English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ B ] / Boyce

Boyce traducir portugués

57 traducción paralela
- Boyce burada.
- Fala o Boyce.
Joe ve Boise.
Estes são o Joe e o Boyce.
Bu film, Christopher Boyce ve Andrew Daulton Lee'nin yaşadığı gerçeklere dayanarak hazırlanmıştır.
Este filme baseia-se em factos reais das vidas de Christopher Boyce e Andrew Daulton Lee.
Chris Boyce, Larry Rogers.
Chris Boyce - o Larry Rogers.
Bir süredir senin geçmişini inceliyorduk, Bay Boyce.
Há algum tempo que andamos a verificar os seus antecedentes, Sr. Boyce.
Boyce.
Boyce.
Larry Rogers, bu Charlie Boyce.
Larry Rogers, este é o Charlie Boyce.
Merhaba, Bayan Boyce. Merhaba, efendim.
Olá, Sra. Boyce.
Bu fotoğraftan sonra bunlara "Lee ve Boyce" dedim.
Eu chamo-lhe "o Lee e o Boyce - o passado".
BOYCE.
BOYCE
Christopher Boyce, suçlu bulundu ve 40 yıl hapse mahkûm edildi.
Christopher Boyce foi considerado culpado e condenado a 40 anos.
Mükemmel bir konuşmaydı. Tebrik ederim.
Boyce, foste poderoso.
Merak etme Boyce, hallederim.
Não te preocupes. Eu trato disso.
Bu da Boyce, en iyi arkadaşlarımdan biri.
Boyce, um dos meus melhores amigos.
- Ne diyorsun Boyce?
Que diz, Boyce.
Elbette Boyce, hiç acele etme.
Claro, fica o tempo que quiseres.
Bu hiçbir şey Boyce!
Isto não é nada.
Bir dakika Boyce.
Um momento Boyce.
Boyce bana bunu yapamazsın.
Boyce, não podes fazer isso comigo.
Param yok ki Boyce.
Não tenho esse dinheiro, Boyce.
Boyce, lütfen!
Boyce, por favor.
Görüyorum ki sendikamızın başkanı Boyce da gelmiş. Özellikle parti için sendika kredisiyle bize yardım ettiği için ona da teşekkür ederim.
Está a chegar o chefe do sindicato, Boyce, e queria agradecer-lhe por nos emprestar dinheiro do sindicato, para a festa.
Boyce ve Peterson ölmüşler efendim.
O Boyce e o Peterson estão mortos.
Pico Salazar, Metro Lokantası'nda.
- Boyce. - O Pico Salazar está no Café Metro.
Ortağı, Gerald Boyce, Mercy General'in Bölge Savcısıymış.
O parceiro, Boyce, morreu ao chegar ao hospital.
Figgis ve Boyce telsizde Salazar'ı yakalamaya geldiklerini söylemişler. Pico Salazar mı?
Eles tinham sido informados por rádio que deviam vir cá apreender o Pico Salazar.
Boyce ve Figgis onu taşıyan ekipteymişler.
O Boyce e o Figus faziam parte da patrulha que o transportava.
77'de Boyce ve Lee'yi yakaladıktan sonra herkesten şüpheleniyorlardı.
Depois de apanharem o Boyce e o Lee em'77, todos eram suspeitos.
İngiliz savunma teşkilatının başındaki isim, sir Michaek Boyce ; durumu bir adım daha ileri götürdü.
Almirante Sir Michael Boyce, o chefe da equipa de defesa britânica, deu um passo em frente.
Bu amaç bombalamadan 3 hafta sonra eklendi, muhtemelen entellektüellerin iyi hissetmek için bir nedenleri olsun diye. ya da bunun gibi birşey, bilemiyorum, herneyse bombalamadan 3 hafta sonra, yeni bir savaç hedefi olarak eklendi ve amiral Boyce
Três semanas depois do início dos bombardeamentos isso foi acrescentado presumivelmente para que os intelectuais tivessem algo que os contentasse, talvez, não sei, seja como for isso foi acrescentado três semanas depois, como novo objectivo de guerra e o Almirante
Araştırmanız yanlış, Bay Boyce.
O vosso estudo está errado.
Hunter Boyce kayıp. Max Pope da öyle.
O Hunter Boyce desapareceu, tal como o Max Pope.
Ben Hunter Boyce.
Daqui fala Hunter Boyce.
Max Boyce.
- Eu sim, o Max Boyce.
Boyce Enstitüsü'nde bile bilimsellik ölüyor.
Até no Instituto Boyce, o estudo científico está a morrer.
Özellikle Karellen, Dr. Rupert Boyce'la özel bir bağ kurduğundan beridir daha hızlı ölüyor.
Desde que o Karellen juntou-se ao Dr. Rupert Boyce, está tudo a morrer ainda mais depressa.
- Dr. Boyce başka bir araştırma konusu verebilir.
O Dr. Boyce pode dar-te outra pesquisa. Perguntei-lhe.
... bilim adamı ve girişimci Rupert Boyce Karellen'ın Missouri'deki çiftliğe neden döndüğünü...
... ele está com o cientista e empresário, Rupert Boyce. Porque o Karellen voltou a esta quinta do Missouri...
- Dr. Boyce?
Dr. Boyce?
Dr. Boyce?
- Dr. Boyce?
Dr. Boyce, nereden geldiğini bilmiyoruz.
Dr. Boyce, não sabemos de onde veio.
Bu inanılmaz, Dr. Boyce.
Isso é incrível, Dr. Boyce.
Dr Rupert Boyce için çalışıyorum.
Trabalho para o Dr. Rupert Boyce.
Rupert Boyce mu?
Rupert Boyce?
- Bir şey olmaz. Nasıl yapacağız peki Dr Boyce?
Como vamos fazer isto, Dr. Boyce?
Boyce burayı kapatıyor.
O Boyce está a fechar este lugar.
Sizden hiçbir şey beklemiyorum Dr Boyce.
Não estou à espera de nada de si, Dr. Boyce.
- Ben Boyce.
Aqui, Royce.
- Ama sen dedin Boyce!
Não, não, não.
Dr. Boyce?
Dr. Boyce?
Dedektif Beckett, ben Jim Boyce, Eyalet Kürsü Başkanı.
Detective Beckett.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]