet. Bay Barstow!
- Sr. Barstow!
- Barstow'dan teknisyenler.
- Mecânicos de Barstow.
Ne yapacaksınız?
Mandar os hóspedes para Barstow, para serem lavados com os pratos do jantar? O que irão fazer?
Bulaşıklar yıkanabilsin diye müşterilerinizi... -... otobüsle Barstow'a mı götüreceksiniz? - İlginize teşekkürler ama bu bizim sorunumuz.
- Obrigado pela sua preocupação.
Bu sabah Barstow'dan ayrılırken iptal olmamıştı.
Não tinha sido cancelada em Barstow, quando saí do depósito.
Los Angeles Ekspresi, 6 numaralı geçittedir. Barstow'a, Victorville'e,
Embarque do Expresso para Los Angeles na porta 6, para Barstow, Victorville,
Bay Bagshaw, siz ve Bayan Barstow bize katılmaz mıydınız?
Sr. Bagshaw, porque o senhor e a Srta. Barstow não se juntam a nós?
Mohave Çölü'ne, daha da ötesine! Bestrov'un ötesine sesleniyorum! Arizona'ya kadar bütün vadiye!
Grito a plenos pulmões, daqui, ao maldito deserto do Mojave, e para lá dele, para lá de Barstow,
Bana Barstow'u ver. - Evet.
- Espera.
Barstow hangi cehennemde?
O Barstow está?
Barstow konuşuyor.
- Fala o Barstow.
Bay Barstow, firar eden çok tehlikeli iki mahkumum var.
Tenho dois prisioneiros perigosos â solta.
- Barstow konuşuyor.
- Agora fala o Barstow.
Gerçeği Barstow'un dışında saklı.
O verdadeiro está estacionado fora de Barstow.
- Bekle! - Barstou'ya gittiler.
Elas estão em Barstow.
Barstou'na alışverişe gittiler. Yemin ederim.
Estão em Barstow, fazendo compras.
Aşağı Barstow'da sıcaklık şu an 75 derece.
A temperatura agora no centro de Barstow é de 7,5 graus.
Uyuşturucular etkisini göstermeye başladığında çölün bir ucunda, Barstow yakınlarında bir yerdeydik.
Estávamos algures perto de Barstow, na orla do deserto, quando as drogas começaram a fazer efeito.
Tam gaz, Baker, Barstow ve Berdoo'dan geçerken yanarsınız.
Uma planura para "aceleras" que passa por Baker, Barstow e Berdoo.
Barstowlu Marcie.
Marcie, de Barstow.
Phoenix'te uçan daire görüldüğü iddia edilen bir dosyam var... Barstow'da kendini Hz.İsa sanan bir muhasebeci var.
Tenho o avistamento de um OVNI em Phoenix e um contabilista em Barstow que pensa que é Jesus.
SAN BERNARDINO İLÇESİ BARSTOW ADLİYE BİNASI... Kaliforniya Hinkley kasabası sakinlerinden.
TRIBUNAL DE BARSTOW CONDADO DE SAN BERNARDINO... de Hinkley, Califórnia, contra a PGE.
Kişisel bir not : Hinkley yakınındaki Barstow'da oturan biri olarak heksavalen kromun kullanıldığı yetmiyormuş gibi, müvekkilinizin bu insanlara bunun yararlı olduğunu söyleyen broşürler dağıtmasından, son derece rahatsızlık duydum.
Numa nota mais pessoal fico perturbado com a referência a provas que sugerem que não só usaram crómio hexavalente panfletos a dizer-lhes que isso lhes seria benéfico.
Bugün öğlen Barstow'daki Cactus Pine Kafe'de kesilmiş.
Café Cactus Pine em Barstow, hoje á tarde.
AsIında geceyi Barstow'da babamIa geçireceğim.
Amanhã tenho de ir a Barstow, a casa do meu pai.
Hayır, onun babası, Barstow'da yaşayan.
Não, o pai dele, o que vive em Barstow.
- Ta Barstow'a kadar araba sürdüm.
- Fiz este caminho todo.
Barstow'daydım.
Em Barstow.
Barstow'dan sonra ne kadar yol kattetiniz?
Quanto tempo depois da paragem em Barstow?
Biz... biz... biz Barstow'da hep dururuz.
Paramos sempre em Barstow.
CHP ve Barstow Polisi araştırıyor.
- A polícia anda à procura dele.
Anlıyorum, anlıyoırum, anlıyorum
Já percebi que Barstow é muito movimentada.
Barstow'da çok meşgulsün.
Mas lembra-se do autocarro?
Barstow'da, mola yerinde.
Em Barstow, durante a paragem.
- Barstow.
Cel.
Asker mi?
Ele tem um campo de treino em Barstow.
- Barstow.
Donde vem?
- Ben Pulasky.
- Passa-me ao Barstow.
- Bütün hafta Barstow'daydım.
Estive toda a semana em Barstow.
Barstow'daki mola yeri?
- E a paragem em Barstow?