Bons traducir portugués
16,690 traducción paralela
Hijos Boricuas'ın saygıdeğer kardeşlerine.
É aos bons irmãos dos Hijos Boricuas.
- İyi çocuklara benziyorsunuz.
- Desculpe? - Vocês parecem ser bons miúdos.
Yeteneklilerdir.
Eles são muito bons.
Çocuk bakmada nasıl iyi olduklarına dair belgeseller var.
Há documentários inteiros sobre eles são bons com os bebés.
Urgandan kurtulduğunu duydum. Karşılığında iyi birkaç adam ölmüş.
Ouvi dizer que fugiste à forca e, em troca, mataste bons homens.
Programcıların biraz iyi olsaydı benim için çalışırlardı.
Se os teus programadores fossem bons, estariam a trabalhar para mim.
Ya Sıkı Dostlar?
Como em Tudo Bons Rapazes?
" Eski güzel günlerde,... sunucu güzel bir smokin giyerdi.
"Nos bons velhos tempos, " O locutor usava um smoking.
Burada bildiğin iyi bir bar var mı?
Conheces bons bares nas redondezas?
- Çok iyi arkadaştık.
- Éramos tão bons amigos.
- Güzel ayakkabılar ama.
- Bons sapatos. - Excelente.
- Çok iyi bir sürücüye ama.
- Um dos bons.
- Neden bu kadar güzeller.
- Porque são tão bons?
Hayır, bunlar iyi sabunmuş.
Oh, não, é sabão dos bons.
Bunlar güzelmiş.
Mas estes são bons.
Bu eğlence programı, her zaman iyi vakit geçireceğimiz.
Este é o programa HJB, onde vivemos bons momentos o tempo todo.
50'yi devir, sonra 5 güzel yılın daha olacak, ve sonra ölürsün.
Fazemos 50 anos e temos, tipo, uns cinco anos bons, e, depois, morremos.
İçeriden gelen bilgiyle, rakamlar ve büyüme planları açıklanmadan evvel % 43 alım yaptı.
Ficou com 43 % antes dos números serem bons e de anunciarem os planos de expansão com informação privilegiada.
Akıllı yatırımcılar.
Bons investimentos?
Belki biraz fazla akıllı.
Talvez demasiado bons.
Şehir dışında da iyi polisler lazım.
Cidades pequenas, também precisam de bons polícias.
İyiler hep kapılmış.
Os bons já estão todos entregues.
Ben de iyiyim.
Eu sou dos bons.
Beale bizi bu yüzden seçti. Bu yüzden işimizde bu kadar iyiyiz.
Foi por isso que o Beale escolheu-nos e é por isso que somos tão bons no nosso trabalho.
- Biz ajanların iyi olduğu bir şey de bu.
Bem, essa é a única coisa em que os agentes são bons.
Gizli tehditleri bulma konusunda iyilerdir.
Eles são bons a encontrar ameaças ocultas.
Bence Başkan çok önemli noktalara parmak bastı.
Pensei que o Presidente tinha alguns bons pontos.
Eğer onların hayatında iyi bir yer edinmişsek onların anılarında güzel bir şekilde yer alırız.
Se formos bons na sua vida, as suas memórias de nós também o serão.
İyisiniz.
Vocês são bons.
- İşlerinde iyi olduklarını söylemiştim. - Tuttum bunu, evet.
- Eu disse-te que eram bons.
Biz iyi çocuklar mıyız Buck?
Somos os bons da fita, Buck?
- Evet ama kabul et bu adamlar iyiler.
- Sim, mas estes tipos são bons.
Sakin bir havaları var.
Bons convidados, toada discreta.
Güzel zamanlardı.
Tivemos bons momentos.
Kan kaybından ölmek üzereyken geliyorlar ve bir gün içinde onları iyileştiriyorum.
Entram moribundos a sangrar e eu meto-os bons num dia.
Yarım seneye kalmaz da satacak mısın?
Depois de dois bons trimestres, vende-a?
- Hepsinin tadı da güzel.
E são bons.
- Eskisi kadar güzel değiller.
Não são tão bons.
Yine de gayet iyiler.
Mas ainda são muito bons.
- Kazancı iyi, pisliği az.
- Bons lucros. - Menos idiotas.
İnsanlar şeytan olabilir fakat iyileri de var.
Os humanos podem ser maus, mas há humanos bons também.
Allahın cezası yumurtalı noodle ve ketçap.
Somos todos bons rapazes.
- Günaydınlar efendim.
Bons dias.
Elleri iyi ve ağzı sıkı olan bir avuç adam lazım bana.
Apenas alguns homens seus que sejam bons com as mãos e discretos.
Tatlı rüyalar.
Bons sonhos.
İzin verirsem, benimle 20 dakika çalışacaksın, tamam mı?
Se te der boleia, tens de me prometer 20 minutos bons, sim? CARRO DA PRODUÇÃO
Çünkü düzgün çalışma alışkanlığın olmazsa işler iyi gitmediğinde eğitimin de olmazsa, çok zorlanabilirsin.
Se não tiveres bons hábitos de trabalho, quando as coisas não forem tão fáceis, se não tiveres uma formação, vão custar.
Sakso çekmeyen bir insan olmak istemiyorum ama bir faydası yoksa...
Não quero ser do tipo de não fazer broches, mas se não forem bons...
Olayı iyi bağlamışsın.
Parece que tens bons contatos.
Lezzetliler.
São muito bons.
Aman yatak arkadaşların ısırmasın.
Bons sonhos.