Başka bir şey yok mu traducir portugués
195 traducción paralela
Sizin için yapabileceğim başka bir şey yok mu?
Posso ajudá-lo em mais alguma coisa?
Başka bir şey yok mu?
E nada mais?
Yapabileceğiniz başka bir şey yok mu?
Não há algo que possamos fazer?
Bana söylemek istediğin başka bir şey yok mu?
Não me queres dizer mais nada?
- Başka bir şey yok mu?
Nada mais?
Para edecek, başka bir şey yok mu?
Porque é que falta uma bala?
- Elinizde başka bir şey yok mu? - Hayır.
- Por acaso não tem outra coisa?
Kendine nasıl kıydığı konusunda bize söyleyebileceğin başka bir şey yok mu, Bayan Benedict? Ben...
Não há mais nada que possa dizer-nos sobre o que a teria levado a matar-se?
Yapabileceğimiz başka bir şey yok mu?
Não há nada que possamos fazer?
Bu gece üstünde başka bir şey yok mu?
É a única coisa que tem marcada para esta noite?
Yapabileceğimiz başka bir şey yok mu?
- Não podemos fazer mais nada?
Hey, willie'm için başka bir şey yok mu.
Tudo pelo meu Willie.
- Başka bir şey yok mu?
- Há mais alguma coisa?
- Umursadığın başka bir şey yok mu?
Não há mais nada que lhe interesse?
Bu zarfta başka bir şey yok mu?
Há mais alguma coisa no envelope?
Davada yapabileceğin başka bir şey yok mu?
Não faz mais nada quanto ao julgamento?
Bilimden başka, kalbini bu kadar heyecanlandırabilen başka bir şey yok mu?
Há algo que o emocione além da ciência?
- Başka bir şey yok mu?
- Mais nada?
Televizyonda başka bir şey yok mu?
Não há mais nada na TV? Será possível?
Söyleyeceğin başka bir şey yok mu?
É isso que tens a dizer?
Orada senin yapabileceğin başka bir şey yok mu?
Não há nada que você possa fazer?
Başka bir şey yok mu?
Não descobriu mais nada?
- Öyleyse başka bir şey yok mu?
- Não tem mais nada a dizer?
Elinden gelen başka bir şey yok mu?
É tudo o que tens?
Burada yapabileceğimiz başka bir şey yok mu?
Não tem nada que possamos fazer?
Bu cesur ve kibar genç adama söylemek istediğin başka bir şey yok mu?
Não queres dizer mais nada a este nobre e destemido jovem?
- Başka bir şey yok mu?
Repararam em algo?
Görev duygusundan başka bir şey yok mu.. yada başka bir şey?
Isto é fora do sentido do dever... ou é algo mais?
Yiyecek başka bir şey yok mu?
Há mais alguma coisa para comer?
Charlene McGee hakkında başka bir şey yok mu?
Há mais alguma coisa sobre a Charlene McGee?
Başka bir şey yok mu?
Não há mais nada?
Başka bir şey yok mu?
Mais nada?
- Söyleyeceğin başka bir şey yok mu?
- Não há mais nada que me queiras dizer?
Sorun değil. Başka bir şey yok mu?
Mais alguma coisa?
- Mevsim salatası ve pestolu spagetti. - Başka bir şey yok mu?
- Salada de mista e Spaghetti ao pesto.
Tanca'da hırsızdan başka bir şey yok mu?
Não há mais que ladrões em Tánger?
Bir şey söylemek isteyen başka kimse yok mu?
Não há ninguém que queira dizer alguma coisa?
Birkaç böcekten başka yiyecek bir şey yok mu?
Ei, Há alguma coisa para comer além de um par de baratas?
Başka söyleyeceğin bir şey yok mu?
Foi algo que eu disse?
Konuşmamız gereken başka bir şey daha yok mu?
Não teremos outro assunto para discutir?
O zamandan beri başka bir şey yok mu?
Ouve algum doente?
Gerçekten. Erkekler ve giysilerden başka düşündüğün bir şey yok mu?
Alguma vez pensas em algo que não sejam rapazes e roupas?
Alan, Bay Weir'ın tatlısını ezmekten başka yapabileceğin daha iyi bir şey yok mu?
Alan, não tens nada melhor a fazer do que esmagar a sobremesa do Sr. Weir?
Başka bir şey yok mu?
Nada mais?
dışarı çıkıp, takımlarımı dondurmaktan başka yapabileceğim daha iyi bir şey yok mu?
Tu achas que eu não tenho mais nada para fazer que não estar no meio do campo a congelar as minhas nádegas?
Savaş zamanında cesetlerle oynamaktan başka... yapabileceğin bir şey yok mu?
Você não tem mais nada que fazer em tempo de guerra do que brincar com os cadáveres? ! 308
Başka bir şey yok mu?
- Credo!
- Evde başka bir şey yok mu?
- Não tem mais nada?
Başka kırılan bir şey yok mu?
Não partiu mais nada?
Şey... Otele gitmek için başka bir yol yok mu...?
Não há mais nenhum caminho para chegar ao hotel?
Başka içecek bir şey yok mu?
Não há mais nada para beber?